Gümüşhane

"Sistem Tartışmaları ve Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi" paneli

21:39 22 Mart 2017
"Sistem Tartışmaları ve Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi" paneli

Gümüşhane Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi öğretim üyesi Dr. Bülent Bal, "Türkiye'deki parlamenter sistem genetiği değiştirilmiş, mutasyona uğramış bir parlamenter sistemdir." dedi.

Gümüşhane Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Çok Amaçlı Salonu'nda düzenlenen, "Sistem Tartışmaları ve Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi" konulu panelde konuşan Bal, Türkiye'deki mevcut sistemin bir adının ve net bir karakterinin olmadığını söyledi.

"İkili karakterli, yarı şizofreni tarzda patolojik diye ifade edebileceğimiz bir hükümet sistemimiz olduğunu söyleyebiliriz." ifadesini kullanan Bal, sistemin temelde üç problem alanı bulunduğunu belirtti.

Bal, problemlerden birinin cumhurbaşkanının statüsü olduğunu vurgulayarak, "Cumhurbaşkanının anayasal konumu ile fiili siyasi statüsü arasında bir gerilim söz konusu. Anayasa, cumhurbaşkanına diyor ki 'sen tarafsız olacaksın, kalecilik, devletin bekçiliğini yapacaksın.' Halk ise 'ben yüzde 50 oy ile seçiyorum, oyları kalecilik yapacaksın diye vermiyorum.' diyor. 'Tıpkı Barcelona'daki Messi gibi gol atasın diye veriyorum.' Burada ikili gerilim söz konusu." değerlendirmesinde bulundu.

Diğer sorunun ise cumhurbaşkanı ile başbakan arasında ortaya çıktığına işaret eden Bal, "Cumhurbaşkanı ile başbakan arasındaki ilişkiler tahterevalli oyununa benziyor. Cumhurbaşkanı ile başbakan iki partiden oldukları zaman, burada cumhurbaşkanı lehine güç birikmesi meydana ortaya çıkıyor. Burada bahsettiğimiz durum şahıslar arası sürtüşme değil, sistemin karakteri ile alakalı bir durum. Bu sistem, çok severek evlenen karı kocayı bile birbirinden ayırır." diye konuştu.

- "Sistem hastadır yani kronik düzeyde bir sorunumuz olduğu aşikardır"

Bal, mevcut sistemin diğer sorunlarından birinin de koalisyonlar olduğuna dikkati çekerek, şöyle devam etti:

"Türkiye'de koalisyonlara baktığımızda iki handikap görülür. Bu handikaplardan biri uyumsuzluk. Bir Çin atasözü şöyle der, 'aynı yatakta fakat farklı rüya görüyorlar.' Bizim koalisyonlar da bu atasözüne benziyordu. Bir diğer sorunumuz ise uzun ömürlü olamamak. Hem 1970'lerde hem de 1990'larda bunu gördük. Örneğin 1970'lerde tam 12 hükümet kuruldu. 4.5 ay hükümetin kurulamadığı zamanlar oldu. Siyasi ahlaktan yoksun hükümet kurma teşebbüsüne dahi tanık olduk. 1990-2000 yıllarına geldiğimizde 11 hükümet, 15'ten fazla ekonomi bakanı değişti. 3 aylık koalisyonlar olduğunu bile görüyoruz."

Tabloya bakıldığında sistemin kesinlikle arızalı olduğunun görüldüğünü anlatan Bal, şunları kaydetti:

"Sistem hastadır yani kronik düzeyde bir sorunumuz olduğu aşikardır. Türkiye'deki parlamenter sistem genetiği değiştirilmiş, mutasyona uğramış bir parlamenter sistemdir. Elimizdeki malzemelerle parlamenter sistem içinde köklü değişikliler yaparak bir sistem değişikliğine gidebiliriz ya da başkanlık sistemine geçmek durumundayız. Başkanlık sistemine geçmek istenildiğinde Türkiye'ye özgü olmalı. Bu Türk usulü olmalı. Amerikan, Fransız, İngiliz usulü olduğu gibi pekala Türk usulü de olur. Bu kompleksten artık çıkmalıyız."

Yrd. Doç. Dr. Kadir Sancak'ın moderatörlüğünü yaptığı panelde, Yrd. Doç. Ali Çiftçi ise referandumda oylanacak maddelere ilişkin sunum gerçekleştirdi.

YORUMLAR

ETİKETLER
Haber7.com Yerel Haberler bölümünde yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haber kaynağı olan ajanslardır.