"Eğitim ve Ahlak" temalı 3. Ahlak Şurası

Eğitimciler Birliği Sendikası (Eğitim-Bir-Sen) ve Türkiye Yazarlar Birliği tarafından "Eğitim ve Ahlak" temasıyla düzenlenen "3. Ahlak Şurası"nın sonuç bildirgesi açıklandı.

"Eğitim ve Ahlak" temalı 3. Ahlak Şurası
"Eğitim ve Ahlak" temalı 3. Ahlak Şurası
GİRİŞ 23.11.2014 14:26 GÜNCELLEME 23.11.2014 14:26

Ankara’da 21-23 Kasım'da "Eğitim ve Ahlak" temasıyla düzenlenen ve 34 bilim insanının katkı sunduğu şuranın sonuç bildirgesi Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu tarafından açıklandı.

Şura sonuç bildirgesinde, "Ülkemizin geleceğini ve toplumları hiçbir iç ve dış düşman ahlaksızlık kadar tehdit etmemektedir. Türkiye ve insanlık için ahlak eğitimi stratejik bir konudur" ifadesine yer verildi.

Mevcut eğitim felsefesinin ve politikasının sorgulanması gerektiğine işaret edilen bilgidergede, "Medeniyet değerlerimize özgü eğitim felsefesi ve ahlak eğitimi hayata geçirilmelidir. 'Yeniden Büyük Türkiye' hedefinin en önemli ayağı, birey ve toplumu güzel ahlak ile yeniden buluşturacak eğitim sistemi ve eğitim müfredatı olmalıdır" denildi.

İnsan onurunu korumanın, insan onuruna yönelik ihlalleri en aza indirmenin öncelikle ahlaklı insanı inşa etmekle mümkün olacağının vurgulandığı bildirgede, hak ve adaleti esas alan bir dünyanın inşası için erdemli insanlar yetiştirmenin asıl hedef olması gerektiği kaydedildi.

Eğitimin "iyi insanı, güzel ahlaka sahip insanı inşa etme faaliyeti" şeklinde tanımlanması gerektiğinin vurgulandığı bildirgede, aile içi eğitimden, örgün eğitime bütün eğitim süreçlerinin bu temel üzerine inşa edilmesi gerektiği belirtildi.

"İnsan olmak hedefli okul-öğrenci ilişkisi ikame edilmeli"

Ahlak dersleri müfredatında dini-evrensel ahlak ilkelerinin esas alınması gerektiğine dikkati çeken bildirgede, şu ifadelere yer verildi:

"Başta ekonomi, siyaset, hukuk, eğitim, medya olmak üzere her alanda öncü olan insanlar topluma erdemli davranış konusunda örnek olmalıdır. Okulda öğretilen ahlak, öğretenin yaşadığı ahlak ve toplum ahlakı birbirini tamamlayıcı olmalıdır. Ahlaksız hukuk, hukuksuz ahlak olamayacağından dolayı ahlak ve hukuk ilkeleri birleştirilmelidir.

Günümüzde eğitim sistemi daha çok devasa bilgilendirme ve öğretme aracı olarak görülmektedir. Bu nedenle eğitim sistemimizin her kademesinde akademik öğretim ile ahlak eğitimi bütünleştirilmelidir. Ayrıca eğitimin her kademesi ve faaliyetinde şahsiyet ve karakter eğitimi esas alınmalıdır.

Eğitim sistemimize hakim olan mezun olmak temelli okul-öğrenci ilişkisi yerine insan olmak hedefli okul-öğrenci ilişkisi ikame edilmelidir. Okul öncesinden başlayarak çocuklarımızın mana ve kültür temelli kaynaklarımızla tanışmasını sağlayacak eğitim paradigması oluşturulmalı, çocuklarımızın, gençlerimizin kendi rol model referanslarıyla tanışmalarını önceleyen eğitim uygulama, araç ve materyalleri hazırlanmalıdır."

"Öğretim elemanları ve öğretmenler model olmalı"

Şuranın sonuç bildirgesinde mesleki eğitimde, üniversitelerde bir mesleğe dönük gerçekleşen eğitim süreçlerinde Türk medeniyetini temel alan meslek ahlakı ilkelerinin hedeflenmesi gerektiği ifade edildi.

Eğitimcilik mesleğine dair yeterlikler belirlenirken, ahlakiliğe dair rol model olma kapasitesinin mutlaka dikkate alınması gerektiğine işaret edilen bildirgede, öğretim elemanları ve öğretmenlerin öğrencilerine ahlaka dair bilgilerin aktarıcısı olmak yanında uygulayıcıları olarak da model olması gerektiği belirtildi.

Öğretim elemanları ve öğretmenlerin başta öğrencileri olmak üzere toplum tarafından ahlaklı birey noktasında model alınmasına ve toplumsal saygınlık elde etmesini sağlayacak tedbirlerin önemine dikkati çeken bildirgede,"YÖK ve Milli Eğitim Bakanlığı, insan-eğitim, insan-ahlak ve eğitim-ahlak arasındaki ilişkiye yönelik eğitim-öğretim faaliyetlerinde bilimsel kaynak ve bilim insanı olarak Batı orijinli tercihler yerine medeniyet tarihimizin bu kapsamdaki önemli eserlerinin okunurluluğunu ve müelliflerinin bilinirliliğini artıracak projeler ve yönelimler oluşturmalıdır" önerisi getirildi.

Çocukların ve gençlerin ahlaki yozlaşma riskleriyle yakınlaştığı alanın geleneksel kitle iletişim araçları ve sosyal medya olduğu, bu zeminin ebeveynlerin fiili denetimini ve yönlendirmesini de imkansız hale getirdiğinin kaydedildiği bildirgede, "Bütün medya araçları da dahil internet erişimlerinde çocuk ve gençlerin ahlaki yozlaşma riskinden uzak tutulmasını ve ahlakilik buluşmalarını sağlayacak internet ve sosyal medya içerikleri mutlaka zenginleştirilmelidir" denildi.

Bildirgede, şu ifadelere yer verildi:

"Kapitalist dünya düzeninde medyanın asıl hedef kitlesi çocuklar, gençler ve kadınlar. Bu tercih son derece anlamlıdır. Medya, yapmış olduğu yayın ve programlarda insanların özel hayatı ve kültürümüze saygı göstermeli, toplumumuzun geleceği ve nesillerimizin korunması için medya etik ilkelerine uymaya hassasiyetle özen göstermelidir. Ahlak eğitiminde kaynak, dil ve üslup sorunu yaşanmaktadır. Ahlak eğitiminde Hz. Peygamber’in yaşantısı, sözleri ve üslubu esas alınmalıdır. Kur’an ve Sünnetten uzaklaşarak şiddet, vahşet ve zulüm ile anılmakta olan İslam dünyası öncelikle kendi içlerinde ve işlerinde ahlaklı olmalı ve 'Müslümanlar kardeştir' ilkesinin gereğini yapmalıdır."

KAYNAK: AA
YORUMLAR İLK YORUM YAPAN SEN OL
DİĞER HABERLER
Merak edilen 3 ilin daha anket sonuçları paylaşıldı! Rüzgar tersine döndü
Fiat Topolino Türkiye’de 449 bin TL’den satışa çıktı! İşte özellikleri...