Taha Dağlı yazdı: Kudüs'ün gücü!

Haber 7 Köşe Yazarı Taha Dağlı, İran devriminden sonra kurulan Devrim Muhafızları ordusuna verilen 'Kudüs'ün gücü' adıyla birlikte ordunun komutanı olarak bilinen Süleymani'nin Kudüs'ü İsrail'in başkenti ilan eden ABD tarafından öldürülmesi ve Hamas Lideri'nin İran'daki cenazede yer almasının perde arkasındaki detayları köşe yazısında dile getirdi.

Taha Dağlı yazdı: Kudüs'ün gücü!
Taha Dağlı yazdı: Kudüs'ün gücü!
GİRİŞ 08.01.2020 11:14 GÜNCELLEME 08.01.2020 11:19
Bu Habere 42 Yorum Yapılmış

Taha Dağlı'nı köşe yazısı:

 

 

Kudüs işgal altında, her geçen gün daha çok Yahudileştiriliyor.
Peygamberlerin mirası, kutsal bir şehir.
İslamın ilk kıblesi ve Mekke ve Medine’den sonra Müslümanların en kutsal üçüncü mekanı Mescid-i Aksa’ya ev sahipliği yapıyor.

Kudüs başlı başına bir güç.
Etki alanı bu kadar geniş olan başka bir şehir belki de yok.

 

 

Filistinliler başta olmak üzere her Müslümanın hayalidir, “özgür Kudüs”.
Tutsak Kudüs, “özgür Kudüs” sloganını üretmiş,
bu da bazıları tarafından siyasi bir araç haline getirilmiştir.

İran’da 1979’da devrim yapıldı, devrimi korumak için devrim muhafızları kuruldu.
Onun en tepesinde elit bir birlik oluşturuldu.
Adına da “Kudüs gücü” denildi.

İranlı Kasım Süleymani, işte o Kudüs Gücü’nün komutanıydı.
Kudüs’ü İsrail başkenti yapan ABD tarafından öldürüldü.

İran 41 yıldır, tabiri caizse, anti Siyonist politikayla gemisini yürütüyor.
Bu politikanın olmazsa olmazı ise elbette Filistin ve Kudüs.

2011’e kadar hakikaten İran’ın, Filistin için yaptığı bir çok önemli gelişmeye tanık olduk.
2006’da İran destekli Lübnan Hizbullah’ının, Gazze için İsrail’e karşı verdiği mücadeleyle gurur duyduk.

Ama sonra?
2011’de Suriye’de İran destekli Beşar Esed’e karşı Suriye halkı ayaklandı.
İran, Kasım Süleymani, Hizbullah, Beşar Esed ve onlara bağlı çeteler tam 9 yıldır Suriye’de Müslüman katlediyor.

Bu süreçte 2012 Kasım ayında İsrail Gazze’ye saldırdı. İran ve Hizbullah’ın gıkı çıkmadı.
2014’te İsrail yine Gazze’ye saldırdı hem de tam 52 gün boyunca, İran ve Hizbullah o günlerde Suriye’de Müslüman öldürmekle uğraşıyordu, dönüp Lübnan’dan İsrail’e iki füze sallamak akıllarına bile gelmedi!

İran İsrail düşmanlığıyla Ortadoğu’da yıllarca taraftar topladı, gönüllere girdi sonra Kudüs’ün gücüyle Lübnan’a girdi, Irak’a girdi, Suriye’ye girdi, Yemen’e girdi, 5 başkentli ülke haline geldi.

Şii hilali denen mezhepsel bir projeyi adım adım uygularken en büyük silahları, “Kudüs’ün gücüydü”. Bu sihirli gücü kullanıp, İsrail’i tehdit ederek, Filistin davasını dilden düşürmeyerek, yeri geldiğinde ABD ve İsrail’den dayak yiyip, Kudüs uğruna hedef alınmış bir ülke mağduriyetiyle tek tek belirledikleri amaçlara yürüdüler.

Gelinen noktada Kudüs Gücü komutanı Kasım Süleymani öldürüldü.
Süleymani eli kanlı bir isimdi. Ama onu cezalandıranlar Müslümanlar değil Amerikalılar, bu gerçeği de unutmamakta fayda var.
Müslümanlar olarak Süleymani’nin öldürülmesine “oh olsun” demek gibi bir lüksümüz yok.
Aksine düşünmeliyiz, ABD neden onu öldürdü, neden Irak’ta öldürdü, diye.

Burası ayrı, şu an için dikkat çektiğimiz nokta İran’ın Kudüs üzerinden yürüttüğü politikalar.
Tekrar bu konuya dönecek olursak, İranlılar Süleymani’nin dirisini 2001 ABD işgalinde Afganistan’da Taliban’a karşı kullanmışlardı.
2003 ABD işgalinde Irak’ta Saddam’a ve Irak Sünnilerine karşı kullandılar.
Suriye’de Sünnilere karşı, Yemen’de Yemen halkına karşı kullandılar.
Süleymani’nin ölüsünü ise 5 gün boyunca şehir şehir gezdirdiler.
İntikam yeminlerinin yanı sıra Şii ritüelleriyle süsleyip, işin içine Hazreti Ali ve Hazreti Hüseyin’i de katmak suretiyle, gözyaşları, ağıt ve dövünmelerle bütün dünyaya izlettiler.

