Akil İnsanlar heyetleri durmuyor

Akil İnsanlar heyetlerinin bölgelerindeki ziyaretleri devam ediyor. İşte bölge bölge heyetlerin ziyaretleri...

Akil İnsanlar heyetleri durmuyor
Akil İnsanlar heyetleri durmuyor
GİRİŞ 13.04.2013 20:10 GÜNCELLEME 13.04.2013 20:10

Burdur'a gelen Rifat Hisarcıklıoğlu, Lale Mansur, Tarık Çelenk, Kadir İnanır, Şükrü Karatepe, Muhsin Kızılkaya, Öztürk Türkdoğan ve Hüseyin Yayman Bucak ilçesine bağlı Karapınar köyünü ziyaret etti.

Vatandaşlar, köy girişinde heyettekileri çiçek vererek karşıladı. Heyettekiler, daha sonra kahvehanede vatandaşlarla bir araya gelerek, sohbet etti.

Heyet Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, burada yaptığı konuşmada, heyet olarak bölgedeki ilk ziyaretlerine Burdur'dan başladıklarını söyledi. Devletin bir süreç başlattığını anlatan Hisarcıklıoğlu, şöyle devam etti:
"Özellikle ülkemizdeki bu huzur sürecinde vatandaşımız ne düşünüyor, halkımız ne düşünüyor? diye bize görev verdiler. Siz de bu süreçle ilgili ne düşünüyorsunuz? İletmek istediğiniz bir şey varsa bunu alıp devletimize iletmek üzere sizlerle beraberiz. Hani eskiden postacı vardı. Şimdi postacı kalmadı. Eskiden mektupla yazışırdık. Şimdi biz sizin postacınız olacağız. Mektubu alacağız, doğru Ankara'ya ileteceğiz."

Kadir İnanır

Kadir İnanır ise süreçle ilgili kaygıları ortadan kaldırmak için Burdur'a geldiklerini ifade etti.

"Yani herkesin bir kaygısı varsa, bizim de var. Onun için konuşarak, diyalogla barış sözcükleriyle ve güzel duygularla sorunlarımızı ortaya koyacağız" diyen İnanır, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu konuşmalardan çıkacak ortak bir raporu merkeze ileteceğiz. Halkımızın endişelerini oraya aktaracağız. Bu sürecin başarılı bitmesi için birer barış elçisi olarak görevlendirildik diye düşünüyorum. Bu sıcacık, dürüst, namuslu ellerimizi birleştireceğiz. Bu ülkenin daha huzurlu, daha mutlu olması için elimizden gelen bütün gayreti göstereceğiz. Onun için çalışmaya başladık."

Vatandaşlarla sohbet eden İnanır, herkesin bütün endişelerini ortaya koymasını istedi.

Lale Mansur: "Ömrümde ilk defa hayal etmeye başladım"

Lale Mansur ise bir gazetecinin, "Siz bir sanatçı olarak süreci nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusu üzerine şöyle konuştu:

"Ben son derece mutluyum. 20 yıldır sivil toplum kuruluşlarında barış için çaba gösteriyorum. DGM'lerde 11 yılla yargılandım, sırf bu yüzden... O yüzden çok mutluyum ve çok ümitliyim bu sefer. Çünkü gerçekten çok kararlılar. Bunu gerçekten başarmak istiyorlar. Ben yavaş yavaş hayal etmeye başladım. 'Gerçekten bu olursa, başarılırsa nasıl bir ülkede yaşayacağız' diye... Ömrümde ilk defa hayal etmeye başladım."
Heyet, daha sonra köy kahvaltısı yaptı ve gözleme pişiren kadınlarla bir süre sohbet etti. Programa katılmayan Nihal Bengisu Karaca'nın, çalışmalara daha sonra iştirak edeceği bildirildi.

Hisarcıklıoğlu: Beraber hareket edebilirsek hep beraber kazanacağız

Akil İnsanlar Akdeniz Bölgesi Heyeti, daha sonra Burdur Valisi Nurettin Yılmaz'ı makamında ziyaret etti.

Heyet Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, ziyarette yaptığı konuşmada, heyet üyelerinin ülkeye huzur gelmesini istediğini anlatarak, "Demokrasimizin kalitesi artsın istiyoruz. Bu çerçevede bizim kültürümüzde 'Birlikte rahmet, ayrılıkta azap vardır' diye söz vardır. Bu ülkenin 76 milyon insanı bir ve beraber hareket edebilirse rahmet ve berekete kavuşacak. O zaman hep beraber kazanacağız, ülke kazanacak" şeklinde konuştu.

