Ali Özkaya: Hiçbirine yurt dışı yasağı konulmadı! Hepsi kaçtı

Mehmet Acet’in sunduğu Akşam Baskısı programında 17-25 Aralık masaya yatırıldı. O dönem başbakanlık avukatı olan Ali Özkaya, 17-25 Aralık sonrası yaşananları değiştirdiklerini anlattı

GİRİŞ 25.12.2019 11:23 GÜNCELLEME 25.12.2019 11:24
Bu Habere 10 Yorum Yapılmış

Kanal 7 Ankara Temsilcisi Mehmet Acet’in sunduğu Ülke TV’de yayınlanan Akşam Baskısı programında 17-25 Aralık’ta neler yaşandığı masaya yatırıldı. Dönemin İstanbul Emniyet Müdürü, AK Parti Milletvekili Selami Altınok, Dönemin Başbakanlık ve AK Parti avukatı (Meclis Anayasa Komisyonu Başkanvekili) Ali Özkaya ve Akşam Gazetesi Ankara Temsilcisi Emin Pazarcı o günlerde yaşananları anlattı. Özkaya, FETÖ’cü avukatların savcılara nasıl bağırdığını ve o dönem yargıda oluşan korku atmosferini anlattı.

 

 

ROBOTİK MODDA HAREKET EDİYORLAR

FETÖ’cü savcıların aslında mesleki olarak zayıf olduğunu vurgulana Özkaya, yaşananları şu sözlerle anlattı:

 

 

Bir çok öğrenciyi orta ikinci sınıftan itibaren alıp yetiştirdiler. Bunların beyni o kadar çok yıkanır ki iki insan olurlar. Bir normal hayattaki hakim, savcı, polis, vb olan kişi. Bir de beynine çip takılmış, merkezden talimat gelince robotik moda giren kişi. Normal hayatta baktığınızda bunlar akıllı, beyefendi, çalışkan, ahlaklı insanlar olarak görürüsünüz. Ama merkezden talimat geldi mi robotik moda geçer. Kimseyi tanımaz, talimat neyse onu yapar. Muammer Akkaş’ı tanıyanlar der ki, bunun savcılığı zayıftır. Yani bunlar emniyette hazırlanıyor. Fezleke, iddianameye çevriliyor. Hiç okunmadan imzalanıyor. İçinde bir çok unutulan kısım var. Çuvalla dosya var. Muammer Akkaş mührünü dahi açmamış. İş adamlarının mal varlıklarına el konuluyor. Dosyayı okumadan… Bu insanlar robotik modda hareket ettiği için talimat neyse onu yapıyor.

“YA BİZİ DE TUTUKLARLARSA”

Bir arkadaşım anlatıyor: “Çağlayan Adliyesi’ne gittim. 5-6 Başsavcı vekili oturmuş, endişe içinde. Onları uyardım, bu işe karşı çıkın diye. Zekeriya Öz’den o kadar çok korkuyorlar ki… Başsavcı vekili, diğer başsavcı vekilinden korkuyor. ‘Ya bizi de tutuklatırsa’ diye…

“SAVCIYA BAĞIRAN FETÖCÜ AVUKAT”

Başyüceler iddianamesini yazan sayın Serdar Coşkun beyin annesi vefat etmiş. Başsağlığına gittik. O anda FETÖ’nün iki avukatı geldi. Yanlarında Baro avukatları da var. Savcı bey oturuyor. Masayı yumrukluyor. “Benim müvekkilim Fethullah Gülen hakkında soruşturma başlatmışsınız. Bunu bana göstereceksiniz” diye. Savcı bey de çok kibar. “Beyefendi sizin müvekkilinizin ismi geçmiyor. Ben genel bir terör soruşturması yürütüyorum. Dolayısıyla size vermek zorunda değilim” diyor. FETÖ’cü avukatlar bağırmaya başladı. Araya girdim. “Tekrar başınız sağ olsun sayın savcım. Annenize Allah’tan rahmet diliyorum” deyince Barodan gelen avukatlar özür dileyerek çıktılar.

