'Başkan Erdoğan'ın mesajı bir ikaz'
Başkan Erdoğan, mülteci meselesinde AB’den gerekli desteğin alınamadığını belirterek, “Destek verdiniz verdiniz, güvenli bölge olmazsa kapıları açmak zorunda kalırız.” diye konuştu. Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Prof. Dr. Nurşin Ateşoğlu, 'Kapıların açılmasının zikredilmesi, Türkiye’nin üstlendiği fedakârlığın herkes tarafından paylaşılması için bir ikaz' dedi.
Suriye sınırında ABD ile planlanan güvenli bölge çalışmalarıyla ilgili açıklama yapan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Güvenli bölge konusunda destek gelmedi, kendileri gündeme getiriyor ama hadi deyince kimseyi karşımızda göremiyoruz, şu anda güvenli bölgenin sadece adı kaldı.” dedi. Peki, güvenli bölgenin yakın geleceği ne olacak? Türkiye mülteci konusunda nasıl bir adım atacak? Akdeniz Güvenliği Merkezi-CEMES Başkanı Prof. Dr. Nurşin Ateşoğlu Güney, güvenli bölge hakkındaki sıcak gelişmeleri değerlendirdi.
Aksam.com.tr’ye konuşan Ateşoğlu Güney, Batı’nın ve ABD’nin Suriyeli mülteciler konusunda karnelerin iyi olmadığını vurguladı. Ateşoğlu, “Fırat’ın doğusuna olası bir müdahale masada hala geçerliliğine devam ediyor. Buna gelmeden, kapıların açılmasının zikredilmesi, Türkiye’nin üstlendiği fedakârlığın herkes tarafından paylaşılması için bir ikaz.” ifadelerini kullandı.
“İSTENİLEN SONUÇ HENÜZ ALINMIŞ DEĞİL”
Türkiye’nin en baştan beri çözüm olarak güvenli bölge konusunu uluslararası toplumun gündemine getirdiğini ifade eden Prof. Nurşin Ateşoğlu Güney, “Başta ABD olmak üzere müttefiklerimiz bu konu ile ilgilenmediler. En son olarak Fırat’ın doğusuyla ilgili ABD ile bir adım atıldı. Mutabakat meselesi üzerinden bir yol haritası var. Fakat Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ikaz ettiği gibi istenilen sonuç henüz alınmış değil.” dedi.
“BU SÖZ, TÜRKİYE’NİN FEDAKÂRLIĞININ PAYLAŞILMASI İÇİN BİR İKAZ”
Batı’nın ve ABD’nin Suriyeli mülteci konusunda karnelerinin iyi olmadığına dikkat çeken Nurşin Ateşoğlu Güney, “Türkiye, mülteci meselesini tek başına büyük bir fedakârlıkla üstlenmiş durumda. Fırat’ın doğusuna olası bir müdahale, masada hala geçerliliğini koruyor. Buna gelmeden, kapıların açılmasının zikredilmesi, Türkiye’nin üstlendiği fedakârlığın herkes tarafından paylaşılması için bir ikaz.” şeklinde konuştu.
“YUNANİSTAN, ARTAN MÜLTECİ SAYISINDAN RAHATSIZ”
Yunanistan’ın mülteci sayılarındaki artıştan rahatsız olduğunu belirten Ateşoğlu, “Yunanistan ile Avrupa Birliği’yle ilgili işlemeyen bir anlaşma vardı. Anlaşma sonrası Yunanistan’a Ege’den geçen mülteci sayılarının yüzde 80’i durmuştu. Yunan basınına baktığınızda mülteci sayılarındaki artıştan bayağı rahatsızlar, bunu basından fark ettik.” ifadelerini kullandı.
“BATI’NIN EN BÜYÜK KORKUSU, MÜLTECİ MESELESİ”
Mülteci konusunun AB ülkelerinde ciddi bir tartışma konusu olduğunun altını çizen Ateşoğlu Güney, sözlerini şu şekilde sonlandırdı:
“Mülteci akının karşılanması, bakımı ve paylaşımı meselesinde çok ciddi sorunlar ortaya çıkıyor. Batı’nın en büyük endişesi ve korkusu, mülteci meselesi. Bunu bir şekilde Türkiye sınırında durdurmak istiyorlar ama bunun maliyetiyle ilgili hiçbir şey üstlenmek istemiyorlar.”
