Casusluk davası hakimine 15 yıl hapis istemi

FETÖ'ye iltisakı gerekçesiyle meslekten ihraç edilen İzmir'deki "Askeri Casusluk" davasının hakimlerinden olan ve yurt dışına sahte kimlikle çıkmak isterken yakalanan sanık İsmail Kurt hakkında "FETÖ/PDY silahlı terör örgütü üyesi olmak" suçundan 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı.

Casusluk davası hakimine 15 yıl hapis istemi
Casusluk davası hakimine 15 yıl hapis istemi
GİRİŞ 22.07.2018 11:48 GÜNCELLEME 22.07.2018 11:48

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu'nca,  15 Temmuz darbe girişiminin ardından FETÖ'ye iltisakı nedeniyle meslekten ihraç  edilen, hakkında   "silahlı terör örgütü üyeliği" suçundan yakalama kararı  çıkarılan ve Edirne Emniyet Müdürlüğü ekipleri tarafından İpsala ilçesinde sınıra  yakın bir noktada yasa dışı yollardan sınırı geçmeye hazırlanırken gözaltına  alınan İsmail Kurt hakkındaki yürütülen soruşturma tamamlandı.

Soruşturma sonucunda İzmir'deki "askeri casusluk" davasının  hakimlerinden olan İsmail Kurt hakkında hazırlanan iddianamede, İstanbul 26. Ağır  Ceza Mahkemesi'nce kabul edildi. İddianamede, eski İstanbul hakimi İsmail Kurt'un  "FETÖ/PDY silahlı terör örgütü üyesi olmak" suçundan 7,5 yıldan 15 yıla kadar  hapisle cezalandırılması talep edildi.

Hasan Tanrıseven'in "müşteki" olarak yer aldığı iddianamede,  soruşturma sırasında kaçak olması nedeniyle hakkında yakalama kararı bulunan  sanık Kurt'un, 1 Haziran'da, örgüt üyeleriyle üzerinde kendisine ait fotoğraf  bulunan ancak Ali Haydar Yıldırım adına düzenlenmiş sahte kimlikle Edirne'den  yurt dışına kaçmak isterken bir araçta yakalandığı anlatıldı.

İddianamede, son olarak İstanbul hakimi olarak görev yapan sanık  Kurt'un öncesinde İmranlı, Mazıdağı ve Orhaneli hakimlikleri, Adalet Bakanlığı  Ceza İşleri Genel Müdürlüğü Tetkik Hakimliği, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu  (HSYK) Tetkik Hakimliği ile İzmir Hakimliği yaptığı ve 16 Temmuz 2016'da  HSK  kararı ile görevden uzaklaştırıldığı ve 24 Ağustos 2016'da yine HSK kararıyla  meslekten çıkarıldığı belirtildi.

HSK teftiş soruşturma bilgilerine yer verilen iddianamede, Kurt'un  "Askeri Casusluk" davasında, müştekiler Ümit Topaloğlu, Emre Aslan, Oğuz Okuyucu,  Merdin Kışkan, Ergün Özkan ile Engin Karatekin'in taleplerini hukuka aykırı  şekilde reddettikleri, müştekiler İlter Halaç, Banu Yurdusev ile Erdal Özkan’ın  haksız yere uzun süre tutuklu kalmasına sebep oldukları, usul ve yasaya aykırı  işlemler yapıldığı iddiasıyla tahkikatın devam ettiği bilgisine yer verildi. 

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından şüpheli sıfatıyla ifadesi  alınan Murat Çapar'ın 2011-2013 yılları arasında Ankara'da örgüt evinde  kaldığını, bu sürede örgüt üyeleri tarafından evlendirilmek istendiğini, o dönem  HSYK Tetkik Hakimi olan İsmail Kurt'un da kendisinin evlenme işiyle yakından  ilgilendiğini anlattığı beyanları iddianamede yer aldı.