Güneydoğu Anadolu Bölgesi Heyeti, Diyarbakır'da

Akil İnsanlar Güneydoğu Anadolu Bölgesi Heyeti, Diyarbakır Dernekler Platformu'nca düzenlenen Akil İnsanlar Halkla Buluşuyor Toplantısı'nda din adamları, kanaat önderleri ve vatandaşlarla bir araya geldi.

Heyet Başkanı Yılmaz Ensaroğlu, Kayapınar Kültür Merkezi'nde düzenlenen toplantı öncesinde yaptığı konuşmada, akil insanlar heyetinin tarih boyunca çatışma ve şiddet yaşanan yerlerde uygulanan bir mekanizma olduğunu belirterek, "Komisyonların kimi yerde hakemlik, kimi yerde ara buluculuk, kimi yerde de şahitlik ve benzeri görevler üstlenmiştir" dedi.

Aralarında din adamları, kanaat önderleri ve kadınların da bulunduğu vatandaşlar toplantıya yoğun ilgi gösterdi. Salona, "Barışın kaybedeni olmaz" yazılı pankart asıldı.

Heyet, şehit er Çokur'un ailesini ziyaret etti

Akil İnsanlar Güneydoğu Anadolu Bölgesi Heyeti, 1995 yılında Bingöl'de şehit olan er Abdulvahap Çokur'un Diyarbakır'da yaşayan ailesini ziyaret etti.

Kayapınar ilçesindeki Huzurevleri semtinde yaşayan Çokur ailesini ziyaret eden Yılmaz Ensaroğlu başkanlığındaki heyet, aile fertleriyle sürece ilişkin bir süre görüştü.

Şehit erin annesi Hatun Çokur, artık barışın gelmesini istediklerini belirterek, "Hepimiz Müslümanız. Artık kan dökülmesin. Müslüman Müslümanı, kardeş kardeşi öldürüyor. Yeter artık" dedi.

Şehit erin kardeşi ve Diyarbakır Şehit Aileleri ile İnsan Hakları Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (YURT-SAV) Başkanı Ömer Çokur ise hem şehit ailesi hem de dernek olarak süreci desteklediklerini belirtti.

Görüşme sırasında anne Çokur gözyaşlarına hakim olamadı. Annenin ağladığını gören heyet üyeleri de duygusal anlar yaşadı.

Ziyaretin sonunda heyette yer alan Mehmet Emin Ekmen ve Fazıl Hüsnü Erdem anne Çokur'un elini öptü.

Erdem: Sadece konuşacağız, fikir alacağız

Başkanlığını Tarhan Erdem'in yaptığı Akil İnsanlar Ege Bölgesi Heyeti'ndeki Avni Özgürel, Arzuhan Doğan Yalçındağ, Fuat Keyman, Baskın Oran, Fehmi Koru, Fadime Özkan, Hasan Karakaya, İzmir'de, konaklayacakları otelde bir araya geldi.

Heyet Başkanı Tarhan Erdem, burada gazetecilere yaptığı açıklamada, kendilerine halkın fikrini öğrenme görevini biçtiklerini ifade etti.

Bunu yaparken herkese ulaşmanın imkansız olduğunu bildiklerini ancak ulaştıkları kişilerin fikirlerini öğrenmeye gayret edeceklerini dile getiren Erdem, şunları kaydetti:

"İzmir gibi bir yerde, halkı gerçekten temsil edebilecek sayıda insana ulaşmak zaten mümkün değil. Biz bazı insanlarla konuşacağız, bunun anlamı budur. Ne İzmir'i temsil edecektir ne Ege'yi temsil edecektir. Sadece konuşacağız, fikir alacağız. Çözüm süreci nasıl algılanıyor, onu anlayacağız. Biz de onlara kendi tanımlarımızı söyleyeceğiz."

Akil İnsanlar Ege Bölge Heyeti Üyesi Fehmi Koru, çözüm sürecindeki tereddütlere ilişkin, "Bunu doğal karşılamak lazım. Çünkü bugüne kadar başka ülkelerde denenmemiş, yepyeni bir yöntemle sonuç alınmaya, terörden kurtulmaya çalışılıyor" dedi.

Heyetteki Fadime Özkan da "Asla kimseye bir şey dikte etmek onları bir şeye ikna etmek gibi bir niyetle hareket ediyor değiliz" diye konuştu.