Ve o cenazeye bir isim katıldı.
Hamas lideri İsmail Heniye.

Gazze’de İslami cihat hareketi, İran’a çok yakındır.
Hamas ise biraz daha mesafelidir.
O mesafeye en net örnek, 2011 sonrası Hamas’ın Suriye’yi terk etmesidir.

Hamas bu süreçte İran ve destekçileriyle bağı koparmadı belki bir nebze azalttı.
Kudüs Gücü komutanı Kasım Süleymani’nin ölümüyle ise aradaki samimiyet daha da büyümüş oldu.
Öyle ki Hamas lideri İsmail Heniye, Gazze’den darbeci Sisi’nin kontrolündeki Mısır’a geçip oradan İran’a gitti ve Süleymani’nin cenazesine katıldı.
Bu davranış, özellikle Mahmut Abbas tarafından siyasi ve ekonomik anlamda izole edilen Hamas’ın politikalarıyla örtüşür düzeydeydi. Çünkü Hamas’ın bir şekilde Ortadoğu’da politika üretebilmesi, kendine siyasi alan açması şart olmuştu.

Cenazede bir de şunu gördük.
Hamas lideri Heniye, Kasım Süleymani için “Kudüs şehidi” ifadesini kullandı.
Bu ise aradaki bağın daha da kuvvetlendiğinin hatta 2011 öncesine döndüğünün göstergesi kıvamındaydı.

İşte Kudüs’ün gücü böyle bir şey.
Kendine “Kudüs Gücü” adını koyarsın, Ramazan ayının her son Cuma’sını “Kudüs günü” ilan edersin, “İsrail’i haritadan sileceğim” diye parmak sallarsın.
Ve birden, aniden, Kudüs’ü Siyonist başkenti yapanlar tarafından öldürülürsün.
2001’den bu yana katlettiğin binlerce Müslüman bir anda unutuluverir, Filistinli Müslümanlar tarafından Kudüs Şehidi! ilan edilirsin.

YORUMLAR 42
  • Rıza 4 yıl önce Şikayet Et
    Şah Rıza istenmeyen birisi olabilir,ama doğuda ticaret yolumuzun kapanmasında en büyük rolü yine şii dedeleri kaptı. Batı bilinçli olarak bunların olmasına sebep olmuş.
    Cevapla
  • vatandaş rıza 4 yıl önce Şikayet Et
    tam yerinde bir açıklama olmuş kutlarım, iranın gücü ancak mazlumlara yeter, yıllardır israili vurmaktan bahseden kişinin kendisi vurulur intikam tamtamları çalanlar bir kaç füze gönderir fakat vurdukları ya topraktır yada milyarlarça dolara yapılan kalelerden daha sağlam duvarlara isabet eder zaten iranın bahsettiği gibi 80 abd askeri öldürüldü sözü doğru olsaydı abd iranı bomba manyağı yapardı, it dalaşında havlayan fakat kuyruğunu baçaklarının arasına alan iran artık dünyada itibarıda biten taraf maalesef iran oldu..
    Cevapla
  • İmamoğlu 4 yıl önce Şikayet Et
    İran takiyyeci yalancı güvenilmez abd bize yaptıkları karşısında adeta yalan rekoru kırdı yani tencere kapak misali birbirini buldular bir ipte iki cambaz oynamaz.
    Cevapla
  • doğru sözlü 4 yıl önce Şikayet Et
    Suriyede onca masuma tecavüz edip bombalayan iran, rus, esed, israil değil mi. Müslümanlığı tanımayanlar kendini kandırır.Allah hesap soracak.
    Cevapla
  • HÜR NEFER 4 yıl önce Şikayet Et
    22 11 2012 tarihli Hürriyetin haber metni... ....... İran Devrim Muhafızları Komutanı Tümgeneral Caferi de, “Gazze muhasara altında, dolayısıyla füzeler İran’dan gitmiyor. Ancak füze teknolojisi transfer ediliyor ve şu anda seri üretim de yapılıyor” diye konuştu. Hamas lideri Halid Meşal, Suriye konusundaki görüş ayrılığına rağmen İran’ın verdiği silah ve para desteğini övdü. İsrail, İran’ın Gazze’ye silah yollamasını önlemek için ABD ile birlikte çalışma başlatacağını duyurdu.... 22 11 2012 tarihli Hürriyetin haber metni... BİRİNİ SEVMİYOR OLABİLİRSİNİZ ANCAK ADALETTEN AYRILMAK ZORUNDA DEĞİLSİNİZ.
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
Ebu Ubeyde: “Düşman Gazze'nin kumlarına saplanmış durumda”
İsmailağa Cemaati lideri Hasan Kılıç son yolculuğuna uğurlandı