Diyanet onayladı! 'Kul hakkı' cami kapattırdı

Diyarbakır'da 23 yıl önce bir apartmanın sığınağı camiye dönüştürüldü. Aradan geçen süreçte bina sakinleri değişti. "Sığınakta kul hakkı var, kapatılsın" dedi. Diyanet haklı buldu.

Diyanet onayladı! 'Kul hakkı' cami kapattırdı
Diyanet onayladı! 'Kul hakkı' cami kapattırdı
GİRİŞ 09.07.2013 06:43 GÜNCELLEME 09.07.2013 06:43
Bu Habere 25 Yorum Yapılmış

Diyarbakır'ın Bağlar ilçesinde 23 yıl önce yapılan Güneydoğu Kooperatif evleri sakinleri, ramazan ayı geldiğinden ve yakınlarında cami olmadığı için, apartman girişindeki sığınığı mescide dönüştürdü. Ramazan ayı sonrası kapatılmak istendi, ancak çevredekilerin de isteğiyle kapısına kilit vurulmadı. Çevrede oturan vatandaş ve esnaflar da orada namaz kılmaya başlayınca kooperatifi yapan Celal Çetin ve Şadi Eren, sığınağı Diyarbakır Müftülüğü'ne tapu devir işlemi yapmadan 1990'da tahsis etti.

Müftülük mescide cami beratı verip, kadrolu imam atadı ve Güneydoğu Camisi adı verildi. Aradan geçen süreçte 12 dairenin 8'i el değiştirdi. Cami imamı Şahin Elhaman, caminin çevreden su alması üzerine cemaatin desteği ile 2 ay önce inşaat çalışması başlattı. Öğretmen olan bina yöneticisi İbrahim Alp ve 11 bina sakini ise kendi rızaları olmadığı için buna karşı çıktı.

Sığınağın bina malı olduğunu söyleyen ev sahipleri, 'kul hakkı yeniliyor' diyerek caminin kapatılması için Bağlar İlçe Müftülüğü'ne başvurdu. Bina sakinlerinin şikayeti üzerine müftülük, bilirkişi olarak din heyeti oluşturdu. Üç kişiden oluşan heyet, cami olarak kullanılan sığınağın müftülüğe satılmasını istedi. Ancak, bina sakinleri satmaya yanaşmadı. Bina sakinleri, caminin kapatılması ve geçmişe dönük elektrik, su ve emlak paralarının yatırılması için Diyanet İşleri Başkanlığı Hukuk Müşavirliği'ne noter aracılığıyla ihtarname çekti. Konuyu dini ve hukuki açıdan detaylı inceleyen Diyanet, 12 mülk sahibini haklı bularak caminin tahliyesine verdi.

Caminin kapısına kilit vurulduktan sonra imam ise, başka bir camiye gönderildi. Apartman sakinlerinden Hasan Özer, "Ben buraya sonradan taşındım. Namaz kılacaktım ancak bina sakinleri bana 'Komşu burada kul hakkı yeniyor namaz kabul olmaz" dediler. Bunun üzerine 5 vakit namazımı evde veya başka camide kılmaya başladım" dedi.