Kemeraltı Çarşısı'nda halkla buluştular

Akil İnsanlar Ege Bölge Heyeti daha sonra İzmir'de tarihi Kemeraltı Çarşısı'nda halkla bir araya geldi.

Kemeraltı Çarşısı'ndaki Kızlarağası Hanı'nı ziyaret eden heyet, burada bir çay bahçesine konuk oldu. Oturdukları bölümde vatandaşların çözüm süreci hakkındaki görüşlerini sordu.

Heyetin masasına konuk olan vatandaşlardan Cemil Fazlı, sürece destek verdiğini ifade etti.
Heyetin başkanvekilliği görevini de yürüten Avni Özgürel ile Fuat Keyman ise han avlusunda çay içen gençlerin masalarına oturup süreçle ilgili görüşlerini öğrenmeye çalıştı.

Özgürel ve Keyman'ın masasına konuk oldukları Erdem Arıcan ve Nefise Yılmaz, terörün sona ermesi ve ülkede barışın hakim olmasını istediklerini ancak süreçten tereddüt duyduklarını ifade etti. Bu tereddütün, sürece ilişkin bilgi sahibi olmamaktan, nasıl bir yol haritası izlendiğini bilmemekten kaynaklandığını dile getirdi.

İç Anadolu heyeti Konya'da

İç Anadolu Bölgesi'ndeki çalışmaları başlatmak üzere Konya'ya gelen heyet üyeleri, bir otelde kentteki sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle toplantı yaptı. Heyet üyelerinden Prof. Dr. Doğu Ergil, yurt dışında olduğu için toplantıya katılamadı.

Heyet Başkanı Ahmet Taşgetiren, "Akıllarımızı koyacağız, gönüllerimizi koyacağız ve Konya'dan güzel, büyük bir ses çıkacak, ülkemiz için, İslam dünyası için. Türkiye'nin kendi iç sorunlarını çözmesi, sulh ve selamete ulaşması, bu koca coğrafyada büyük bir aşk ve şevk uyandıracaktır" dedi.

Türkler-Kürtler ayrımının en baştan yanlış olduğuna dikkati çeken Taşgetiren, "Barış ve huzur arıyoruz. Burada, bu huzura bir adım daha yaklaşalım. Şehit cenazesi gelmesin evlere. Doğudaki annenin evine de cenaze gelmesin. Ben diyorum ki; Öcalan Kürtlerden özür dilemeli. Diyorum ki; Karayılan, Cemil Bayık, Duran Kalkan ölmüyor. 18 yaşındaki Kürt çocuğu ölüyor. Bu süreç örgüte silah bıraktırabilecek süreçse, bunu desteklemek lazım" diye konuştu.

Heyette yer alan insanların farklı düşüncelerden geldiğini, ancak birlikte sürece destek verdiklerini dile getiren heyet üyesi Cemal Uşşak, "İlk defa bu iktidar, dünyanın başka yerlerinde tecrübe edilen ve sonuç alınan yöntemi deniyor. İnanıyoruz; umudumuz kuvvetli ki bu yöntemle elbette sonuç alınacaktır" ifadelerini kullandı.

Heyettekilerden Celalettin Can da bir sosyalist olarak heyette bulunduğunu belirtti.

Ülkede Kürt meselesi diye bir mesele olduğunu dile getiren Can, "Bizim ne yapıp edip, bu kadar insanın ölümüne yol açan, Türkiye'yi bu kadar karartan, ekonomik, sosyal, siyasal krize sokan, dış politikasını ipotek altına alan bu sorunu çözmemiz, çözerken de lafı dolandırmamamız gerekiyor" dedi.

Heyetin başkan vekili Beril Dedeoğlu ise üniversite hocası olduğunu, geçmişte üniversitelerdeki sağ-sol mücadelelerini çok iyi hatırladığını dile getirdi.

O zaman öğrencilerin içinde olduğu kavgaların, nasıl bir Türkiye istemediğini gösterebilecek en iyi fotoğraf olduğunu anlatan Dedeoğlu, "İşte ben Türkiye'de gençlerin, çocukların, eğitim kurumlarımızın, sokaklarımızın bu tür davranışlarla şekillenmesini istemediğim için buradayım" dedi.

AA

KAYNAK: AA
YORUMLAR İLK YORUM YAPAN SEN OL
DİĞER HABERLER
B sınıfı ehliyet değişiyor! İşte kullanabileceğiniz 125 cc motosiklet modelleri
Seçime 3 gün kala CHP'de kaos! Kılıçdaroğlu ve İmamoğlu kavgası