Kürtçe İletişim Fakültesi talebi

Mardin Artuklu Üniversitesi Rektör Yardımcısı Yıldırım,"Kürtçe İletişim Fakültesinin açılması için rapor hazırlayacaklarını söyledi.

Kürtçe İletişim Fakültesi talebi
Kürtçe İletişim Fakültesi talebi
GİRİŞ 29.05.2014 18:44 GÜNCELLEME 29.05.2014 18:44

Mardin Artuklu Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve Yaşayan Diller Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Kadri Yıldırım, "Kürtçe İletişim Fakültesinin açılması için rapor hazırlayıp Yükseköğretim Kuruluna (YÖK) göndereceğiz. Kürtçe İletişim Fakültesi açıldığı zaman AA ve diğer Kürt ajansları ya da Kürtçe yayın yapan kanallar kendi elemanlarını, uzmanlarını bize gönderip fakültede temel eğitim alabilirler" diye konuştu.

Anadolu Ajansı (AA) tarafından düzenlenen Kürtçe Habercilikte Sorunlar ve Çözüm Önerileri Çalıştayı'nın üçüncü oturumu Yard. Doç. Dr. Ercan Çağlayan başkanlığında gerçekleştirildi. 

Mardin Artuklu Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve Yaşayan Diller Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Kadri Yıldırım, "Üniversitelerdeki Kürtçe Eğitimin Haberciliğe Katkısı" konulu konuşma yaptı.

Kürt dilbilgisi, imla, terminoloji ve çeviride uzman kişilerin eğitiminin olması gerektiğini ifade eden Yıldırım, ajanslardaki hocaların ve uzmanların da eğitim alması gerektiğini söyledi.

Yıldırım, "Anadolu Ajansı çatısı altında öğrencilerimizin çalışıyor olmasını görmek, başarılı olduklarını görmek bizi mutlu ediyor. Üniversiteler arasında ilişkiler devam ederse uzmanların görevlendirilmesi daha iyi hale gelecektir" dedi.

Kürtçe İletişim Fakültesi

Üniversite olarak bilimsel çalışmalar yaparak kitap hazırladıklarını ve farklı lehçeler üzerine odaklandıklarını belirten Yıldırım, Kürdoloji'nin ilk çalışması olarak Zazaki Külliyatı yayınladıklarını söyledi. Sorani üzerine de kapsamlı kitap hazırladıklarını anlatan Yıldırım, bu konuda da ihtiyaç olursa Zazaki ve Sorani'de de boşlukları doldurabileceklerini kaydetti.

Kürtçe İletişim Fakültesinin açılması için rapor hazırlayıp Yükseköğretim Kuruluna (YÖK) göndereceklerini ifade eden Yıldırım, "Daha sonra Sayın Bülent Arınç'ı ziyaret edeceğiz. İletişim Fakültesi açılması için bize yardımcı olabilmesini isteyeceğiz. Bu konuda da başarılı olacağız eminim. Kürtçe İletişim Fakültesi açıldığı zaman AA ve diğer Kürt ajansları ya da Kürtçe yayın yapan kanallar kendi elemanlarını, uzmanlarını bize gönderip fakültede temel eğitim alabilirler" diye konuştu.

Kürtçe Sosyal Bilimler Sözlüğü

Muş Alparslan Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Abdullah Kıran, "Kürtçe yazımda terminoloji sorunu" başlıklı konuşmasında, Kürtçe'nin terminolojisinin tarım ve hayvancılık konusunda son derece yeterli olduğunu, eksikliklerini daha sonra kapitalizmle birlikte ortaya çıkmaya başladığını söyledi. Uzun bir çalışmadan sonra "Kürtçe Sosyal Bilimler Sözlüğü"nü hazırladıklarına işaret eden Kıran, şöyle devam etti:

"Günümüzde komşu olan uluslar, Türkler, Araplar ve Acemler, bu konuda epey ilerlemişler diyebiliriz.  Bazen bunlara yönelik eleştiriler de gelmektedir, Kürt literatürünün, terminolojisinin geri kalmasıyla ilgili... Yeterince sıkıntılar yaşanmıştır, bundan dolayı bazı eksiklikler mevcuttur. Çalışmalarımız süresince epey bir karşılaştırmalar yaptım, Türklerin bu konuda epey bir ilerlemiş olduğunu görmek mümkündür. İranlılar, örneğin Arap terminolojisini kullanmaktadır. Sorani, terminolojide epey bir geridir. Dolayısıyla böyle bir çalışma içerisine girdik. İşin zor olduğunun farkındaydım."

Kürtçe Sosyal Bilimler Sözlüğü'nü hazırlarken oluşturmaya çalıştıkları her terminolojiyi üniversitede, sınıfta öğrencilerle paylaştıklarını, tartışma konusu haline getirdiklerini anlatan Kıran, öncelikle daha önce kullanılan ama daha sonra kullanılmamaya başlayan kelimelere öncelik verdiklerini ifade etti. Kürtçede oluşturulan kavramlardan örnekler veren Kıran, "Yayınladığımız bu kitap, bu modern çalışma İngilizce, Türkçe, Arapça'dan akademik çalışmalar bundan rahatlıkla yararlanabilecekleri bir kitaptır. Bu sözlükten yüzde 90 ihtiyaçlarını karşılayabileceklerdir" dedi

Kürtçe'de Muhabirlik ve Karşılaşılan Güçlükler

AA Kürtçe Haberler Başmuhabiri Ramazan Toprak ise "Kürtçe'de Muhabirlik ve Karşılaşılan Güçlükler" konusunda görüşlerini paylaştı. 