''KURT BİZİ EVE GÖTÜRÜP, FETÖ'NÜN VAAZ KASEDİNİ AÇTI''

İddianamede, Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığı'nca ifadesi alınan  şüpheli Nurettin İpek'in beyanları da şu şekilde yer buldu:

"1995 yılında staja başladım. 1997 yılının Eylül ayında Ankara  Altındağ'daki hakim-savcı adayları eğitim merkezine gittim. Benimle aynı sınıfta  staj gören hakim İsmail Kurt ile orada tanıştım. Bir gün benim ve diğer  arkadaşlarımın odada namaz kıldığımızı görünce İsmail Kurt 'Yakında ev var, ben  sizi oraya götüreyim, orada daha rahat namaz kılarsınız.' dedi. Kurt ile birlikte  eğitim merkezinin karşısındaki kafeteryanın arka sokağında bir eve gittik. Evde  FETÖ'nün vaaz kasetini İsmail Kurt videoya koyup açınca ben ve beraber gittiğimiz  arkadaşlar hemen evi terk ettik. Kendisiyle staj sonrasındaki ilişkim sadece  bayramdan bayrama mesajlaşma şeklindedir. Yine 1997 yılında eğitim merkezinde  hatırladığım kadarıyla ramazan ayıydı. İsmail Kurt bizi bir iftara davet etti.  Ankara'nın Balgat semtindeki bir eve gittik. Bulunduğumuz evde Fetullah Gülen'e  ait kitaplar olduğunu gördüm."

Sanık İsmail Kurt'un savcılık ve  hakimlik ifadelerine de yer verilen  iddianamede, Kurt'un cep telefonuna "Tango" isimli programı internetten ücretsiz  görüşme amacıyla indirdiğini, deneme amaçlı bir kez konuştuğunu ve sildiğini,  ancak bu telefona ByLock indirmediğini ve kullanmadığını anlatarak, telefonda  yapılan ByLock tespitini kabul etmediğini söyledi.

Murat Çapar'ı evlendirmek amacıyla herhangi bir girişimde  bulunmadığını öne süren Kurt, Nurettin İpek'i  staj dönem arkadaşı olması  nedeniyle tanıdığını ancak kendisini cemaat evine ve iftara götürdüğü yolundaki  beyanlarını kabul etmediğini anlattı.

FETÖ/PDY terör örgütü ile hiçbir ilgi ve ilişkisi olmadığını, örgütün  yurtlarında ya da evlerinde kalmadığı gibi sohbet toplantılarına da katılmadığını  iddia eden Kurt, FETÖ terör örgütüne bağış yapmadığını, normal bir evlilik  gerçekleştirdiğini, Bank Asya hesabı bulunmadığını, Digitürk, Tivibu, Zaman  gazetesi ve Sızıntı dergisi abonesi olmadığını öne sürdü.

HSYK seçimlerinde örgütten kendisine bir telkinde bulunulmadığını  iddia eden Kurt, "Askeri Casusluk" davasında yasal ve yeterli gerekçelerle karar  verildiğini savundu.

''CANIM SIKILDIĞI İÇİN EDİRNE'YE GİTTİM''

Sanık Kurt, bu davanın görülme sürecinde kendisine herhangi bir  şekilde FETÖ/PDY örgütünden telkin, tavsiye veya talimat gelmediğini ve bu örgüt  ile bağlantılı herhangi bir kimsenin de kendisi ile iletişim kurmadığını  belirterek, hakkındaki soruşturma başladığı dönemde komisyona belirttiği ev  adresinde polisin gelmesini beklediğini ancak gelen giden olmayınca evde kalmaya  devam ettiğini, daha sonra bu adresten taşınarak ve yine komisyona bildirdiği  başka bir eve taşındığını söyledi. İsmail Kurt, şunları anlattı:

