Adana

"Türkiye'yi uyuşturucu geçiş güzergahı olarak belirleme anlayışı terörizmdir"

12:17 08 Kasım 2018
"Türkiye'yi uyuşturucu geçiş güzergahı olarak belirleme anlayışı terörizmdir"

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "2017 yılında örgütlü şekilde uyuşturucu ticareti yapan gruplara dönük olarak 70, 2018’in 10 ayında ise şu ana kadar 68 operasyon yapıldı. 2017 yılından itibaren örgütlü uyuşturucu ticaretine bulaşmış üye ve yönetici seviyesinde 5 bin kişiye işlem yapıldı, halihazırda örgütlü uyuşturucu ticaretiyle ilgili 26 operasyon dosyası üzerinde çalışmalar devam etmektedir." dedi.

Soylu, Çukurova Kalkınma Ajansı'nda düzenlenen "Bağımlılıkla Mücadele İl Koordinasyon Kurulu Toplantısı"nda yaptığı konuşmada, 2017-2018 eğitim ve öğretim yılı içerisinde "Çocuk ve Gençlerin Korunmasına Yönelik Denetim Uygulamaları" ismiyle farklı tarihlerde 9 uygulama gerçekleştirdiklerini bildirdi.

Tüm illerde gerçekleştirilen bu çalışmalarda 160 bin 156 personelle 90 bin 260 okul çevresi, 56 bin 563 okul servis aracı ve okul çevrelerinde bulunan 142 bin 993 iş yerinin kontrol edildiğini belirten Soylu, "Burada sadece uyuşturucu araması yapmıyoruz. Alkolden sigaraya bütün zararlı alışkanlıkların, terör örgütü propagandası gibi bütün suç unsurlarına ilişkin bir denetim ortaya koyuyoruz." diye konuştu.

Soylu, 762 okula Milli Eğitim Bakanlığı sorumluluğunda, Savunma Sanayi Başkanlığı aracılığıyla ASELSAN tarafından, bin okula da valilikler tarafından güvenlik kamerası takılması ve KGYS entegrasyonu çalışmalarının devam ettiği bilgisini vererek, şöyle devam etti:

"Operasyonların yanı sıra geçtiğimiz dönem bilinçlendirme ve eğitim faaliyetlerimize de devam ettik. Toplum destekli polislik kapsamında 2017 yılı içerisinde 8 bin 608 okulda toplantılar yaptık. Ayrıca Milli Eğitim Bakanlığı, Aile Çalışma ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı arasında bir protokol imzaladık. Protokol kapsamında, polis sorumluluk bölgesinde 22 bin 829, jandarma sorumluluk bölgesinde 4 bin 6 güvenlik personeli, 
81 ilde toplam 26 bin 835 güvenlik personeli, öncelik durumuna göre kategorilere ayrılmış okullarımızda görev yapacaktır ayrıca diğer tüm okullarda yaklaşık 20 bin 'güvenli eğitim koordinasyon görevlisi' ile okullarımızın hem asayiş hem de uyuşturucu noktasında daha güvenli hale getirilmesi sağlanacaktır. Tabii ki bu saha sonuçlarının oluşmasında, gerek jandarmadan, gerek emniyet birimlerimizden, sahil güvenlikten arkadaşlarımızın çabasının payı çok büyüktür. İllaki vatandaşımızın da gayreti, çabası, yönlendirdikleri, müracaatı, ihbarı en önemli süreç olarak ortaya çıkmaktadır. Ancak bunun da ötesinde bu işin temelinde ciddi bir irade ve planlı çalışma, proje üretimi ve anlayış farkı söz konusudur. Her şeyden önce, Sayın Cumhurbaşkanımızın uyuşturucu ile mücadelede gerek ortaya koydukları irade, gerekse talimatları ve destekleriyle bizleri yönlendirmeleri, sahada elde ettiğimiz sonuçlar ve elde edeceğimiz sonuçlar açsından çok önemli paya sahiptir."

