Merkel'in işi artık daha zor

Türkiye düşmanlığını seçim malzemesi olarak belirleyen Alman siyasetçiler, eylül ayında kurulacak sandıkta zor anlar yaşayacak.

Merkel'in işi artık daha zor
Merkel'in işi artık daha zor
GİRİŞ 21.08.2017 07:02 GÜNCELLEME 21.08.2017 07:02
Bu Habere 55 Yorum Yapılmış

1 milyon 250 bine yakın gurbetçi seçmenin SPD, CDU ya da Yeşiller gibi partilerden uzak durması bekleniyor. Seçimlerde Alman Sol Parti'nin patlama yapması sürpriz olmayacak.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın gurbetçilere, “Türkiye düşmanı partilere oy vermeyin” çağrısından sonra gözler Almanya’daki göçmen ve Türk seçmenin sandıktaki tercihlerine çevrildi. Angela Merkel, Martin Schulz ve Cem Özdemir gibi siyasetçilerin Türkiye düşmanı söylemleri sonrası, ülkede 22 Eylül’de oy kullanacak 1 milyon 250 bine yakın gurbetçinin kendilerine başka yol çizmesi bekleniyor.

SHULZ SPD’Yİ BİTİRİYOR

Almanya’daki Türk vatandaşları son seçimlere dek tercihlerini büyük oranda Sosyal Demokrat Parti’den (SPD) yana kullanmıştı. Gurbetçilerin yaklaşık yüzde 70 oranında destek verdiği SPD’ye bu miras, ‘Türkiye dostu’ olarak bilinen eski şansölye Gerhard Schröder döneminden kaldı. Ancak Türkiye düşmanı söylemleriyle bilinen SPD’li Martin Shulz, Schröder’in gurbetçiler nezdindeki tüm kredisini tüketmiş durumda. Erdoğan’a yönelik nefret söylemiyle hafızalara kazınan Schulz’a Türklerin oy vermeleri beklenmiyor.

YEŞİLLER İÇİN ARTIK HAYAL

Gurbetçilerin Almanya’da şimdiye dek tercih ettiği ikinci parti ise yaklaşık yüzde 14’lük oranla Yeşiller. Bu partinin eylül ayındaki parlamento seçimlerinde gurbetçilerin yüzde 14’lük desteğine bile ulaşamayacağı öngörülüyor. Bunda ana etken, Yeşiller Partisi Eşbaşkanı ‘Türk’ asıllı Cem Özdemir’in söylemleri. 16 Nisan Referandumu sürecinde “Almanya’daki AK Parti’liler burayı terk edip ülkelerine dönmeli” diyecek kadar marjinalleşen Özdemir, ‘Hayır’ kampanyasının önde gelen isimlerinden biri olmuştu.

TÜRKLER MERKEL’E UZAK

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “SPD’yi de Yeşiller’i de Hristiyan Demokratlar’ı da desteklemeyin. Bunların hepsi Türkiye düşmanıdır” diyerek işaret ettiği partilerden üçüncüsü ise Almanya Başbakanı Angela Merkel’in partisi CDU (Hristiyan Demokratlar). CDU, gurbetçi vatandaşların yüzde 6’lık oranla şimdiye dek en az destek verdiği parti oldu. Merkel’in Türkiye’ye ve Erdoğan’a yönelik nefret söylemleri sonrası eylül ayında bu oranın daha da düşmesi bekleniyor. Bu 3 parti haricinde Türk vatandaşları için geriye kalan en önemli seçenek ise Sol Parti (Die Linke). Geçtiğimiz seçimlerde Türklerin yaklaşık yüzde 10 oranında destek verdiği Sol Parti’nin, eylülde oylarını yükseltmesine kesin gözüyle bakılıyor.

TÜRKİYE DÜŞMANLARI

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Almanya’daki Türk seçmenlere çağrıda bulunarak, “Almanya’da SPD ve Hristiyan Demokratlar ‘Türkiye’yi ne kadar hırpalarsak içeride o kadar fazla oy alırız’ havasına düşmüşlerdir. Ben de Almanya’daki bütün soydaşlarıma diyorum ki sakın bir yanlışa düşüp de bunları desteklemeyin. Ne Hristiyan Demokratları ne SPD’yi ne Yeşiller’i. Bunların hepsi Türkiye düşmanıdır” demişti. Erdoğan’ın çağrısının ardından Almanya’da eylül ayında yapılacak seçimlerde gurbetçilerin tercihlerinin ne yönde olacağı merakla bekleniyor.

