Kayıtsız orman köylülerinin hak talebi

Kamu Başdenetçisi Nihat Ömeroğlu, devlet ormanı bulunan köylerde, köy nüfusuna kayıtlı olmayan ancak kanunla belirlenecek bir süre devamlı burada oturan ihtiyaç sahibi hane reislerinin, orman köylülerine tanınan haklardan yararlandırılması için Orman Kanunu'nda değişiklik yapılmasını istedi.

Kayıtsız orman köylülerinin hak talebi
Kayıtsız orman köylülerinin hak talebi
GİRİŞ 09.02.2014 11:19 GÜNCELLEME 09.02.2014 11:19

Orman köyünde devamlı ikamet etmelerine rağmen köy nüfusuna kayıtlı olmayan, ilgili kanunda yapılan değişiklik nedeniyle ikametlerini de buraya aldıramayan köylüler, köy nüfusuna kayıtlı kişilere tanınan haklardan yararlanma talebiyle Kamu Denetçiliği Kurumuna başvurdu.

Kamu Başdenetçisi Ömeroğlu'nun başvuruyla ilgili kararında, Anayasa'nın "Ormanların korunması ve geliştirilmesi" başlıklı 169. maddesi ile "Orman köylüsünün korunması" başlıklı 170. maddesinde yer alan hükümlerin, Anayasal düzeyde orman ve orman köylüsüne büyük önem verildiğini gösterdiği belirtildi.

İdarenin orman varlığının korunması ve geliştirilmesi konusunda olduğu gibi, orman köylüsünün desteklenmesi yönünde de görev ve sorumlulukları bulunduğunun altı çizilen kararda, yalnızca orman köylüleri değil, tüm vatandaşlara idarenin eşit davranmasının Anayasal zorunluluk olduğu vurgulandı.

6831 sayılı Orman Kanunu'nun 31 ve 32. maddelerine, mülki sınırları içinde verimli devlet ormanı bulunan köylerde köy nüfusuna kayıtlı ve köyde devamlı oturanlara tanınan hakların düzenlendiği anlatılan kararda, şikayetçilerin nüfus kayıtlarının, ikamet ettikleri orman köylerinde olmaması nedeniyle söz konusu haklardan yararlanamamalarında mevzuata aykırılık bulunmadığı bildirildi.

Bununla birlikte, şikayetçilerin, 1587 sayılı mülga Nüfus Kanunu'nun "Yer değiştirme" başlıklı 4. bölümünde yer alan 28. maddesinin 2003 yılında yürürlükten kaldırılması nedeniyle nüfus kayıtlarını nakletme imkanlarının kalmadığı belirtilen kararda, bu durumda, söz konusu haklardan yararlanmak için aranan esas kriterin, değiştirilmesi mümkün olmayan nüfus kaydına dayandırıldığı ifade edildi.

-"Planlanan değişiklik yetersiz"

Kararda, Orman ve Su İşleri Bakanlığı Hukuk Müşavirliğinin konuyla ilgili yazısına da değinildi.

Yazıda, mağduriyetlerin giderilmesi amacıyla, Orman Kanunu'nun 31 ve 32. maddelerine, "Mülki hudutlarında devlet ormanı bulunan; köy nüfusuna kayıtlı iken, bu madde kapsamındaki yerlerden birinde devamlı oturan ihtiyaç sahibi hane reisleri yukarıdaki haklardan yararlanmaya devam eder" fıkrasının eklenmesinin uygun olacağının belirtildiği aktarıldı.

Planlanan bu değişikliğin yeterli olmadığı bildirilen kararda, düzenlemenin asıl amacının orman köylülerinin bulundukları yerdeki ormanı koruması karşılığında bazı haklardan faydalandırılması olduğu vurgulandı.

Dikkat edilmesi gereken konunun, orman köyünde yaşayan vatandaşın köyünü sahiplenip, ormanı koruması ve geliştirmesinin sağlanması olduğu vurgulanan kararda, "Bunu sağlamak üzere verilecek hakların, değiştirilmesi mümkün olmayan nüfus kaydı gibi kriterlere bağlanması Anayasada yer alan orman ve orman köylüsünün korunup desteklenmesine yönelik ilkelerle bağdaşmamaktadır" değerlendirmesinde bulunuldu.

Bakanlığın mevzuat değişikliği planlamasını genişletmesi ve nüfus kaydını nakledemeyen ancak orman köyünde devamlı oturan vatandaşların da hakkaniyet çerçevesinde ormandan faydalanmasının sağlaması gerektiğine işaret edilen kararda, şu ifadelere yer verildi:

"Orman ve Su İşleri Bakanlığından alınan bilgilere göre, hali hazırda Orman Kanunu'nun 31 ve 32. maddeleri kapsamında 21 bin köy bulunmakta olup buralarda yaklaşık 7 milyon vatandaşımız yaşamaktadır. Söz konusu madde metinlerinde geçen 'köy nüfusuna kayıtlı ve köyde devamlı oturanlara' ifadesindeki 've' kelimesinin 'veya' şeklinde değiştirilmesi yönünde bir mevzuat değişikliğinin hak sahibi sayısını çok arttıracağı ve bu durumun da ülkemizin orman varlığı kapasitesini olumsuz etkileyeceği açıktır. Bu nedenle, söz konusu maddelerdeki ifadeleri değiştirmek yerine, maddelere yeni fıkra eklemek suretiyle, orman köyünde devamlı oturan vatandaşlar için bir düzenleme yapılması gerekmektedir."

Kararda, "devamlı oturma" ifadesinin objektif bir kritere bağlanması, belirlenecek sürenin, kişinin o köydeki orman köylüsü komşularıyla arasında bir fark kalmadığı konusunda kamu vicdanında yeterli kanaatin uyanmasını sağlayacak bir süre olması gerektiği de vurgulandı. Bu tespitin konunun uzmanı ve idari sorumlusu Orman ve Su İşleri Bakanlığınca yapılması gerektiği belirtilen kararda, şunlar kaydedildi:

"6831 sayılı Orman Kanunu'nda, mülki hudutlarında devlet ormanı bulunan köy nüfusuna kayıtlı olmamakla birlikte, bu madde kapsamındaki yerlerden birinde kanunla belirlenecek bir süreyle devamlı oturmuş olan ve halen oturmaya devam eden ihtiyaç sahibi hane reislerinin 31 ve 32. maddelerde belirtilen haklardan yararlanmasını sağlayacak şekilde değişiklik yapılması yönünde Orman ve Su İşleri Bakanlığına tavsiyede bulunulmasına karar verildi."

KAYNAK: AA
YORUMLAR İLK YORUM YAPAN SEN OL
DİĞER HABERLER
Ceketin güzel diyen kişiye alev silahıyla saldırdı: Görenlerin kanı dondu
PKK/KCK'nin Almanya yapılanması sözde sorumlularından Saim Çakmak İstanbul'da yakalandı