- Metruk binaların yıkımı

Bakan Soylu, uyuşturucuyla ve terörle mücadelede Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a bulundukları hiçbir müracaattan elleri boş çıkmadıklarını vurgulayarak, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Özellikle Narkotim projesini sahiplenmesi ve 100 günlük eylem planına dahil etmesi neticesinde projemiz Allah'a şükürler olsun 81 ilde kurumsal olarak teşkilatlanmasını tamamladı. Teknik kabiliyetler ve kapasite kullanımı ve geliştirilmesi konusunda arkadaşlarımız çalışmalarını sürdürmektedir. Bu önemli bir adımdır. Zat-ı devletlerine de buradan ayrıca şükranlarımı iletmek isterim. Uyuşturucuyu üretiminden son kullanıcıya ulaşımına kadar her noktasında takip ediyoruz. Mesela önemli dağıtım ve kullanım alanlarından birisi de metruk binalarla ilgili uzun zamandır çalışıyoruz. Ülkemizin genelinde 60 bin 503 metruk bina tespit etmiştik. Bunların 20 bini yıkılmıştır, geri kalanı için de hukuki süreçler devam etmektedir. Buradan tüm belediye başkanlarımıza, valilerimize, kaymakamlarımıza sesleniyorum. Ya bu metruk binalar ehlileştirilmelidir, ya da bir gece ansızın bu binalar yıkılmalıdır. Sağına soluna bakmayın. Ben bunu her toplantıda ifade ediyorum. Sadece uyuşturucu açısından değil, bu metruk binalar şehrin asayiş ve güvenliği açısından da büyük bir tehlike. Bu hepimizin sorumluluğudur. Bunların derhal yıkılması, genelgelerimizle desteklenen bir süreçtir."

- "Uyuma" ve "açık kapı" uygulamaları

Uyuşturucuyla mücadelenin, vatandaşların da aktif olarak katılımına ihtiyaç duyulan bir konu olduğunu kaydeden Soylu, "Vatandaşımızın uyuşturucu ile ilgili bildirimlerini, görüş ve önerilerini, uyarılarını daha sağlıklı ve hızlı bir biçimde alabilmek için 'uyuma' isimli bir mobil telefon uygulaması geliştirdik." dedi.

Uygulama hakkında bilgi veren Bakan Soylu, şunları söyledi:

"Vatandaşlarımız bu uygulamayı cep telefonlarına indiriyorlar, sisteme kaydoluyorlar, sonrasında uyuşturucu konusundaki bildirimlerini buradan gerçekleştirebiliyorlar. Bugüne kadar bu uygulamamız 21 bin 878 vatandaşımız tarafından indirilmiş olup 2 bin 199 ihbar gerçekleştirilmiştir. Henüz çok yeni bir projedir. Ben buradan vatandaşlarımızdan bu konuda duyarlı olmalarını, bu uygulamayı telefonlarına indirmelerini ve uyuşturucuyla ilgili şahit oldukları olayları buradan ilgilere bildirmelerini tekrar rica ediyorum. Aynı şekilde, valiliklerimizde ve bazı kaymakamlıklarımızda kurduğumuz 'açık kapı' birimlerimiz aracılığıyla da uyuşturucu konusunda bildirim veya şikayetleri alabiliyoruz. Bugüne kadar uyuşturucu madde ile ilgili 'açık kapı' birimlerimize toplam 648 başvuru yapılmıştır ve bunlardan 449 tanesi olumlu, yani, günlük konuşma diliyle söylersek 'altından bir şey çıkan' başvurulardır. Yani bu sistemleri geliştirdiğimizde, kullanma alışkanlığı arttığında, uyuşturucu ile mücadelede deyim yerindeyse bir 'üçüncü göz'e sahip olmuş olacağız. Bir taraftan 'uyuma', bir taraftan 155 ve 112 ihbar hatlarımız, diğer taraftan 'açık kapılarımız' diğer taraftan özellikle bu birimler... Keza, uyuşturucu ile mücadele eden personelimizde uzmanlaşmaya da ayrı bir önem veriyoruz. Geçtiğimiz temmuz ayında bin arkadaşımızı özel eğitime tabi tuttuk, bunlara sertifika verdik ve ülke genelinde uyuşturucu ile mücadele konusunda bu arkadaşlarımızı görevlendirdik. Uyuşturucu ile mücadelemizde elbette ki daha birçok projeyi titizlikle takip ediyoruz. 'Narkonokta', 'narko afiş', 'narko tır', 'narko rehber' gibi daha çok eğitim ve bilinçlendirme odaklı faaliyetlerimizin yanı sıra esas itibarıyla bakanlığımızca hazırlanan 'Uyuşturucu ile Mücadele Uygulama Politikası' çerçevesinde bu konudaki çalışmalarımızı sürdürüyoruz."

- "Onlar baron değildir balondur"

Soylu, uyuşturucuyla mücadelede bir anlayış ve strateji değişikliğinin söz konusu olduğunu vurgulayarak, "Politikamızı, izleme, baskı, farkındalık ve eğitim olarak özetlemek mümkündür." ifadesini kullandı.

