Bahçeli'nin gittiği Söğüt şenliklerinde arbede

Bugün saat 09:15’de Söğüt Belediyesine gelen MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, buradaki ikramlar sonrası Hükümet Konağı önündeki Yörüklerinin karşılanması ve konuşmalarının ardından Mehteran eşliğinde yürüyerek tören alanına geçti. Burada MHP Genel Başkanı ve protokol üyelerinin Ertuğrul Gazi türbesine girmek istemeleri sırasında içeri alınmayan Yörük Federasyon Başkanları ve Ak Sakallı heyet üyeleri ile Bilecik Ülkü Ocakları görevlisi olduğu iddia edilen grup arasında arbede yaşandı.

Yaşanan arbede sırasında kendisine hareket edildiğini ve kolunun kıvrılarak olay yerinden uzaklaştırmak istendiğini iddia eden Isparta İl Beyi ve aynı zamanda Toroslar Yörük Türkmenleri Federasyonu Genel Başkanı Mustafa Küçük, bugün 733’üncüsü düzenlenen dedeleri Ertuğrul Gazi’yi Anma ve Yörük Bayramını anmak ve kendilerine düşen görevi yapmak için Söğüt’e geldiklerinin söyledi. Atalarının kanıyla canıyla aldığı bu vatanı bilgi ve bilinçlendirmek için burada geldiklerinin ifade eden Küçük sözlerine şöyle devam etti:

"Geldiği yolu unutanlar gideceği yolu unuturlarsa biz de gideceğimiz yolu bulabilmek için geldiğimiz yolu unutmamamız için gösteriyoruz. Bu bağlamda da biz tekrar bu yıl hazırlandık, develerimizle ekiplerimizle geldik. Bize verilen görevi yapmak için bir aradayız ama ne yazık ki olmasını istemediğim bir üzücü olayla karşılaştık. Bizim en üst kurulumuz olan içinde 11 kişilik icra kurulu ve 4 kişilik bir 'ak sakallılar' olarak tarihimizde de yer verilen unvan ve kadınlara da 'ak saçlılar' olarak bir unvan verilmektedir. Bu en üst kuruldur en üst kurul olarak da bugünkü organizasyonda da yer almaktayız."

“POLİS BARİKATINDAN SONRA BİR BARİKAT DAHA VAR”

Kendilerinin 7-8 kişilik bir heyet olduklarını ve kurul gereği protokolün arkasından dedeleri Ertuğrul Gazi’nin türbesine ziyaret için geldiklerini ama polis barikatından sonra bir barikat daha olduğunu belirten Küçük, “MHP’li olduklarını söyleyen bir grup gençler bizlere zorluk çıkardılar. Ben onların gençliklerine de veriyorum. Bizlere 'giremezsiniz buraya' dediler. Bizlerde polislerle görüşmek istiyoruz desek bile giremezsiniz buraya “Peygamber olsanız da giremezsiniz” gibi sözlerle bizi sokmadılar. Her ne kadar 'biz Yörük Türkmen Federasyon Başkanıyız, biz aksakallılar heyetindeyiz, biz 5-6 kişilik heyetle buraya geliyoruz. İçinde Bursa Orhaneli Başkanımızın da olduğu bu heyetin içinde Söğüt Belediye Başkanı da var' desek bile bizi içeri almadılar. Biz siyaset üzerinde bir birliktelik sağlıyoruz. Ortak payidemiz de bu bağlamda bize 'giremezsiniz, yapamazsınız, siz kimsiniz' diyip, hatta daha da ileriye gittiler.”

“TARTAKLANMAYA VE KÜFÜRLERE MARUZ KALDIK”

Ülkü Ocakları olduğunu tahmin ettiği kişiler tarafından bir takım tartaklanmalara, hakarete ve hatta küfürlere maruz kaldığını söyleyen Başkan Mustafa Küçük, “Bakın gençler size yakışmıyor dedim hatta bir ara kulağımda kaldığı kadarıyla Bilecik Ülkü Ocakları başkanında olduğunu söylediler. Bir tartaklamaya maruz kaldık hakaret ve küfürlerle maruz kaldık. Haşa “Peygamber olsanız yine giremezsiniz” dediler, omzumuz dan sağımızdan solumuzdan tartakladılar. Ben fiziki olarak maruz kaldım. Benim fiziki olarak kaldığım tartaklama ve hakaret beni bağlar ama temsil etme noktasında Yörük Türkmen camiasını Türkleri bağlar. Biz burada ne siyaset yapmaktayız. Bizim burada derdimiz birlik beraberlik. Böyle bir emrin olduğunu söyledik oralardaki gençlere genç arkadaşlardı. Oradaki arkadaşlar hatta ben onlara cevap vermedim onların seviyesine inmedim. Maalesef burada polisimize seslendi, kayıtlarına ulaşılabilirse o anda ben yoğundum tartaklanma olayı sırasında polisleri de çağırdık polis arkadaşlarda hiç biriside müdahale etmedi seyrettiler. Tartaklanmamıza kolumuzun bükülmesini hatta kolum kırılıyordu. 'Bırak' falan dedim öyle arkadaşlar girdi devreye. Böyle olayların olmamasını istiyoruz. Biz burada varsa yürekleri siyasi partilerimize Türk Cumhuriyetinin Türk bayrağının altında hiçbir siyasi slogan yapmadan burada birliktelik sağlıyorlar mı? Biz onu istiyoruz. Bugün böyle olması gerekiyor. Hatta ve hatta hazreti Mevlana diyor ki “Gel gel ne olursan ol kim olursan ol” kapımız açık manasında diyor. Ben ona haddim olmadan virgül attım bizim çadırın kapısı da yok gel diyorum” diye konuştu.