'ABD tarafından yapılmadı, bunların hepsi komplo'

Fransa'da, akaryakıt zamları protestolarının baş göstermesiyle ülke adeta yangın yerine döndü. 2 kişinin öldüğü, yüzlerce insanın yaralandığı olaylarda Fransız polisinin sert müdahalesi çok konuşulmuştu.

GİRİŞ 26.11.2018 16:23 GÜNCELLEME 02.09.2023 14:17
Bu Habere 30 Yorum Yapılmış

Kendilerini "Sarı Yelekliler" olarak adlandıran yüz binlerce gösterici, akaryakıt zamlarını protesto etmek amacıyla Fransa'nın çeşitli noktalarında sokaklara dökülmüştü. Polis güçlerinin göstericilere karşı müdahalesinin ardından 136'sı güvenlik görevlisi olmak üzere 756 kişi yaralanmış ve 693 kişi gözaltına alınmıştı. Gösteriler esnasında 2 kişi de hayatını kaybetmişti.

Fransa'da yaşanan bu durumu, Haber7.com eski yazarı gazeteci Fatih Karakaya, Haber7.com'a değerlendirdi.

 

 

İşte Fatih Karakaya ile gerçekleştirdiğimiz o röportaj;

Fransa'da yaklaşık 10 gün önce başlayan protestolar hız kesmeden devam ediyor. İlk günler Macron'un görmezden geldiği, gelip geçici olarak gördüğü sosyal kalkışma şimdi de "aşırı sağ" ile özdeşleştirilerek itibarsızlaştırılmaya çalışıyor. Ancak, Macron hükümeti olayların kolay durmayacağını anladığı için bir yandan geri atma yok derken bir yandan da yeni reformlar sunarak olayların sakinleşmesini umut ediyor. 

FRANSA'DAKİ EKONOMİK SIKINTILAR

Aslında sadece akaryakıt zamlarını protesto olarak görülen olay çok daha derin. 2007'de Nicolas Sarkozy'nin seçilmesinden sonra gelen tüm hükümetler vadettikleri reformları yapamadıkları gibi halkın refah seviyesini de düşürmeye başladılar. İşsizlik artıyor, vergiler yükseliyor, alım gücü azalıyor. Buna rağmen yıllardır Fransa'da enflasyon çok düşük. Enflasyon düşük diye maaşlar artmıyor. Ancak Fransa'da bir konut almak isteyen kişi en az 25 yıl vadeli kredi çekmek zorunda. Şu anda bazı bankalar 30 yıllık kredi veriyor. 

"FRANSIZLAR ÇOK ÇELİŞKİLİ BİR TOPLUM"

Tüm bunlar üst üste binince toplumda biriken bir huzursuzluğun dışa yansıması oldu. Burada dikkat edilmesi gereken bir husus var. Fransız toplumu çok çelişkili bir toplum. Şu anki Cumhurbaşkanı daha önce François Hollande'un ekonomi bakanı idi. İşçilerin haklarını gasp eden yasaların mimari idi. İşverene daha çok hak, işçiyi, daha da ezen yasalar istediği için Hollande ile anlaşamayıp ayrılmıştı. Fransız halkı ise gidip onu seçti. Şimdi haklarımız neden elimizden alındı diye protesto yapıyor. Gerçi Macron aslında %25 oy ile seçildi. İkinci tur sadece aşırı sağ partiye karşı oy verildiği için, bu turun artık pek önemi kalmadı. Artık adaylar, 2. Tura aşırı sağın adayı ile kalabilmek için strateji geliştiriyor. 

İşte bu şartlarda seçilen Macron bir parti adayı olarak değil bağımız olarak seçilmiş partisini daha sonra kurmuştu. Şu anda Fransa'da yaşanan hareketlenme de ilginç bir şekilde hiçbir parti, sendika ya da organizeli harekete bağlı değil. 

FRANSA'YI KİMLER KARIŞTIRDI?

Önce sosyal medyada birkaç kişinin çağrısı ile başladı. Ardından bitecek derken daha da destek buldu. Son resmi rakamlara göre 106 bin kişiye kadar sokaklarda insanlar vardı. Fransa'nın 300'den fazla noktasında buluşmalar oldu. İlk çağrıyı yapan kişiler ise daha çok aşırı sağa yakın, ırkçı ve İslam düşmanı kişiler. Hatta basına yansıyan birkaç olayda ırkçı saldırılar olduğu görüldü. Protestocular, İngiltere'ye gizli gitmeye çalışan bir göçmeni polise teslim etti. 

Bu nedenle her ne kadar eylemlerin haklılığı olsa da başlatan gruplara dikkat etmek gerekir. Ayrıca daha önce de Fransa toplumsal protestolara sahne olmuştu. Çok daha kalabalık gruplar vardı. 67 milyon kişinin yaşadığı Fransa'da 100 bin kişi çok büyük bir oran değil. 