6 MİLYON GÖÇMEN KARARINI VERECEK

Almanya’daki seçmenlerin yüzde 10’unu göçmenler oluşturuyor. Almanya Medya Entegrasyon Kuruluşu’nun ‘Siyasi Katılım’ başlıklı derleme çalışmasına göre, göç geçmişi olan kişilerin ülkenin toplam nüfusuna oranı ise yüzde 19. Bu oran göz önüne alındığında, göçmen siyasetçilerin federal ve yerel düzeyde yetersiz seviyede temsil edildikleri ortaya çıkıyor. Araştırmaya göre, 631 milletvekilinden oluşan Federal Parlamento’da sadece 37 milletvekili göçmenlerden oluşuyor. Bunun oransal değeri ise sadece yüzde 5,9. Göçmen kökenli vekiller üye oldukları siyasi partilere göre incelendiğinde ise en çok milletvekilinin yüzde 12,5 ile Sol Parti’de olması dikkat çekiyor. İkinci sırada yüzde 11,1 ile Yeşiller, üçüncü sırada yüzde 6,7 ile SPD, dördüncü sırada yüzde 3,1 ile Hristiyan Demokrat Birlik Partisi (CDU) ve sonuncu sırada ise yüzde 1,8 ile Hristiyan Sosyal Birlik Partisi bulunuyor. Federal İstatistik Dairesi tarafından her yıl yayınlanan ‘Mikrozensus’ raporunun 2015 yıllığında ise Almanya’da 2015’te yaklaşık 6 milyon ‘göçmen kökenli seçmen’ kaydedildi. Bunun yaklaşık 1 milyon 250 bini Türk seçmenlerden oluşuyor.

ERDOĞAN DİLLERİNDEN DÜŞMÜYOR

Alman siyasetçilerdeki ‘Erdoğan’ saplantısının en çarpıcı örneklerinden birine, ‘Türk’ asıllı olduğu iddia edilen Cem Özdemir imza attı. AK Parti Hükümeti ve Erdoğan’a yönelik nefretiyle bilinen Yeşiller Eşbaşkanı Özdemir, seçim afişine ‘Erdoğan’ı kızdırmak için Özdemir’e oy ver’ sloganı yazdırdı. Ülkedeki Erdoğan karşıtlarının oylarını Yeşiller’e çekmeyi düşünen Özdemir, geçtiğimiz günlerde Stuttgart’ta katıldığı bir etkinlikte, Türkiye’nin yabancı şirketlerle ilgili bilgi talebini çarpıtıp kamuoyuna ‘terör listesi’ diye sunan Almanya’nın Türkiye’ye ‘ceket iliklet- tiğini’ de iddia etmişti. Özdemir, eylül ayındaki seçimleri kazanması halinde Ankara’ya karşı sert bir politika izleyeceğini söylüyor.

KAYNAK: YENİ ŞAFAK
YORUMLAR 55
  • Ali 6 yıl önce Şikayet Et
    Çoğu cem özdemir e oy vermişti tabi nereden bileceklerdi bu adamın ermeni olacagini
    Cevapla
  • osman42 6 yıl önce Şikayet Et
    Almanyadaki kardeşlerime her biri bir müslüman Türk olmayanı kendi safına çekerse bu durum hallolmuştur demektir.
    Cevapla
  • ahmet 6 yıl önce Şikayet Et
    Sol partinin hiç farkı yok sakın oyunuzu zayii etmeyin. Eğer seçime girebiliyorsa ADD yoksa BİG partileri desteklenmesi lazım. Reisin dediği gibi küçük parti birşey olmaz demeyin lütfen buralara oy verin.
    Cevapla
  • samimi 6 yıl önce Şikayet Et
    Son damla bardagi tasirir.Mutlaka oyunuzu kullanin ama Reisin dedigi gibi muhalif partiye verin oyunuzu.
    Cevapla
  • taner 6 yıl önce Şikayet Et
    almanlar bunu hiç hesaba katmamıştı.zamanı geldiğinde başka ülkelerede uygulanırsa iyi olur.gücümüzü gösterelim.
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
ABD hazırladı! Skandal rapora Türkiye'den tepki!
AK Partili Bölük, AKPM'de parlamenterlerin yüzüne söyledi: Seyirci mi kalacağız?