DURUŞMADA SES KAYDI ALDILAR

Önder Aytaç, Emre Uslu, Mehmet Baransu. Bunların yazılarını çıkarır ona göre işlem yapardım. Ben bunlara Topsakal çetesi derdim. Sulh Ceza Mahkemesi’nde yargılanıyor. Önder Aytaç konuşurken telefonu açmış kayıt yapıyor. Alışkanlık olmuş. Mübaşir bunu fark etti. Hakime söyledi. Hakim “Telefonunuz getirin” dedi. Panikle silmek isterken, kaydı açtı. Biz de dinledik. Hakim Bey telefona el koydu. Suç duyurunda bulundu. Ne oldu biliyor musunuz? 3-4 gün içinde ilgili teknik bürodaki savcı Ankara  Siber Suçlar Müdürlüğü’ne gönderdi. Siber Suçlar Müdürlüğü incelemiş. “Hiçbir şey tespit edilemedi” diye rapor göndermiş. Ve takipsizlik çıktı.

KAYIT OLMADAN YURTDIŞINA GİTMİŞLER

Böcek davasında İlker Usta diye bir polis memuru var. İstihbarat Fuarı için Paris’e gidiyor. 5 polis için izin alınıyor. Dosyayı incelerken tespit ettim. Bunun izni yok. Duruşmada sordum “Nasıl gittiniz Paris’e” diye. Dedi ki “Beni devlet gönderdi.”  İçişleri Bakanlığı’nın onay yazısını gösterdim. İsmi yok. O zaman İstihbarat Daire’den izin aldığını söyledi. İstihbarat Daire Başkanlığı’nın belgesini gösterdim. İzinli değil. Bir polis memuru, hiçbir onay olmadan nasıl gitmiştir? Kayıtlara bile koymamışlar. Kendini o kadar güçlü görüyorlar ki… İstediğini yapabileceğini düşünüyorlar. “Darbe de yaparım” diyor.

YURT DIŞI YASAĞI VERİLMEDİ. KAÇTILAR

Bu ülkenin Başbakanının avukatı olarak dilekçe verdim. “Emre Uslu, Önder Aytaç, Zekeriya Öz, vb. kaçacak. Bunlara yurt dışı yasağı koyun” diye. Cumhurbaşkanı mitingde söyledi. “Avukatım suç duyurusunda bulundu. Kaçırmayın, kaçacak bunlar” dedi. Maalesef, hiçbirine yurt dışı yasağı konulmadı, kaçtılar gittiler. Yargıdaki korku imparatorluğunun daha iyi anlaşılması için söylüyorum bunları. Ülkenin başbakanı söylüyor, avukatı suç duyurusunda bulunuyor. Ama hiçbirine yurt dışı yasağı konmadı. 15 Temmuz’dan sonra yurt dışı yasakları kondu.

YORUMLAR 10
  • tarık 4 yıl önce Şikayet Et
    bu fetö tam olarak temizlenmedi devlet içinde kendini gizleyen çok memur var bunların çoğu yargı maliye ve polis içinde chp iktidarını bekliyorlar
    Cevapla
  • Serdengeçti 4 yıl önce Şikayet Et
    Hepsinin yeri, yurdu biliniyor mu? BİLİNİYOR! Canımız istediğinde, günü geldiğinde, aynı gün - aynı saat! Temizlik USÛL VE FÜRÛ' esasına göre yapılacaktır. İşi sağlama alacaksın...
    Cevapla
  • TosuNPaşA 4 yıl önce Şikayet Et
    idamı bunlar kadar başka hakedenler çok azdır.
    Cevapla
  • A.P. 4 yıl önce Şikayet Et
    Bu çoğrafyada İDAM getirilmezse ne hain biter, ne katil biter. Çok acil İdam gelmeli.
    Cevapla
  • yorum 4 yıl önce Şikayet Et
    Adaleti sağlayacak olan adil olarak değil,korkularına göre karar verirse adaletten söz edilebilir mi.?
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
Akşener’in çıldırmasının arkasındaki 'zorbalık'
Murat Kurum'dan BAYKAR'a sürpriz ziyaret: Bugün yeni çok şey öğrendim...