Toprak, Çalıştay'ın büyük bir anlama sahip olduğunu ve tarihe kaydedileceğini, böylece yeni aydınlık bir dönemin başlangıç delilleri arasında olacağını söyledi. 

Emeği geçen herkese teşekkür eden Toprak, "Birlikte yaşadığımız acıların toplumsal hafızamızda gereği gibi yer edinmesini, bir daha benzer şeyler yaşamamak üzere bize rehberlik etmesini temenni ediyorum. Bir asırdır hayat pratiği olmayan, siyasette konuşulmayan, ticarette işlevi bulunmayan, kültür sanat ve edebiyatta çok sınırlı bir sahada sıkışan Kürtçe, bir zindanda geçirdiği zamanın ardından hafızasını kaybetme tehlikesiyle yüz yüze kalmış ve yorgun bir şekildedir" dedi. 

Günümüzde bir dilin saha dışında kalmasının o dilin ölümüyle eş değer olduğuna dikkati çeken Toprak, "Kürtçeyle sağlığı, teknolojiyi, eğitimi, savunmayı ve diplomasiyi yazmak, yorumlamak gerçekten çok uzun ve meşakkatli bir yol yürümeyi, sayısız pratikler yapmayı gerektirmektedir" ifadesini kullandı. 

Toprak, bugün Kürt medyasının kullandığı standart dilin halk nezdinde anlaşılmasında güçlükler yaşandığına işaret ederek, konuya ilişkin önerilerini anlattı. 

Sinema, sanat ve müziğin duygusal dünyaya seslendiği için etki alanlarının daha geniş olduğunu kaydeden Toprak, Kürt medyasında ve yayın dünyasında hizmet verenlerin "sanat için sanat" anlayışından ziyade, halk tarafından okunmak ve anlaşılmak için hareket etmesi gerektiğinin altını çizdi.

Ramazan Toprak, Kürtçenin, Türkçe, Arapça ve Acemce ile etkileşim halinde olduğunu, bu akrabalık bağlarının yok sayılamayacağını dile getirdi. "Türkiye son yıllarda çok hızlı bir değişim yaşamaktadır. Özellikle yasakçı, tekçi ve dayatmacı uygulamanın ürünü olan uygulamalar bir bir ortadan kalktı ve kalkıyor" diyen Toprak, yaşadıklarından küçük bir kesiti de anlattı.

Türkiye'de Kürt Medyasının Durumu

AA Kürtçe Haberler Editör Yardımcısı Adem Balta, "Türkiye'de Kürt Medyasının Mevcut Durumu" konulu konuşmasında, "Türkiye'de bin 495 medya kuruluşundan, 28 tanesi Kürtçe dilinde yayın yapmaktadır" dedi.

Türkiye'de Kürtçe yayın yapan sadece bir gazete olduğunu belirten Balta, "Bu yerel gazeteler resmi ilanların yayınlanmasından gelir elde ederler. Resmi ilanlar olmadığında ayakta durmak çok da mümkün değil. Bu sorunun ortadan kalkması ve yerel gazetelerin güçlenmesi için devlet desteğinden yararlanması, resmi ilanlar verilmesi için yasal engellerin kaldırılması gerekir" diye konuştu.

Balta, Kürtçe haber dilinde özellikle "-di'li geçmiş zamanın" kullanılmasına özen gösterilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.

Kürtçe yayın barış köprüsü

Anadolu Ajansı Irak Temsilcisi ve Kürtçe Haberler Editörü Adem Demir, AA’nın Kürtçe habercilikteki başarısıyla medya alanında "Türkiye ile Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) arasında bir barış köprüsü" olarak görüldüğünü söyledi.

AA tarafından düzenlenen "Kürtçe Habercilikte Sorunlar ve Çözüm Önerileri Çalıştayı"nın ikinci oturumunda konuşan Demir, yeni bir dilde habercilik yapmanın özellikle Kürtçe dilindeki yayının zahmetli bir iş olduğunu belirtti. Demir, IKBY yetkililerin AA'nın Kürtçe yayın yapacağı haberini duyduklarında mutlu olduklarını ifade etti.

Kürt basın kuruluşlarının Türkiye’de temsilcilikleri olduğunu kaydeden Demir, "Diyarbakır yoğunlukta olmak üzere birçok Kürt basın kuruluşu Türkiye’de temsilcilik bulunduruyor. AA’nın IKBY’de bulunması da medya alanında Türkiye ile IKBY arasında bir barış köprüsü olarak görülüyor" diye konuştu.

AA'nın kısa sürede Irak başta olmak üzere Kürtçe habercilikte büyük başarı kaydettiğini belirten Demir, "Şu anda IKBY'de fotoğraf ve haber paylaşımı noktasında 14 abonemiz var. Peki bu noktaya nasıl ulaştık diye sorarsak, bence çözüm sürecinin her iki tarafa da olumlu etkileri oldu ve bu sonucu elde ettik. Hayallerimizden daha iyi bir noktaya geldik" değerlendirmesini yaptı.   

Çalıştay'ın sonunda katılımcılar toplu fotoğraf çektirdiler.

KAYNAK: AA
YORUMLAR İLK YORUM YAPAN SEN OL
DİĞER HABERLER
Eski bakan Mehmet Ali Yılmaz evinde ölü bulundu!
Döner kesen Steinmeier'a eleştiri: Erdoğan'ın bizi ciddiye almaması normal