Zorla sakalı kesilen mahkuma 7 bin lira tazminat

Cezaevinde isteği dışında sakalı kesilen mahkuma 7 bin lira tazminat kararı verildi.

Zorla sakalı kesilen mahkuma 7 bin lira tazminat
Zorla sakalı kesilen mahkuma 7 bin lira tazminat
GİRİŞ 05.02.2016 16:33 GÜNCELLEME 05.02.2016 16:33

Resmi Gazete'de yayımlanan karara göre, Süleyman Deveci, 2006'da resmi evrakta sahtecilik ve kamu kuruluşlarının zararına dolandırıcılık suçlarından mahkumiyetinin infazı için Şanlıurfa Ceza İnfaz Kurumuna sevk edildi. İnfaz koruma memurları tarafından sakalını kesmesi söylenen Deveci, böyle bir kural olup olmadığını sordu ve sakalını kesmek istemediğini belirtti. Tartışmanın ardından müşahede odasına alınan Deveci'nin sakalı kesildi. 

Kulağından kan geldiğini belirterek doktora gitmek isteyen Deveci, Şanlıurfa Devlet Hastanesine götürüldü. Deveci, hastanede doktorlara darbedildiğini ancak kendisiyle gelen ceza infaz kurumu memurlarının gerekli işlemlerin yapılmasına engel olduklarını söyledi. Deveci ayrıca, hastaneden sonra cezaevi müdürünün odasına götürüldüğünü, tehditle cezaevine girmeden önce sağlık sorunları olduğunu beyan ettiği dilekçe yazdırıldığını, başka bir kuruma gönderilmesi koşuluyla dilekçe vermeyi kabul ettiğini savundu. Yaklaşık 2,5 ay sonra Halfeti Ceza İnfaz Kurumuna sevk edilen Deveci, Şanlıurfa Ceza İnfaz Kurumunda kötü muamele gördüğü gerekçesiyle kendisini darbeden, suçu bildirmeyen ve bildirilmesine engel olan kamu görevlileri hakkında şikayetçi oldu.

7 BİN TL MANEVİ TAZMİNAT

Şanlıurfa 3. Ağır Ceza Mahkemesi, Deveci'nin şikayetçi olduğu sanıklardan Ş.K. dışındakilerin beraatine hükmetti. Ş.K. ise kasten yaralama suçunu haksız tahrik altında işlediği gerekçesiyle 2 bin 240 lira adli para cezasına çarptırıldı. Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildi. Beraat hükümlerine itiraz eden Deveci, davayı temyiz etti.

Yargıtay 8. Ceza Dairesi ise yerel mahkemenin kararını onadı. Bunun üzerine Deveci, Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruda bulundu. Yüksek Mahkeme, eziyet yasağı ile devletin etkili soruşturma yapma usul yükümlülüğünün ihlal edildiğine karar verdi. İhlalin ve sonuçlarının ortadan kaldırılması için dosyanın yerel mahkemeye gönderilmesine, Deveci'ye 7 bin lira manevi tazminat ödenmesine hükmedildi.
Kararda, Anayasa'nın 17. maddesinde, kimseye işkence ve eziyet yapılamayacağı, kimsenin insan haysiyetiyle bağdaşmayan ceza veya muameleye tabi tutulamayacağının hüküm altına alındığı belirtildi.

ANAYASA'NIN 17. MADDESİ

Kararda, "Devletin hüküm ve kontrolü altında bulunduğu bir zaman diliminde, kötü muameleye maruz kaldığı iddiasındaki kişilerin güce başvurdukları iddiasında bulunanların gözetiminde hastanelere sevk edilmeleri, şikayetçi olmamaları yönünde baskı gördükleri iddiasıyla birlikte değerlendirildiğinde kötü muamele tehdidinin varlığı devam ettiğinden devletin koruma yükümlülüğüne aykırılık teşkil etmekte ve insan onuruna müdahale oluşturmaktadır. Açıklanan nedenlerle başvurucunun Anayasa'nın 17. maddesinde güvenceye alınan eziyet yasağının maddi boyutu bakımından ihlal edildiği sonucuna varılmıştır" ifadelerine yer verildi.

İFADE VERMEMELERİ İÇİN TEHDİT

Öte yandan, yargılama sırasında "tanık" sıfatıyla dinlenilen mahkumların, "sanık" sıfatıyla yargılanan infaz koruma memurlarıyla aynı kurumda bulundukları hatırlatılan kararda, bir tanığın ifade vermemeleri için tehdit edildikleri yönünde açık beyanı olduğu vurgulandı. Tehdit iddiasının yargılamanın etkililiğini yakından etkileyeceği açık olmasına karşın, bu iddiaya yönelik inceleme yapılmadığına işaret edilen kararda, başvurucunun, kendisini hastaneye götüren infaz koruma memurlarının doktorları yönlendirme çabası içinde olduğu iddiasının da araştırılmadığı kaydedildi. Kararda, bu nedenlerle devletin etkili soruşturma yapma usul yükümlülüğünün ihlal edildiği sonucuna varıldığı belirtildi.

KAYNAK: AA
YORUMLAR İLK YORUM YAPAN SEN OL
DİĞER HABERLER
Süper Lig'de gelecek sezonun şimdiden biten transferleri
Gelirini beyan etmeyenler için ‘pişmanlık’ imkanı! Bakan Şimşek'ten çağrı