Bakan Süleyman Soylu, "uyuşturucu baronları" ifadesinin bir özendirici tabir olduğuna işaret ederek, şu bilgileri verdi:

"Burada çok dikkatli olmak gerekir. Çünkü bir taraftan uluslararası bir meseleyle, bir taraftan da kendi ülkemize çöreklenmek isteyenlerle karşı karşıya olduğumuzu ve bunu da bir vesileyle tanımlarken, tabirler kullanırken de meseleyi bir uyuşturucuyla mücadele meselesi olarak görmemiz lazım geldiğinin altını çizmek isterim. Onlar baron değil balondur ve o balonları teker teker söndürmeye kararlıyız. Sokak satıcısını nasıl kovalıyorsak, ona mal temin edeni, o mala aracılık edeni, üreteni, bir şekilde bu işe bulaşan herkesi de aynı kararlılıkla takip ediyoruz. Hazır yeri gelmişken bir bilgi eksikliğini de gidermek isterim. Çünkü şöyle bir söz söyleniyor, 'Sokak satıcılarını alıyorlar, acaba bu (uyuşturucu baronları) denilen baronlarla bir şekilde mücadele ediyorlar mı etmiyorlar mı?' diye. Yani bunu sorgulamakta aslen akli bir iş değil de... 2017 yılında örgütlü şekilde uyuşturucu ticareti yapan gruplara dönük olarak 70, 2018'in on ayında ise şu ana kadar 68 operasyon yapıldı. 2017 yılından itibaren örgütlü uyuşturucu ticaretine bulaşmış üye ve yönetici seviyesinde 5 bin kişiye işlem yapıldı, halihazırda örgütlü uyuşturucu ticareti ile ilgili 26 operasyon dosyası üzerinde çalışmalar devam etmektedir. Örgütlü dediğim, uyuşturucuyu satanların en tepe noktasına kadar ulaştığımız. Bunun kolay bir iş olmadığını söylemek isterim. Gelişmiş ülkelerde iki narkotik polisi, 'bu adam bu uyuşturucunun sahibidir' dediği andan itibaren orada başlar meseleye. Bizde ise dosyaları iyi şekilde tekamül ettirmek lazım."

- "Bu kadar çaba, küçük de olsa, bir 'aferin'i hak eder"

Uyuşturucuyla mücadeleyi sulandırmak isteyenlere tepki gösteren Soylu, "Bu kadar rakam, bu kadar çaba, küçük de olsa, bir 'aferin'i hak eder. Bunu siyasi rakip olarak bize diyemiyorsa bile en azından sahada bu mücadeleyi veren kolluk güçlerimize, jandarmamıza, polisimize, sahil güvenlik personelimize söylemekten erinmemelidir. Bugün bu toplantıyı 81 il valiliğimizde eş zamanlı olarak gerçekleştiriyoruz." dedi.

Sokak satıcılarıyla mücadelenin önemine değinerek, bu meselelerle karşı karşıya kalan ailelerin sosyal dramlarının da kendilerini ilgilendirdiğini belirten Soylu, "Bir anne çaresiz, toplumsal dramla karşı karşıya. Buna kim el atacak, kim bunun derdiyle dertlenip çare oluşturmaya çalışacak? Uyuşturucu kullananların rehabilitasyonuyla ilgileniyoruz da bu ailelerin rehabilitasyonuyla, travmalarla... İşte bu kurulların en önemli görevlerinden bir tanesi de budur. Bu çok önemli bir meseledir." ifadesini kullandı.

- "Türkiye'yi uyuşturucu güzergahı belirleme anlayışı, medeniyetimize karşı bir terörizmdir"

İçişleri Bakanı Soylu, oluşturdukları kurulların sorumluluklarını anımsatarak, değerlendirmelerini şöyle sürdürdü:

"ABD'nin 5 bin, 10 bin, 15 bin tır silahı PYD'ye vermesi neyse, oluşturduğu terörizm neyse, çok net söylüyorum Türkiye'yi bir uyuşturucu geçiş güzergahı, bir hedef güzergah olarak belirleme anlayışı aynıdır, nesillerimize ve medeniyetimize karşı bir terörizmdir. Biz bunu hak ediyor değiliz, böyle bir millet değiliz. Bu masanın etrafındaki insanlar biraz daha sözlerini ulaştırabilecek insanlardır. Sözlerini acil çağrı merkezleri dışında kimseye ulaştıramayacak insanların çığlıklarına biz daha fazla ses vermek ve onlara çözüm üretmek zorundayız. Her şeyi devlet yapamaz. Devletin yapabilecekleri bellidir ama bir araya geldiğimizde her şeyi yapabilme kabiliyetine sahip olabiliriz. Bugün benimle beraber bütün bakan yardımcısı arkadaşlarım da Trabzon, Balıkesir, Eskişehir ve Ardahan illerimizde bu toplantılara katılıyorlar. Bugüne kadar hem operasyonel anlamda hem de koordinasyon anlamında güzel işlere imza atan bu kurullarımız, önümüzdeki dönemde de bağımlılıkla mücadelede bu çizgilerini daha yüksek bir noktaya taşıyacaklardır."

Toplantı, konuşmaların ardından basına kapalı devam etti.

(Bitti)

YORUMLAR

ETİKETLER
Haber7.com Yerel Haberler bölümünde yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haber kaynağı olan ajanslardır.