KKTC'de cumhurbaşkanılığı seçimi

KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Nisan 2015’te yapılacak cumhurbaşkanlığı seçiminde bağımsız aday olacağını açıkladı.

Cumhurbaşkanı Eroğlu, yaptığı açıklamada, 2010 yılından itibaren cumhurbaşkanlığı görevini, heyecanını bir an bile yitirmeden onurla ve gururla yürüttüğünü, yürütmeye de devam ettiğini söyledi.

"Sizin içinizden çıktım, sizinle birlikte yürüdüm, yürüyorum" diyen Eroğlu, "Cumhurbaşkanı olarak sizlerin benden beklentilerinizin ve ihtiyaçlarınızın bilincindeyim. 2010 yılında cumhurbaşkanı adayı olurken sizlere verdiğim tüm sözleri yerine getirmenin huzur ve mutluluğu içerisindeyim" ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Eroğlu, şunları kaydetti:

“Cumhurbaşkanlığı kapılarını halka açacağız dedik, açtık. Göreve başlar başlamaz müzakereleri devam ettireceğimizi söyledik, müzakerelerden de masadan da kaçmadık. Halkımızın yarattığı değerleri bir araya getiren, her görüşten insanların bulunduğu Danışma Kurulumuzu oluşturduk. Masada halk olacak dedik, sizin görüşlerinizi masaya taşıdık. Kurum ve kuruluşlarımızın katkı sağladıkları Halk Konseyi’ni yaşama geçirdik. Cumhuriyet meclisimizi, hükümetlerimizi, siyasi partilerimizi hep devrede tuttuk. Meclis platformumuzla sürekli istişarelerde bulunduk”

Eroğlu, cumhurbaşkanlığının sadece Kıbrıs konusuyla ilgilenmemesi gerektiği üzerinde durduklarına işaret ederek, “Cumhurbaşkanlığı, bu dönemde, çocuktan kadına, eğitimden sağlığa birçok sosyal sorumluluk projesine katkı koydu” diye konuştu.

Ülkenin daha iyi idare edilmesi için ellerini taşın altına koymaktan kaçmadıklarını kaydeden Eroğlu, cumhurbaşkanlığının sanata, sanatçıya, çevreye, kültüre, spora ve gençlere değer veren bir konuma getirildiğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Eroğlu, 11 Şubat 2014 tarihinde Rum liderle imza koydukları Ortak Açıklama Metni’nin, 1974 sonrası iki halkın liderleri arasında varılan en kapsamlı uzlaşma metni olduğuna dikkati çekti.

"Kıbrıs konusu artık bir sonuca bağlanmalıdır" ifadelerini kullanan Eroğlu, “Umarım muhataplarımız da çözüm konusunda bizim kadar samimi olurlar ve bir an önce masaya geri dönerler. Kıbrıs Türk halkı belirsizlikten ve ambargolar altında yaşamaktan kurtulmalıdır. Kıbrıs Türk halkının nasıl bir antlaşma istediği bellidir. Her zaman söylediğim gibi, halk ne isterse çözüm de o olmalıdır” değerlendirmesinde bulundu.