Acı haberle yasa boğuldu

Geçen hafta Yunanistan sahil güvenlik ekiplerince ateş açılarak öldürülen Hataylı kaptan Mustafa Ateş'in ailesi kardeşlerinin cenazesini bekliyor. Ateş'in yas tutulan evinde aile gözyaşları içinde kardeşlerinin Türkiye'ye iade edilmesini isterken, Ukranya'dan haberi alır almaz gelen nişanlısı Elena Dmitriev de gözyaşları içerisinde nişanlısının ölüm haberini nasıl aldığını anlattı. Uluslararası sularda Yunan askerleri tarafından mülteci taşıdığı öne sürülerek kurşun yağmuruna tutulan genç kaptanın Hatay'daki annesinin ise oğlunun öldüğünden habersiz olduğu öğrenildi. Kaptanın arkadaşları ve ailesi ise cenazenin verilmemesine isyan etti. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'dan da yardım isteyen aile cenazelerinin biran önce Türk topraklarına gelmesini istedi.

YUNAN KOMUTANLAR AÇIĞA ALINDI

Bodrum'da kardeşi gibi kaptanlık yapan ağabey Murat Ateş, Rodos ve Atina'nın büyükelçilerinin kendilerini aradığını belirterek şunları söyledi: "Yunanistan konsolosu bizi aradı. Olayı takip ettiklerini ve ne gerekiyorsa yapılacağını söyledi. Ben yine emin olamadım ve avukatımla beraber Bodrum'dan feribotla Kos adasına kardeşimi teşhis amacı ile gittim. Yunan hükümeti bize Avrupa Birliği üyesi olduklarını ve olayın ciddiyetini anlattı. Yunan Hükümeti bu olayın büyük bir kaos olduğunu, Yunan sorumlularının bir şey yapamayacağını ve kardeşimin kaldığı morgun mühürlendiğini olayda adı gecen 4 sahil güvenlik komutanının ve bu olaya karışmış kişilerin açığa alındığını, bu konunun artık devletler arası bir mesele olduğunu anlattı Yunan hükümeti."

BAŞBAKAN'DAN YARDIM İSTEDİLER

Acılı ağabey Ateş, cenazeyi almak istediklerini dile getirerek sözlerini şöyle sürdürdü: "Cumhurbaşkanı, Başbakan, Dışişleri Bakanı ve Genelkurmay başkanının araya girmesini istiyorum. Bu bir candır, TC vatandaşıdır, bu durumla ilgili desteklerini bekliyoruz. Bu olayın biran önce aydınlanmasını istiyoruz. Cenazenin salı günü veya çarşamba günü verileceği söylendi. Bu söylem bize resmi kanallardan iletilmedi sadece bir söylem olarak Yunanistan'daki arkadaşlarımız söyledi."

VÜCUDUNDA ÜÇ KURŞUN İZİ VAR

Kardeşinin 3 kurşunla öldürüldüğünü ifade eden Ateş, şöyle konuştu: "Kardeşime 3 kurşun isabet etmiş. Oradaki sahil güvenlik komutanının bize anlatımına göre bir kurşun göğüsten girip kafasından çıkıyor. Diğer iki kurşun ise karnına isabet ediyor. Kardeşimin vücuduna 3 kurşun isabet ediyor. Ben kardeşimi daha hiç görmedim. Ama oradan edindiğimiz bilgi bu yönde. Yunan Sahil Güvenlik komutanı bize böyle söyledi."

ACI HABERİ ANNELERİNE SÖYLEYEMEDİLER

Annelerine acı haberi veremediklerini ve cenaze geldikten sonra Hatay'da söyleyeceklerini vurgulayan Ateş, "Bizim bu sesimizin duyulmasını istiyoruz. Ailem perişan bütün eş dost cenazemizi bekliyoruz. Annemize daha söylemedik bu acılı haberi. Biz acımızı yaşıyoruz ama başka kaptanlar ölmesin" dedi.

YUNAN HALKI ÜZGÜN

Bu olayın Yunan halkına mal edilmemesi gerektiğini belirten Ateş, sözlerini şöyle sürdürdü: "Yunan askerinin bizim kardeşimize uyguladığı bu durumu bütün Yunan halkına mal edemeyiz. Yunan halkının da bu olaya çok üzüldüğünü biliyorum."

UKRAYNALI NİŞANLI YIKILDI

Genç kaptanın Ukraynalı nişanlısı Elena Dmitriev de nişanlısından iki gün boyunca haber alamayınca meraklanarak arkadaşlarına haber verdiğini söyledi. Pazar günü memleketine gittiğini anlatan Dmitriev, sözlerini şöyle sürdürdü: "Çarşamba akşamı haber aldım. Türkiye'de yaşayan kız arkadaşımı aradım. Çünkü iki gün boyunca telefon açmadı nişanlım bana arkadaşlarım haber verdi bana. Bana söyledi ama belli değil daha dediler. Belki o olmayabilir dediler. Dün sabah doğrulanınca hemen geri geldim. Ben internete baktım, sitede haber gördüm. Şok oldum, çünkü gerçekler yazmıyordu orada yazılanlar yalandır. Biz yaklaşık iki yıl beraber yaşadık, evden işe gider gelirdi. Sabah işe gider akşam eve gelirdi."

Öte yandan Yunan sahil güvenlik ekiplerinin Kaçak yolla Kos adasına geçen hiçbir göçmen yakalayamadığı ve sadece varsayım olarak surat teknesine ateş açtıkları söylendi. Ölen kaptanın ağabeyleri yunan sahil güvenlik ekiplerinin ifadelerinin de yanlış olduğunu söyleyerek askerlerin teknenin motoruna ateş ettiklerini ve kurşunun sekerek kardeşlerine isabet ettiği haberlerinin asılsız olduğunu, yunan askerlerinin teknenin motoruna nişan aldılarsa kardeşlerinin nasıl karın ve göğüsünden kurşun aldığını anlamadıklarını belirtti.