İngiliz Müslüman Bakan Warsi:

Eski İngiltere İnanç ve Topluluklardan Sorumlu Devlet Bakanı Sayeeda Hussain Warsi, bakanlıktan istifa kararıyla ilgili olarak, "Bazı insanlar bir şeyleri ancak iktidar sahibiyken değiştirebileceğinizi söylese de bence bazen bir şeyleri değiştirebilmek için iktidardan vazgeçmek de gerekli" dedi.

Warsi, İstanbul Şehir Üniversitesi’nin Altunizade yerleşkesinde "İngiltere’de Müslüman Olmak: Bakan Olarak Deneyimlerim" başlıklı bir konuşma yaptı.

“Konuşmamın başlığı, bir anlamda 'İşimi nasıl bıraktım’ anlamına geliyor ama aslında öncelikle size o işi nasıl kazandığımı anlatmalıyım. Geçmişimi bilirseniz, aldığım kararı da daha iyi değerlendirebilirsiniz” diyen Warsi konuşmasına, izleyicilere hayatı hakkında kısa bir bilgi vererek başladı.

Yaklaşık 50 yıl önce Pakistan'dan İngiltere'ye göç eden fabrika işçisi bir babanın 5 kızından biri olduğunu anlatan Warsi, "Küçük bir evde büyüdüm ve çok sıradan bir eğitim aldım" dedi.

Derisinin rengi nedeniyle hukuk okuduğu üniversite yılları boyunca farklı renkten insanların hakları için pek çok eyleme katıldığını anlatan Warsi, eğitiminin sonunda önce avukatlık, sonra da birkaç yıl savcılık yaptığını aktardı.

11 Eylül dönüm noktası

"Bazen bir olay olur, bütün hayatınızın akışı değişebilir. Bu benim de başıma geldi" diyen Warsi, 11 Eylül 2001'de ABD'de gerçekleştirilen terör saldırılarının kendisi için dönüm noktasını olduğunu söyledi

O tarihte kendi avukatlık bürosunda çalıştığını belirten Warsi, "Başarılıydım, iyi bir hayatım vardı. Ama 11 Eylül’den sonra farkına vardım ki artık İngiliz ve Asyalı değildim. Şimdi İngiliz ve Müslümandım. Asyalı olarak karşılaştığımız ve üstesinden geldiğimiz her sorunla şimdi bir kez de Müslüman olarak karşılaşıp mücadele etmemiz gerekecekti. Bu mücadeleyi bir kez daha vermeye hazır değildim. İşimi kapattım. 11 Eylül’den 9 ay sonra yurt dışına çıktım" diye konuştu.

Memleketi Pakistan'a gittiğini ve Pencap bölgesindeki köylerde kadın hakları için çalışmaya başladığını anlatan Warsi, "Bazı neo-con (yeni muhafazakar) internet siteleri bunun benim radikalleştiğim yıl olduğunu yazıyor ama onlara inanmayın. Pakistan’da radikalleşmedim, tersine, aslında Müslüman kadınlar için orada hayatın ne kadar zor olduğunu, babam 50 yıl önce İngiltere’ye gitme kararını almamış olsa, benim hayatımın da çok başka türlü olabileceğini anladım" şeklinde konuştu.

Politikaya giriş

Warsi, Pakistan'da geçirdiği bir yılın ardından, İngiltere'ye dönüp İngiltere ile İngiltere'de yaşayan Müslümanların ilişkilerinin doğru biçimde gelişmesine katkı verme kararını aldığını kaydetti.

İngiltere'de 2005 yılında Muhafazakar Parti'den adaylık teklifi aldığını, partinin liderliğine hazırlanan David Cameron'la tanışıp birlikte siyasi mücadele verdiğini anlatan Warsi, 2007 yılında Muhafazakar Parti'nin "gölge kabinesi"ne alınmasıyla Lordlar Kamarası'na de giren ilk Müslüman kadın unvanını aldığını aktardı.

İstifa kararı

Muhafazakar Parti'nin iktidara gelmesiyle bakanlık görevine de geldiğini anlatan Warsi, geçen yaz İsrail'in Gazze'ye saldırısının ve üyesi olduğu hükümetin bu konudaki tutumunun kendisine bakanlıktan istifa kararı aldırdığını söyledi.

"Zamanımızın çoğunu halkın bizden olmamızı istediği şey olmak için harcıyoruz, halbuki kendimiz olmalıyız ve halkı doğru olduğuna inandığımız şeye ikna için uğraşmalıyız" diyen Warsi, şunları kaydetti:

"Politikada partinizin pozisyonuyla uyuşmadığınız zamanlar olur. İçeride tartışır ve bir uzlaşmaya varırsınız. Buna ortak sorumluluk denir, hükümetler böyle işler. Ama bu krizde işler başkaydı. Arkadaşlarımı Gazze krizi konusundaki tutumumuzun yanlış olduğu, daha iyi bir dil kullanabileceğimiz, yaklaşımımızın daha ilkeli olabileceği, İngiltere olarak savunduğumuz temel değerlere kendimizin riayet etmediğimiz konusunda ikna etmeye ne kadar çalıştıysam da hiçbir şeyi değiştiremediğimi gördüm."

Bu durumda yapabileceği "en onurlu şey"in istifa olacağını fark ettiğini dile getiren Warsi, "Bazı insanlar bir şeyleri ancak iktidar sahibiyken değiştirebileceğinizi söylese de bence bazen bir şeyleri değiştirebilmek için iktidardan vazgeçmek de gerekli" diye konuştu.

"Zor ama doğru karar"

İstifa kararının kendisi için zor bir karar olduğunu belirten Warsi, "Zor ama doğru karardı. Çünkü bu kararla, hep söylediğim gibi, politika gelip geçtikten sonra da kendimle yaşayabilmem gerekiyor. Ve bugün son derece müsterihim" ifadelerini kullandı.

Sayeeda Warsi, 5 Ağustos’ta, bakanlık yaptığı hükümetin İsrail’i açık bir dille kınamamasını protesto ederek bakanlık görevinden istifa etmişti. Warsi, kendisi için dönüm noktasının İsrail saldırısında sahilde futbol oynayan 4 Filistinli çocuğun öldürülmesi olduğunu açıklamıştı. Warsi, halen bir dönem eş başkanlığını da yaptığı Muhafazakar Parti’nin ve Lordlar Kamarası’nın üyesi.