''Son olarak evde oturmaktan sıkıldığım için gezmek amacıyla Edirne  tarafına gitmeye karar verdim. Bir korsan taksi vasıtasıyla yola çıktım. Şoför  Avcılar'a geldiğimiz sırada Edirne'ye yalnız gitmek istemediğini söyleyerek,  yolda ikisi çocuk 4 kişilik bir aileyi daha taksiye aldı. Bu şekilde Edirne'ye  kadar gittik ve Edirne'ye 50 kilometre kala bir dinlenme tesisinde mola  verdiğimizde polisler geldi. Polislere kendimi İsmail Kurt olarak tanıttım,  araçta yapılan aramada Ali Haydar Yıldırım adına düzenlenmiş bir kimlik bulundu.  Bu kimliği polise ibraz etmedim, Ali Haydar Yıldırım kimliği üzerindeki fotoğraf  bana benziyor ancak bu kimliği ben düzenlettirmedim.''

''HEM BYLOCK HEM KATALOG''

İddianamede, FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün, gizli haberleşme ağıyla  kendi mensubu olan hakim ve Cumhuriyet savcılarını tespit ederek HSYK üyeliğine  aday olan sözde bağımsız adaylarının alacağı muhtemel oyları hesapladığı  belirtilerek, seçimin başa baş geçeceğini düşünen ve işi şansa bırakmak istemeyen  örgütün, stajını tamamlayan ve kuraya hazırlanan, büyük çoğunluğu kendi  mensuplarından olan adayların seçimde oy kullanmasını sağlamak amacıyla ByLock  üzerinden mensuplarına talimat verdiği anlatıldı. İddianamede, bu kapsamda sanık  Kurt'un da üzerine abone kaydı bulunan hattının takılı olduğu telefonla 21  Ağustos 2014'ten itibaren ByLock programını kullandığının tespit edildiği  kaydedildi.

Örgüt içi katalog evliliklerin, örgütsel bağ anlamındaki önemine  dikkati çekilen iddianamede, Kurt'un da  staj döneminde örgüt üyelerini evlenmeye  teşvik ve aracılık etme görevini üstlendiği belirtildi. Başka şüphelilerin  beyanlarında belirttiği şekilde, Kurt'un örgüt evinde kaldığı ve bu evlere  hakim-savcı adaylarını götürerek, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in vaaz kasetlerini  izlettirmeye çalıştığı aktarılan iddianamede, örgüt üyesi hakim ve savcıların  emsallerine nazaran daha donanımlı hale gelmeleri için nispeten hak etmedikleri  halde yurt dışı gezileri ve eğitim programlarına dahil edildiği belirtildi.

''BİRÇOK HUKUKSUZLUĞA İMZA ATTI''

İddianamede,  örgüt için en mahrem kabul edilen özel yetkili İzmir 12.  Ağır Ceza Mahkemesi'ne hakim olarak yerleştirilen Kurt'un, "Askeri Casusluk"  davasında görev yaptığı ve örgüt elebaşı Fetullah Gülen'in talimatları  doğrultusunda ve tam bir itaatle "yargının kararı" veya "takdiri" kılıfı altında  söz konusu davanın tüm aşamalarında örgütsel amaç doğrultusunda hareket ettiği,  bu süreçte birçok hukuksuzluğa imza attığı, birçok kişinin mağduriyetine  sebebiyet verdiğinin anlaşıldığı vurgulandı.

Silahlı FETÖ/PDY terör örgütünün hiyerarşik yapılanması içerisinde  bilerek ve benimseyerek yer alan sanık İsmail Kurt'un, "silahlı terör örgütü  üyesi olmak" suçundan cezalandırılması talep edildi.

Sanık eski hakim İsmail Kurt, ilerleyen günlerde hakim karşısına çıkacak.

YORUMLAR İLK YORUM YAPAN SEN OL
DİĞER HABERLER
CHP kurmayları açıkladı! İşte Özel'in Erdoğan'a götüreceği konular
Yazar Dursun Ali Taşçı hayatını kaybetti