Fakat Batı'da artık daha çok gürültü koparan azınlıkların sözü geçiyor. Mesela Fransa hükümeti bir havalimanı yapma kararı vermişti. 3-5 çevreci protesto yaptı ve proje iptal edildi. Geriye kalan milyonlarca insanın söz hakkı gasp edildi. 

"OLAYI FIRSATA ÇEVİREN VANDALLAR"

Öte yandan her ne kadar barışçıl protestolar olsa da maalesef her zaman olduğu gibi olayı fırsata çeviren vandallar polisle çatışarak, polisin müdahalesini meşru hale getiriyor. İçişleri bakanı bu kişileri mazeret göstererek "polise etkin davranmasından dolayı" teşekkür etti. 

TÜRKLERİN TUTUMU NE OLACAK?

Bu arada dikkat çeken başka bir konuda Türklerin tutumu oldu. Fransa'da yaşayan Türkler bugüne kadar Filistin, Çeçenistan ya da Ermeni meselesi gibi konularda aktif olmuştu. Ama ilk defa, Fransa'nın bir iç meselesinde görünür hale geldiler ve toplumsal bir olayda söz sahibi oldular. Bu aslında çok önemli bir gelişme çünkü Fransa'da olup biteni pek umursamıyor ve ilgi duymuyor idi. Ama şimdi Mehter takımını ya da Davul Zurna ile protestolarda yer aldılar. Bu şekilde devam ederse önümüzdeki yıllarda hem siyaseten hem de sosyolojik olarak daha etkin Türkler görme fırsatımız olabilir.

"ABD TARAFINDAN YAPILDIĞI SÖYLENİYOR, AMA BU TAMAMEN KOMPLODUR"

Bu arada bazı Türk medyasında olayların, Macron'un ABD'ye karşı Avrupa ordusu kurulması istediği için ABD tarafından yapıldığı ima ediliyor. Bu tamamen bir komplo teorisidir. Olayların çıkışı çok daha önceye dayanıyor ve vergiler gerçekten inanılmaz artmış durumda. Tüm dünyada petrol fiyatları düşerken Fransa'da arda arda gelen vergiler kabul görmüyor. Üstelik hükümet bunu çevreci politika ile izah etmeye çalışıyor. 

Halkta karşılığı olmayan bu vergiler öte yandan Macron'a yeni bir tuzak olarak dönecek. Çünkü gelecek sene Avrupa Parlamentosu seçimlerinde Yeşillerin büyük başarı sağlaması bekleniyor. Yani Fransa'nın bir bölümü çevrecilik adına yükseltilen vergilere karşı çıkarken diğer tarafta çevre için yeteri kadar adım atılmadığını düşünerek çevreci partilere teveccüh göstereceğe benziyor.

KAYNAK: HABER7
YORUMLAR 30
  • orhan şentürk 5 yıl önce Şikayet Et
    avrupa ordusu kurma sözü bu hale getirdi akaryakıt zammı bahane
    Cevapla
  • Turan 5 yıl önce Şikayet Et
    PKK ya destek verip ülkesinde eğiten fransa , bu daha başlangıç , yaptığınız zulum yanınıza kar kalmaz.
    Cevapla
  • FB12 5 yıl önce Şikayet Et
    Avrupa Fransa ve Almanya öncülüğünde bir Avrupa ordusu kurmak istiyor ve ABD buna şiddetle karşı çıkıyor. ABD yapmış olabilir bu işi
    Cevapla
  • incili çavuş 5 yıl önce Şikayet Et
    Geçmişte Türkiye'nin terörle mücadele edebilmek için yaptığı her şeye, insan hakları ve özgürlükler diyerek karşı çıkan, bizi tehdit edenler; terörle mücadele ederken bizden çok daha fazlasını yaptılar. Demek ki başkasının canı yanarken insan hakları ve özgürlük, kendilerinin canı yanınca polise teşekkür oluyor. Şiddeti tasvip etmiyoruz ve bir ülkenin asayişini temin için atmak zorunda olduğu adımları -hakikaten insani sınırları aşmadığı sürece- yerinde ve haklı buluyoruz. Çifte standart sadece batılı demokrasilerde görülen karaktersiz ve ilkesiz bir yaklaşım. Oh olsun diyemiyorum, lakin çok da üzüldüğümü söyleyemem. Çünkü bunlar kendi canları yanmadan ANLAMAYACAKLAR...
    Cevapla
  • Kamil 5 yıl önce Şikayet Et
    Abd yaptı. soros, rockerfiller falan filan. Hepsinde ülke karıştırmayı çok iyi bilen tecrübeli uzmanlar var.
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
IMF Başkan Yardımcısı, Şimşek ile fotoğraf paylaştı
Süper Lig'e veda eden ilk takım belli oldu!