DEAŞ terörüne "Fırat Kalkanı"

MEHMET AKİF PARLAK - Fırat Kalkanı Harekatı kapsamında terör örgütü DEAŞ'tan temizlenen Suriye'nin kuzeyindeki 2 bin kilometrelik bölge, 6 yıldan beri süregelen iç savaş nedeniyle adeta harabeye dönen alanlarda yaşayanların "güvenli limanı" oldu.

Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) desteğiyle Özgür Suriye Ordusunca (ÖSO) 24 Ağustos 2016'da Suriye'nin kuzeyinde bulunan ve Türkiye'nin güvenliğini tehdit eden terör örgütü DEAŞ başta olmak üzere bölgede mevcut teröristleri etkisiz hale getirmek ve hudut güvenliğini sağlamak amacıyla Fırat Kalkanı Harekatı başlatıldı.

Koalisyon güçleri ile koordineli gerçekleştirilen operasyon, karadan ve havadan 218 gün devam etti. Her safhası başarı ile süren operasyon 29 Mart 2017'de sona erdi.

Harekat kapsamında terörden arındırılan 2 bin kilometrelik alan, bölgede yaşayan ve terör örgütleri DEAŞ ile PYD'den kaçanların sığındığı güvenli alana dönüştürüldü.

Terörden temizlenen, Halep iline bağlı Cerablus, Çobanbey, Azez, Mare ve Bab gibi önemli ilçeleri yeniden cazibe merkezine dönüştürmek için başta Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) ve Kızılay olmak üzere Türkiye'de birçok Sivil Toplum Kuruluşu seferber oldu.

Özellikle sınıra yakın olan Cerablus ve Çobanbey'de altyapı, elektrik ve su gibi en temel ihtiyaçları gideren Türkiye, daha sonra hastane ve okulların onarımını sağlayarak bölge halkının hizmetine sundu.

Temel fiziki şartlarının iyileştirilmesinin ardından Türkiye'de bulunan ve sıla hasreti çeken 50 bine yakın Suriyeli işlemlerinin ardından güvenli bölgeye döndü. Bunun yanı sıra Esed rejiminin kuşatmasındaki Vaer bölgesinden ayrılmak zorunda kalan 8 bin Suriyeli de Cerablus ilçesindeki Zoğara kampına yerleştirildi.

Kimilerinin sağlam kalan evlere sığındığı, kimilerinin de çadır kentlerde hayata tutunmaya çalıştığı Cerablus'taki Suriyeliler, Türkiye'den gelen yardım kuruluşu temsilcilerini sevgi gösterileriyle karşılıyor. Suriyeliler, Türkiye'nin yardımları nedeniyle minnet duygularını da her fırsatta dile getiriyor.

İnsanların günün her saatinde özgürce dolaştığı, iş yerlerinin tekrar açıldığı, hayatın her aşamasının yeniden başladığı şehirlerde Suriyeliler yıllar sonra hayatın tadını çıkarıyor.

- "Rahat nefes aldık"

Kilis Belediye Başkanı Hasan Kara, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bir devletin varlığının en temel özelliğinin kendi sınırlarını ve vatandaşını koruması olduğunu söyledi.

Terör örgütünün dini, dili ve ırkı olmadığını belirten Kara, bölgede bulunan terör gruplarının bazı devletlerin taşeronluğunu yaptığını ifade etti. Kara, terörün sınır tanımadığının en büyük kanıtının Kilis olduğunu vurguladı.

Teröre karşı durmanın tek şartının güçlü ve birlik olmaktan geçtiğine dikkati çeken Kara, "Biz Kilis'te Fırat Kalkanı Harekatı'ndan önce rahat yaşamıyorduk ve rahat gezemiyorduk. Ne zaman, hangi saatte başımıza bir füze düşecek bunun hesabını yapamıyorduk. O zamanlar çok yoğun şekilde bize DEAŞ tarafından füze atılıyordu. Birçok insanımız şehit oldu, yaralandı ve mağdur oldu. Kilis'te bayanların ve çocukların psikolojisi bozuldu." dedi.

Operasyonun başladığı tarihten itibaren Kilis'te insanların gülümsemeye başladığını anlatan Kara, şöyle devam etti:

"Fırat Kalkanı Operasyonu başladığı tarihte biz rahat nefes aldık. Şunu gördük; bu bölgede terör unsurları temizlenmedikçe bize rahat yok. 15 Temmuz'u yaşamış bir ordumuz dünyanın en büyük terör örgütü denilen ve kimsenin baş edemeyeceği söylenen terör örgütüne karşı harekat başlattı ve ciddi bir sonuçla terör örgütü bizim sınırlarımızdan tamamen temizlendi. O gün 'nerede devlet' diyenler şimdi 'Bizim orada ne işimiz var' diye aynı türküyü söylemeye başladılar. 'Bizim şurada, burada ne işimiz var' diyenlere açıkça şunu söylüyorum; 'Gelin Kilis'te siz yaşayın' diyorum. Burada yaşayın ki bizim orada niçin olduğumuzu ve niçin olmamız gerektiğini öğrenin. Bugün insanlarımızın psikolojileri düzeldi, rahatça günlük işlerini devam ettiriyorlar. İnsanlarımız terör tehlikesi olmadan yaşıyorlar. Artık Türkiye'nin en güvenli şehirlerinden biri olduk. "

- "Bölgede hayat çok hızlı normalleşti"

Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin de operasyonla birlikte Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kendisine yatırımlar konusunda talimat verdiğini aktardı.

İlk olarak enkaz ve çöpleri topladıklarını dile getiren Şahin, bölgenin hızla iyileştirilmesi için Gaziantep Valiliği koordinesinde kurumların el ele verdiğini ifade etti.

Bölgeyi adeta cazibe merkezi haline getirdiklerini söyleyen Şahin, şöyle devam etti:

"Yaklaşık 5 yıl elektriksiz ve susuz kalan yer tamamen bir karanlık ve terör yuvasına dönüşmüştü. Önce temizlik yaptık sonra 4 içme su kuyusu açtık ve halka temiz suyu ulaştırdık. Sonra Karkamış Barajı'ndan elektrik verdik oraya. Akabinde Türkiye'de bulunan Suriyeliler ülkelerine dönmesi için okul çok önemliydi. Hemen büyükşehir olarak okul onarımına girdik. Merkezde bulunan bazı yerlere oyun parkları yaptık. Biz istedik ki ailecek buraya gelenler istediği her şeye ulaşsınlar. Temel ihtiyaçların giderilmesi noktasında çok hızlı bir çalışma yapınca 15 gün sonra oraya gittiğinde esnafın artık dükkanını açtığını caddelerde ekmek kokusunun geldiğini gördüm. Bu hayatın çok hızlı bir şekilde normalleştiğini bize gösterdi."

Bölge esnafının Türkiye ile olan ticari ilişkilerini geliştirmek için Karkamış Sınır Kapısı'nın fiziki potansiyelinin genişletildiğini belirten Şahin, alt ve üst yapı çalışmalarının Bab'ta devam ettiğini sözlerine ekledi.