Harun Kodalak: FETÖ'nün yargıda yaptığı ilk darbe Deniz Feneri soruşturmasıdır

Eski Adalet Bakanlığı Müsteşarı Birol Erdem'in, "FETÖ yöneticisi olmak" suçundan yargılandığı davada ifade veren eski Başsavcı ve Yargıtay üyesi Harun Kodalak, Erdem'in FETÖ ile mücadeleyi başlatan ilk bürokrat olduğunu kaydetti. Deniz Feneri Derneği'ne yargı eliyle düzenlenen kumpasla ilgili de konuşan Kodalak, "FETÖ'nün Cumhurbaşkanımıza yargı eliyle yaptığı ilk darbe Deniz Feneri soruşturmasıdır" diye konuştu.

Harun Kodalak: FETÖ'nün yargıda yaptığı ilk darbe Deniz Feneri soruşturmasıdır
Harun Kodalak: FETÖ'nün yargıda yaptığı ilk darbe Deniz Feneri soruşturmasıdır
GİRİŞ 13.01.2020 17:29 GÜNCELLEME 13.01.2020 18:55
Bu Habere 13 Yorum Yapılmış

Eski Ankara Cumhuriyet Başsavcısı, Yargıtay Üyesi Harun Kodalak, "Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ), AK Parti iktidarına ve Cumhurbaşkanımıza yargı eliyle yaptığı ilk darbe Deniz Feneri soruşturmasıdır" dedi. 

 

Adalet Bakanlığı Yüksek Müşaviri, eski Adalet Bakanlığı Müsteşarı Birol Erdem'in, "FETÖ yöneticisi olmak" suçundan yargılandığı davaya devam edildi. İlk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 9. Ceza Dairesince, Yargıtay Genel Kurul salonda görülen duruşmaya, tutuksuz sanık Erdem ile avukatları katıldı. 

Daire Başkanı Maruf Alikanoğlu tarafından dosyaya gelen bilgi ve belgelerin okunmasının ardından tanık dinlenmesine geçildi.

 

Tanık eski Ankara Cumhuriyet Başsavcısı, Yargıtay Üyesi Harun Kodalak, Erdem'i 30 yıldır tanıdığını, 1987'de öğrenciyken aynı evde kaldıklarını söyledi.

Yargıtay 9. Ceza Dairesi Başkanı Maruf Alikanoğlu'nun, "Birol Erdem'in ilk ifadesini siz mi aldınız?" sorusu üzerine Kodalak, tanık olarak dinlediklerini belirtti. Birol Erdem hakkında soruşturma bulunmadığını, HSYK'nın, Adalet Bakanlığı'nın talebi dışında resen hiçbir yargı mensubu hakkında soruşturma açmadıklarını anlatan Kodalak, "HSYK veya Adalet Bakanlığı bildirimde bulunsa soruşturma açardık. Erdem hakkında soruşturma benden sonra açıldı." dedi.

Yargıtay üyesi Harun Kodalak.

"BİROL ERDEM FETÖ İLE MÜCADELEYİ BAŞLATAN TEK BÜROKRATTIR"

Sanık Erdem'in FETÖ ile irtibat ve iltisakına ilişkin bildikleri sorulan Harun Kodalak, şöyle konuştu: 

"Birol Erdem FETÖ'cü falan değildir, bağlantısı yoktur. Bilakis, 2012'deki MİT krizinden itibaren, daha o dönemde, net şekilde örgütle mücadeleyi başlatan tek bürokrattır. 

Erdem ile aynı evde kaldık. Örgütle irtibatına dair hiçbir şahitliğim yok. Bunlarla bir dönem herkes yol yürüdü. Erdem'in FETÖ'cü olmadığına dair tanık olarak konuşuyorum. Ankara'da 1987'de aynı evde kaldık. Aynı evde kalanlar şu anda Yargıtay üyesi. Aynı evde kaldığım bir arkadaşta ByLock çıkmış. 16 Temmuz sabahı gözünün yaşına bakmadan gereğini yaptık. 15 Temmuz'da Ankara Başsavcısıydım. Birol Erdem hakkında tek bir somut bilgi, belgeye ulaşsaydım gözünün yaşına bakmaz, alırdım."

Sorular üzerine, "FETÖ'nün, AK Parti iktidarına ve Cumhurbaşkanımıza yargı eliyle yaptığı ilk darbe Deniz Feneri soruşturmasıdır." diyen Harun Kodalak, bu soruşturma açıldığında Ankara Cumhuriyet Başsavcıvekililiği görevinde bulunduğunu söyledi. 

