55 yıllık hayalin önündeki kritik engel

Erdoğan resti çekti sıcağı sıcağına davet geldi. Uzmanlar ise Türkiye'den neden vazgeçilemeyeceğini açıklayıp, kritik bir soruna işaret etti

55  yıllık hayalin önündeki kritik engel
55 yıllık hayalin önündeki kritik engel
GİRİŞ 25.12.2014 12:36 GÜNCELLEME 25.12.2014 12:37
Bu Habere 39 Yorum Yapılmış

Kenan Biter'in haberi

Erdoğan'ın her fırsatta hiç çekinmeden rest çektiği Avrupa Birliği Türkiye'den asla vazgeçemez. Bunun sebebini uzmanlar bir değil bir kaç sebebe bağlıyor. Avrupa Birliği üyelik süreçlerinde geri dönülmüş henüz tek bir örneğin olmadığına dikkat çeken uzmanlar işin maliyet boyutuna da işaret ediyor. Yalnız uzmanların dikkat çektiği çok önemli bir konu daha var. O da Türkiye'yi tam üyeliğe geçirecek kör düğüm halindeki kritik sorun...

14 Aralık operasyonun ardından Avrupa’dan gelen basın özgürlüğü ve demokrasi çağrılarına, geçtiğimiz günlerde katıldığı bir organizasyonda Mısır, Ukrayna, Suriye, Irak ve Filistin'de yaşanan katliamlar ve kısıtlamalar üzerinden cevap vererek AB’ye yüklenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Avrupa'nın bu ülkelerde yaşananlara karşılık sustuğunu Türkiye’de ise sadece susmakla kalmayıp darbe girişimlerine de destek olduğunu hatırlatarak sert eleştirilerde bulunmuştu.

"AB'NİN KAPIKULU DEĞLİZ"

Erdoğan aynı konuşmanın devamında Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne alım sürecine de değinmiş ve Türkiye'nin 55 yıldır oyalandığını vurgulayarak, "Hiç kusura bakmasınlar. Biz Avrupa Birliği'nin kapıkulu değiliz. Biz bir defa bir millet olma şuuru ve idraki içerisinde alacaksa alırlar, almayacaklarsa almazlar.’’ şeklinde konuşarak adeta AB'ye rest çekmişti.

REST SONRASI BRÜKSEL DAVETİ

AB’ye yönelik bu ağır açıklamalar daha sıcaklığını korurken bu seferde Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Avrupa Birliği Komisyonu yeni Başkanı Jean Claude Juncker ve AB Konseyi Başkanı Donald Tusk arasında sürpriz bir telefon trafiği yaşanmış, bu görüşmelerde ise Türkiye'nin AB'ye tam üyelik sürecinde ilerleme sağlama konusundaki kararlılığını hatırlatılıp, Erdoğan Brüksel'e davet edilmişti.

Erdoğan'ın "Avrupa Birliği'nin kapı kulu değiliz almayacaklarsa almazlar" şeklindeki resti üzerine AB'den gelecek cevap merakla beklenirken yaşanan telefon trafiğini ve gelen Brüksel davetini haber7 için yorumlayan konun uzmanı, Avrupa’nın Türkiye’den hiçbir şekilde vazgeçemeyeceğinin altını çizerek önümüzdeki 1-2 yıl içerisinde yeni fasılların açılacağını belirtip tüm fasılların açılması için mucizevi çözüm bulunması gereken kritik bir soruna da dikkat çekti.

AB TÜRKİYE’NİN ÖNEMİNİ GÖZDEN KAÇIRIYOR

AB’de sistematik bir bakış açısı olduğunu ve hiçbir şekilde çizgisini değiştirmediğine değinen Uluslararası İlişkiler Uzmanı Doç. Dr. Sinem Akgül Açıkmeşe, Avrupa’nın Türkiye’nin önemine her zaman işaret ettiğini ancak bazen nedense Türkiye’nin önemini de gözlerden kaçırdığını söyledi.

AMAÇ TÜRKİYE’Yİ ELDE TUTMAK

Avrupa Birliği’nin burada yapmaya çalıştığı şeyin Türkiye’yi elde tutmaya çalışmak olduğunu söyleyen Açıkmeşe, Türkiye ‘’Ben bu süreci bırakıyorum’’ gibi çok ciddi bir rest çekmediği sürece ufak restleşmelerden dolayı Avrupa Birliği’nin hiçbir zaman mevcut politikasını değiştirmeyeceğini de söyledi.

BRÜKSEL MESAJI

AB’nin yaşanan restleşmeler sonrasında Erdoğan’ın Brüksel ziyareti ile herkese bu süreci destekliyor mesajını vereceğini ancak fasıl açma noktasında yine AB’nin kendi bildiğini okuyacağını da belirten Açıkmeşe, bu ziyaretin mutlaka bir önemi olacağını ancak Avrupa Birliği’nin ise bu görüşme ile Türkiye’yi elinde tutmaya devam edeceğini aktardı. 