KAYNAK: SABAH
YORUMLAR 25
  • Libertas Infinitus 10 yıl önce Şikayet Et
    Katolisizm. Dünyanın en büyük tiranlığıdır! Bunu ben söylemiyorum sadece! Protestanlar hatta Ortodokslar da bu fikri dillendiriyorlar! Böyle bir tiranlığı örnek gösterip, ülkemizdeki ayrımcılığa destek vermeye çalışmak doğru mu? Diyanet İşleri de tiranlık olsun demek gibi birşeydir ki, eminim Diyanet de buna karşı çıkar. Yok çünkü böyle birşey İslam'da. Olamaz. Özüne aykırı. İşin öbür yanı; her misyoner hareketi doğrudan doğruya Batı'nın dünyayı hristiyanlaştırma çabası olduğunu, bunun için yek vücud gayret ettiklerini söylemek de fazlaca abartı. Dini oluşumlar her daim Batı'da da güç odağı olmuş, ya da güç odaklarına taşeronluk yapmışlardır. Bu başka birşey, halkının çoğunluğu hatta yönetim kadrolarının bile Ateist vb. felsefi görüşlere sahip insanlardan müteşekkil çok sesli-görüşlü Batı'yı topyekün haçlı saymak da yanlış. Burdan "iyi örnek" çıkmaz!
    Cevapla
  • Libertas Infinitus 10 yıl önce Şikayet Et
    Selman Mete. Çamur atmayı bırak da konuya gel konuya! Bir "seküler" devlette diyanet işleri diye bir kurum olur mu yahu? Benim farklı bir İslam yorumum var kendi camii'mi açmak istiyorum. Kendi mescidimi açmak istiyorum. Benim halim ne olur? İmamlık memuriyet değildir! İslami vakıfların mallarına el konulmuş olması böyle bir kontrol mekanizmasının kurulmasını haklı mı gösterir? 10 yılı aşkın süredir iktidarda "İslami Referansları" olan bir parti var! Vakıf mallarına el konulmuşsa ona şikayet edin! Benim soruma hala yanıt veremiyorsunuz ama!? Devlet ayrımcılık yaparak bir kesimin ödediği vergiyi de başka bir kesimin dini inançları için velev ki sadece maaş ödemesi bile olsa (lütfen diyanetin bütçesine bakınız) hak mıdır? Bunun cevabı bu kadar zor mu? Kırk dereden su getirip, çamur atmakla uğraşıyorsunuz.
    Cevapla
  • VELİ ABİ 10 yıl önce Şikayet Et
    DEVLETİN DİNİ OLMAZ DİYENLER. Dünyanın dinini Hrıstiyanlık olarak tanımalama GAYRETLERİNİ GÖRMÜYORLAR MI ACABA ? Size LAİKLİK DAYATANLAR yeryüzünde HRİSTİYANLIK HAKİM OLSUN diye gece-gündüz çalışmadalar ve bakın Vatikanın Bütçesine,bir merkez bankası gibi çalışan Vatikan Bankası´nın kontrolünde 2 milyar sterlin (3.7 milyar dolar) olduğu tahmin ediliyor.Bugün dünya borsalarının en hatırı sayılır müşterilerinden biri olarak tanınıyor. Birleşmiş Milletler tarafından yayınlanan ´World´ adlı dergiye göre mal varlığının büyük kısmını altın rezervi olarak saklayan Vatikan, bu servetin büyük kısmını ABD´de merkez bankası olarak işlev gören Federal Reserve Bank´te tutuyor. Kilise ayrıca Shell, General Motors, Bethlehem Steel, General Electric gibi büyük şirketlerde de hisse sahibi. Vatikan tarafından yapılan yatırımlar birçok ülkede vergiden de muaf sayılıyor.
    Cevapla
  • Selman Mete 10 yıl önce Şikayet Et
    Lİbertas yine aynı yerde..... Anlamıyorsun çünkü kitlenmişsin. Devlet mecburen veriyor çünkü vakıflara el koymuş. Vakıflar genel Müdürlüğü'nün bütçesi nereden geliyor? İşte bu el konulan, iç edilen vakıflardan. İşte ona karşılık az bir şeyi Diyanet'e aktarıyor. Olay çok basit, ver müslümanlara vakıflarını al üç kuruş bütçeni kardeşim. Sen bir daha oku benim yazımı, anlamamışsın! Gerçi anlayacağını da zannetmiyorum. Anlasaydın şimdiye kadar anlamış olurdun. Ne demiş büyükler: Anlayana sivri sinek saz.... Ha bir şey daha; böyle şeyler mertçe tartışılmalı. Takma isim mertliğe sığmaz.
    Cevapla
  • Libertas Infinitus 10 yıl önce Şikayet Et
    Selman Mete. Bilmeden atıyorsun demişsiniz ama beni doğrulammışsınız! Ben camileri diyanet yaptırıyor demedim. Aynı sizin beni doğruladığınız cümleyi sarf ettim. Maaşlar ve bazı diyanetin projeleri (ki bu projeler ufak tefek değil) bu vergilerle finanse ediliyor. Zaten bahsettiğimiz kul hakkı bu! Adamın inanmadığı bir şeyi onun parasıyla finanse ediyorsun! Bunun İslamiyetle bağdaşan bir tarafı var mı? Öte taraftan, dünya kadar da gayr-i Müslim vakıfların mallarına el konuldu. Hala dünya kadar iade edilmeyen, taşınmazları vs. bekliyor. Ne yapalım şimdi Hristiyan, Musevi vb. inanç önderlerine vs. maaş mı bağlayalım? Aynı mantık! Devlet dini finanse etmez! Edemez! Bu ayrımcılık olur. Camiler madem halk tarafından yapılıyor, bakımını masraflarını halk karşılıyor. İmam'ını da halk bulsun maaş bağlasın! Olması gereken budur! Devlet dini finanse etmez! İnanlar finanse eder ve devlet karışamaz!
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
Bakan Bayraktar'dan müjde! 'Birkaç ay içinde kazacağız'
Bayraktar TB3 test uçuşlarına devam ediyor