"FETÖ'NÜN İLK DARBESİ DENİZ FENERİ"

FETÖ'den yargılanan dönemin Ankara Cumhuriyet Başsavcısı İbrahim Ethem Kuriş'in soruşturmayı kendisine verdiğini, kimlerle çalışmak istediğini sorduğunu anlatan Kodalak, şu ifadeyi verdi: 

"O soruşturmada Deniz Feneri için toplanan paraların AK Parti'ye aktarıldığı ispatlanmaya çalışılmış. AK Parti Yozgat Şefaatli ilçe örgütüne paraların gittiği iddia edilmiş. Yetki olmadığı halde bizden önce hesap hareketlerine bakılmış, bir şey çıkmayınca dosya kenara atılmış." 

ESKİ HSYK ÜYELERİ DE TANIK OLDU

Etkin pişmanlık hükümlerinden faydalandırılarak FETÖ üyeliğinden 2 yıl 9 ay 22 gün hapis cezasına çarptırılan eski HSYK üyesi Kerim Tosun da tanık olarak ifade verdi.

Erdem'in 2012'ye kadar FETÖ'ye sempatisi olduğunu duyduğunu aktaran Tosun, sanık Erdem'in 7 Şubat 2012'deki MİT krizinden sonra örgütten soğumaya başladığının, 17-25 Aralık sürecinden sonra da FETÖ'den tamamen koptuğunun söylendiğini iddia etti.

FETÖ içerisinde herkesin Erdem'den nefret ettiğini savunan Tosun, "Birol Erdem'in önceden Hakyol tarikatına mensup olduğunu biliyordum." dedi.

Tanık olarak dinlenen eski HSYK üyesi, Danıştay Üyesi Rasim Aytin ise 1985'ten beri tanıdığı Erdem'in örgütle bağlantısının olduğunu düşünmediğini belirtti. Aytin, 7 Şubat 2012'deki MİT krizinden sonra Birol Erdem ile FETÖ'ye karşı mücadele ettiklerini anlattı. 

Etkin pişmanlık hükümlerinden faydalandırılarak FETÖ üyeliğinden 2 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılan eski HSYK Başkanvekili Ahmet Hamsici de FETÖ'yle mücadele eden Erdem'in örgüt toplantılarına katıldığına, himmet verdiğine ilişkin bilgisinin olmadığını ileri sürdü. Hamsici, Adalet Bakanlığında da FETÖ'yle mücadele eden ilk ismin Erdem olduğunu iddia etti.

Duruşmaya tanık beyanlarının alınmasıyla devam ediliyor.

KAYNAK: AA
YORUMLAR 13
  • Mümine 4 yıl önce Şikayet Et
    Deniz Feneri itibarsızlaştırılıp Kimse Yok mu parlatıldı. Yardımlar yön değiştirdi. Hristiyan yetimhanelerine aktı.
    Cevapla
  • Asım 4 yıl önce Şikayet Et
    fetö ; yalan, dolan, iftira ile ayağımızın altındaki Toprağı Çalıp Gawura teslim etmeye çalışan bir zihniyettir.
    Cevapla
  • orhan 4 yıl önce Şikayet Et
    fetönün siyasi ayağı neden temizlenmiyor.
    Cevapla
  • ertuğrul baloğlu 4 yıl önce Şikayet Et
    fetönün siyasi ayağı CHP, HDP ve İP'tedir. fetö sevmediği partide durmaz.
    Cevapla
  • LOKMAN EKİNCİ 4 yıl önce Şikayet Et
    yerinde bir tesbit..! fakat biz uyuyoruz, zulmün kime, neden,niçin yaptığını araştırmadan fitneye çanak tutuyoruz
    Cevapla
  • kasımpaşa lı. 4 yıl önce Şikayet Et
    mehmet gürhan senelerce almanya-da cezaevinde boşuna yattı o zaman hakkını aramalı
    Cevapla
  • birisi 4 yıl önce Şikayet Et
    bazen hakkını öbür tarafa bıraksak daha karlı çıkarız derim. yine de kişi kendi bilir.
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
Daha önce böylesi olmadı! Türkiye'ye yılın sürprizi Polonya'dan
Küçükçekmece’de silahlı kuyumcu soyguncuyu etkisiz hale getirdi