AVRUPA TÜRKİYE’DEN VAZGEÇEMEZ

AB ile Türkiye ilişkilerinin 55 yıllık bir geçmişe dayandığına da vurgu yapan Açıkmeşe, AB’nin Türkiye’den neden vazgeçemeyeceğini ise şu sözlerle aktardı;

‘’Türkiye’nin Ortadoğu coğrafyasında yaşanan gelişmelerde bulunduğu konumu ile Avrupa Birliği’ne demokratik ve güvenli bir sınır oluşturuyor olması çok önemli. Bunun ötesinde tabi AB ile çok uzun bir süreç var. Bu sürecin geri dönüşü de ciddi bir maliyeti beraberinde getiriyor. Öte yandan ciddi ticaret ağının oluştuğu gümrük birliği de bulunuyor. Dolayısıyla her açıdan Avrupa ile ortak bir tarih oluşmuş durumda. Bu bir birliktelik süreci bu da vazgeçilebilecek bir süreç asla değil.

GERİ DÖNÜLEN ÖRNEK YOK!

 Öte taraftan Avrupa Birliği’nin bu kadar önem verdikten sonra geri döndüğü bir örnek yok zaten. Bütün sancılı genişleme süreçlerin hiç birinde geri dönmedi. Türkiye bu süreçlerden en sancılısı olarak ön plana çıkıyor. Bundan da geri dönmek istemez çünkü bunun faturası çok yüksek boyutlarda olur.’’

ÖNÜMÜZDEKİ 1-2 YIL İÇİNDE YENİ FASILLAR AÇILABİLİR

Avrupa Birliği sürecinin önümüzdeki zamanlarda iki ileri bir geri şeklinde devam edeceğini ve yeni fasılların da 1-2 yıl içinde açılacağını söyleyen Açıkmeşe, ‘’ Aslında işlerin ilerlemesi için faslın açılmasına da gerek yok. Ama bunu da AB bir karne olarak görüyor 1-2 faslı mutlaka açacaktır. Zaten 2-3 fasıl kaldı.Türkiye’nin beklentisi de o yönde. Yalnız bunların da gerçekleşmesinin tek şartı var o da sürecin ivmesini koruyarak devam etmesi.’’ dedi.

DÜĞÜMÜ ÇÖZECEK KRİTİK SORUN!

Türkiye’nin dolaylı yollardan müdahil olduğu diğer fasılların Kıbrıs’a ve bir takım blokajlara bağlı olduğunu ve dolayısıyla işin o kısmında açılmaları mümkün olmayan fasılların Türkiye’nin karşısında olduğunu da aktaran Açıkmeşe,  Kıbrıs konusunda mucizevi bir gelişme olursa birden bire tüm fasılların açılabileceğini de söyledi.

kenan.biter@haber7.com

KAYNAK: HABER7
YORUMLAR 39
  • Y.T.C Cem Atilkan 9 yıl önce Şikayet Et
    Bu tur yorum yapan Avrupa' ci Prof' lara gicik oldugum kadar kimseye gicik olmuyoum. Aba altindan sopa gosterir gibi konusup, insani ahmak yerine koyduklarini zannediyorlar.
    Cevapla
  • eyüp 9 yıl önce Şikayet Et
    Ne yani Kıbrısı mı verelim şimdiye kadar almadılar da ne oldu girmesek daha iyi türk devletleri ve islam ülkeleri bize yetmezmi
    Cevapla
  • hehe 9 yıl önce Şikayet Et
    avrupa birliği için referandum yapsak ne olucak ki? siyasiler katılalım veya katılmayalım diye bir fikir sunsalar biz onları dinleyeceğiz. (mesela Sn Erdoğan AB ye girelim dese hepimiz girelim demezmiyim.) bence boşuna seçim masrafı yapmaya gerek yok. Yok biz avrupaya girmek istemiyoruz diyip göz dağı vermek istiyorsak; o başka:)
    Cevapla
  • Uğur YAZICI 9 yıl önce Şikayet Et
    Türkiye Ab ile ticari ilişkiler dışında kalan her şeyi kesmeli!Ticari ilişkiler de Devletimizin lehine olanlara onay verilmeli..AB üyeliğine Türkiyeyi asla almayacaklar ancak iki yüzlülükle kendileri lehine arka bahçe olarak kullanacaklar...Bizim ülkemizin AB ye ihtiyacı yok..
    Cevapla
  • MuhammetAliYıldırım 9 yıl önce Şikayet Et
    Bizim AB ile değil, İslam alemi ile birleşmemiz gerkiyor. AB bitmiş bir topluluk, yakında çatırtı sesleri gelir.
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
1. Lig'de play-off tarihleri açıklandı
Onlar işaret edildi! Erdoğan-Biden zirvesini engellemeye çalışıyorlar