Anne-kız üniversitede aynı bölümün öğrencisi oldu

Edirneli 39 yaşındaki Handan Gürbüz, liseyi dışarıdan bitirdikten sonra girdiği Trakya Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Heykel Bölümü'nü birincilikle bitirdi.

Anne-kız üniversitede aynı bölümün öğrencisi oldu
Anne-kız üniversitede aynı bölümün öğrencisi oldu
GİRİŞ 11.10.2017 09:48 GÜNCELLEME 11.10.2017 09:48
Bu Habere 1 Yorum Yapılmış

Aynı bölümde yüksek lisansa başlayan Gürbüz'ün 18 yaşındaki kızı Nisa Karaca da Heykel Bölümü'nü kazanarak, annesine üniversite arkadaşı oldu.

Kızıyla aynı atölyeyi paylaşan Gürbüz, "Nisa'nın benim izimden gitmesi çok onur verici. Ben İstanbul, Konya, İzmir ve Ankara gibi şehirlerde kızımla heykel projelerim var. Onunla yapmak istiyorum" derken, annesiyle arkadaş gibi yaşadıklarını belirten Nisa, "Annemle birlikte aynı okulda okuduğum için çok mutluyum" diye konuştu. 

Edirne'de yaşayan anne Gürbüz, liseyi açık öğretimden bitirip, Trakya Üniversitesi'nde Heykel Bölümü'ne girdi. Bölüm birincisi olarak 2014 yılında üniversiteden mezun olan genç kadın, yüksek lisans yapmak için Trakya Üniversitesi'ne başvururken, kızı Nisa da üniversite sınavının ardından annesinin izinden giderek, aynı bölümü kazandı. Annesi yüksek lisans için kayıt yaptırırken, kızı da kazandığı Heykel Bölümü'ne giriş yapınca, anne- kız üniversite arkadaşı oldu.

'KIZIMLA HEYKEL PROJELERİM VAR'

Anne-kız okula birlikte gittikleri için çok mutlu olduklarını dile getiren Handan Gürbüz, eşinden ayrı kızıyla birlikte yaşadığını belirterek, şunları söyledi:

"Ben ilköğretimden sonra ailevi nedenlerden dolayı okuyamadım. Okutmadı ailem beni. Açık öğretimden liseyi bitirdim. Daha sonra devam etmek istedim. Etrafımda değer verdiğim insanlarda destek verdi, bana okumam için. Üniversite sınavlarına hazırlandım ve kazandım. Heykel Bölümü'nü tercih ettim. Bölümümü 2014 yılında birincilikle bitirdim. Sonra 'yüksek lisans yapabilirim' diye düşündüm. Denedim kazandım bu da oldu. Kızım da bu arada büyüdü. Ben liseye başlarken Nisa çok küçüktü. Bana yetişti ve şu an aynı yerde aynı üniversitede öğrenciyiz. Benim için çok gurur verici bir şey, Nisa'nın benim izimden gitmesi çok onur verici. Ben İstanbul, Konya, İzmir ve Ankara gibi şehirlerde kızımla heykel projelerim var. Onunla yapmak istiyorum. Özelikle semazen ve Mevlana heykelim var, yapmak istediğim. Şehirlere özel heykeller yapmak istiyorum. Bunlar şimdilik kızımla planladığım projelerimiz. Boynuz kulağı geçer derler, bizde de öyle olacağını düşünüyorum."

Nisa Karaca da annesinin sınavlara hazırlandığı dönemde çok küçük olduğunu; ancak çizim yapmaya, resme ve heykele daha o zamanlar ilgi duymaya başladığını söyledi. Annesiyle birlikte arkadaş gibi yaşadıklarını, şimdi de üniversite arkadaşı oldukları için çok mutlu olduğunu söyleyen Nisa, "Annem sınavlara hazırlanırken ben daha çok küçüktüm. O zaman hep çizim yapıyordu. Bende onunla oturup birlikte çizim yapıyordum. Bana hep öğretiyordu. Lisede de güzel sanatlar lisesinde okudum. Annem Heykel Bölümü'nü okumaya karar verdiğimde çok istemedi, Heykel Bölümü'nü okumamı. Makinelerin ağır olduğunu söyledi. Benim yapamayacağımı söyledi. Ama tercihim bu yönde oldu. Annemle birlikte aynı okulda okuduğum için çok mutluyum. Hocalarım çok iyi, en önemlisi annem hep yanımda" dedi. ​

Yaklaşık 3 haftadır yan yana atölyelerde çalışan Handan Gürbüz ile kızı Nisa Karaca'ya hocaları ve arkadaşları da destek verdi. Trakya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu, anne-kızı çalıştıkları atölyede ziyaret etti. Edirne'nin ideal bir öğrenci kenti olduğunu belirten Prof. Dr. Tabakoğlu, "Çok güzel bir şey bu. Anne liseyi dışarıdan bitiriyor. Sonra üniversiteyi bizim bölümümüzü tercih ediyor. Gerçekten severek isteyerek yaptığı bir bölümü, güzel sanatlar Heykel Bölümü. Burada yüksek lisansa başlıyor. Kızı da yetişiyor bu arada, kızı da annesinin yolundan gelip Heykel Bölümü öğrencisi oluyor. Şimdi ikisi de aynı atölyede, heykel sanatını icra ediyorlar hocaların eşliğinde. Çok güzel bir duygu. Hem anne hem kız ikisi de Trakya Üniversitesi öğrencisi olması bizim içinde ayrı bir güzellik. Edirne güzel tipik ideal bir öğrenci kenti. Gençliğinde okuyamadım diyen kitle içinde uygun bir şehir olan Edirne'de örneklerini gördüğümüz, 70 yaşında bir öğrencimiz var. Geçen gün emekli olan karı-koca öğrencilerimiz oldu. Şimdi bir anne kız görüyoruz bunlar bizi mutlu ediyor" diye konuştu.

YORUMLAR 1
  • gardenaga 6 yıl önce Şikayet Et
    egitim.sisteminin ne kadar geride oldugunu gosteriyor 20 yil sonra okuyanla ayni yerdeler
    Cevapla
DİĞER HABERLER
Herkes birbirini ihbar ediyor! IBAN korkusu Maliye'yi kilitledi!
İsmailağa Cemaati'nin lideri Hasan Kılıç Hakk'a yürüdü