Öğrenciler arasında çığ gibi büyüyen tehlike!
Öğrenciler ve eğitimciler arasında yapılan araştırma sonucunda çıkanlar korkutucu.
1.714 öğrenci, 173 öğretmen ve 42 okul yöneticisi arasında yapılan araştırmaya göre gençler sanal şiddetten, flört şiddetine kadar pek çok şiddet türünü birbirine uyguluyor. Liselerde en yaygın şiddet türleri ise şöyle: fiziksel şiddet, tehdit, alay, lakap takma, hakaret etme, aşağılama, rencide etme, arkadaş grubuna almama...
Liseli Gençler ve Şiddet Algısı Araştırması'na göre okullarda en çok fiziksel şiddet, onur kırıcı, küçük düşürücü, rencide edici sözel şiddet, genci yalnızlaştıran izole edici şiddet olmak üzere üç farklı şiddet uygulanıyor.
Gençler en çok sözel şiddete, daha sonra fiziksel şiddete, en son da izole edici şiddete maruz kalıyor. İstanbul genelinde liseli gençlerin, öğretmenlerin ve okul yöneticilerinin gençler arasındaki şiddet üzerine deneyimlerinin, tutumlarının, algılarının ve kanaatlerinin derlenmesi, bu konu üzerine genel bir fotoğraf çekilmesi amacıyla Genç Hayat Vakfı tarafından gerçekleştirilen araştırma konusu,Türkiye için yeni tanışılmış ve henüz tam keşfedilmemiş bir alan.
11 lise türünden seçilen 50 okul araştırıldı
Gençlerin birbirleri üzerinde kurduğu ve farklı şiddet türlerini sistematik olarak uyguladığı güç ilişkisinin değerlendirildiği Liseli Gençler ve Şiddet Algısı Araştırması, genel lise, Anadolu İmam Hatip, Endüstri Meslek, Anadolu Lisesi, Ticaret Meslek Lisesi, Anadolu Öğretmen Lisesi, Özel Lise, Kız Teknik ve Meslek Lisesi, Çok Programlı Lise, Sosyal Bilimler Lisesi, Sağlık Meslek Lisesi olmak üzere İstanbul’daki 11 lise türünden seçilen 50 lisede gerçekleştirildi.
En yaygın sebep: Lakap
Şiddet uygulanan gençlerin verdikleri yanıtlara göre şiddet türleri arasında lakap takılması yüzde 50.1 ile en yaygın sebep olarak ilk sırada yer alıyor.Öğrencilerin yüzde 41.2'si kendisine kötü şakalar yapıldığını, yüzde 31.7'si alay edildiğini, 22.9'u dedikodular yayıldığını ve kötü şeyler söylendiğini, yüzde 22.1'i eşyalarının kırıldığını, 11.6'sı başına kötü şeyler geleceğine dair tehdit edildiğini, 11.4'ü arkadaş grubuna alınmadığını, 8.8'i hakkında kötü şeyler yazıldığını, 7.8'i kimsenin kendisiyle konuşmadığını, 7.6'sı saldırıya uğradığını, dövüldüğünü, 5.8'i de itildiğini, dayak veya tokat atıldığını söylüyor.
Çözüm yöntemleri
Şikayette bulunmak, üst sınıflarda okuyan ya da popüler gençleri arabulucu yapmak, olayı büyütmemek, sessiz kalmak. Kendini korumak için olayı büyütmemeyi tercih eden genç, şiddet uygulayanın tekrar radarına girebiliyor.
Şiddet en çok sınıfta
Gençlerin yüzde 57.4'ünün kendi yaşıtı öğrencilerin şiddetine uğradığı dikkat çekiyor.Şiddet uygulayan diğer kişilerin dağılımı ise şöyle: çok arkadaşı olan bir öğrenci tarafından yüzde 15.3, ondan büyük öğrenciler tarafından yüzde 14.7, güçlü bir öğrenci tarafından yüzde 11.9, tanımadığı bir öğrenci tarafından yüzde 10.4, popüler bir öğrenci tarafından yüzde 10.2. Şiddete doğru yöntemlerle müdahale edilmediği ve şiddetin görmezden gelindiği durumlarda; şiddet özellikle sınıflarda yoğunlaşıyor.Sınıflardan sonra sırasıyla en çok okul dışında, okul bahçesinde, okul koridorunda, okul tuvaletinde ve okul servisinde şiddet uygulanıyor.
Cinsiyete göre değişiyor
Şiddet türleri cinsiyetlere göre de farklılık gösteriyor. Araştırma lakap takılması, alay edilmesi, kötü şakalar yapılması gibi sözel şiddete daha çok kızların, tehdit edilmek, saldırıya uğramak, dövülmek, itmek, dayak veya tokat atılması gibi şiddete erkekler uğruyor.
Erkekler tehlike çemberinde
Gençler arasındaki şiddet türlerine cinsiyet, yaş, lise türü ekseninde bakıldığında, genç erkekler her üç şiddet türüne de kızlara oranla daha çok maruz kalıyor ve şahit oluyor. Dedikodu, hakkında kötü şeylerin yazılması haricindeki tüm şiddet maddelerine genç erkeklerin daha çok maruz kalmaları ve şahit olmaları, erkekleri şiddet konusunda tehlikeli bir çembere sokuyor.
Şiddet görme nedenleri
Gençlere göre şiddet görme nedenleri de değişim gösteriyor. Kimi etnik kökeninden dolayı şiddet gördüğünü düşünürken kimi ezikliğini, engelini, zayıf ya da kilolu, zengin ya da fakir, çalışkan ya da tembel olmasını gerekçe gösteriyor.
-
sedat özgen 9 yıl önce Şikayet EtÇözüm İslamda. Bunlara sorsanız hepsi müslüman ailelerin müslüman çocuklarıdır? Oysa dinimiz, alay etmeyi, küçük düşürmeyi, kavga etmeyi, lakap takmayı, flört (zina) etmeyi, dedikodu yapmayı, nefret etmeyi, dışlamayı yani müslüman ailelerin müslüman çocuklarının yaptığı hiçbir işi onaylamıyor bunları yasaklıyor. Dinimiz, kardeşliği, birbirini savunmayı, güvenmeyi, dostluğu, hüsnü zanda bulunmayı emreder. Şimdi müslümanlık artık özde değil sözde kaldığı için maalesef bu durumlar artmaya devam edecektir. Önce ailelerin müslümanlık nedir bilmesi gerekiyor ve çocuklarını müslüman gibi yetiştirmeleri gerekiyor.Beğen Toplam 2 beğeni