Cezaevinde ölen 13 kişinin kimlikleri!

Şanlıurfa'daki cezaevi isyanı sonrası çıkan yangında ölen 13 kişiyle ilgili Adalet Bakanı Sadullah Ergin açıklama yaptı.

Cezaevinde ölen 13 kişinin kimlikleri!
Cezaevinde ölen 13 kişinin kimlikleri!
GİRİŞ 17.06.2012 11:05 GÜNCELLEME 17.06.2012 13:32
Bu Habere 3 Yorum Yapılmış

.Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Şanlıurfa Cezaevi'ndeki incelemelerin ardından düzenlediği basın toplantısında, yaşanlarla ilgili tahkikat başlatıldığını söyledi.

Ergin, cezaevinin kapasitesinin üstünde hizmet verdiğini belirterek, “Bu süreçte ihmal görev kötüye kullanma ya da savsaklama varsa üzerine gidilir. İhmal varsa üstünün örtülmesi mümkün değil” dedi.

Sabah saatlerinde Şanlıurfa E tipi Kapalı Cezaevi'ne gelen Sadullah Ergin ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, incelemelerini tamamladıktan sonra Şanlıurfa Polisevi'ne geçti. Burada kameraların karşısına geçen Bakan Ergin, yaşanan olaylarla ilgili açıklamalarda bulundu. Bakan Ergin olayın ilk olarak bir koruma infaz memurunun aldığı yanık kokusuyla fark edildiğini ifade ederek, “İnfaz koruma memurunun aldığı koku nedeniyle, C 15 koğuşundan duman çıktığı tespit edildi. Bunun üzerine koğuş kapısı hemen açılmış. Kapı açıldığında kapı önünde yataklarla barikat oluşturulduğu ve ateşe verildiği görülüyor. Yangın tüpleri ve hortumlarla alevlere müdahale edilmiş. İlk etapta bu alevler kontrol edildikten sonra aşağıda bulunan 5 hükümlü sağ kurtarılmış. Üst katta bulunanlar ise merdivenin ağzına bariyer kurmuşlar. Bundan dolayı da olay anında onlara ulaşılamamıştır” dedi.

Kurtarma sırasında infaz koruma memurlarının da yaralandığını ifade eden Bakan Ergin, “Kurtarma sırasında 3 memurda yanık oluştu. Şanlıurfa Ceza ve İnfaz Müdürüyle birlikte toplam 9 memur hastaneye kaldırıldı. Birinin tedavisi devam ediyor. Hayatını kaybeden hükümlü ve tutuklu ve hükümlülerin cenazeleri Gaziantep Adli Tıp Kurumu'na gönderilerek otopsileri yapılıyor. Şuanda otopsileri yapılıyor. Kimlik tespitlerinin ardından ailelerine teslim edilecek. Yangında hayatını kaybeden tutuklular ve hükümlüler adli suçlardan dolayı ceza evinde bulunuyorlardı” diye konuştu.Yaralı olan tutuklular hakkında da bilgi veren Bakan Ergin, “Yaralanan tutuklu ve mahkumlardan 4’ü ardından taburcu edildiler ve şuanda cezaevinde bulunuyorlar. Bir tutuklunun hala tedavisi görüyor. Cezaevinde bulunan hükümlü ve tutuklular şuanda telefonla aileleriyle görüşüyor ve sağlık durumları hakkında onları haberdar ediyorlar. Zaten diğer koğuşlardaki hükümlülerin bir sağlık sorunu yok” şeklinde konuştu.

Hayatını kaybeden tutuklu ve hükümlülerin isimleri şöyle:

İmama Bakır Tek, Mustafa Kemal Kılıç, Mehmet Aslantay, Hüseyin Kıskanç, Taner Şimşek, Yunus Ekşili, İbrahim Halil Kaya, Mehmet Satış, Mehmet Emin Gerçek, Fuat yıldız, Sinan Özalp, Ve Suphi Özalp...

Bakan Ergin, açık görüş içinde çalışmaların sürdürüldüğünü hatırlatarak, “Hükümlülerin aileleriyle açık görüş yapmaları için çalışma yapılmaktadır. Bu hadise ile ilgili Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcılığı adlitahkikat başlatılmıştır. Elde edilecek bilgiler ve detaylar ilerleyen süreçte kamuoyuyla paylaşılacaktır. Ben hayatını kaybeden hükümlü ve tutuklularına Allahtan rahmet, ailelerine başsağlığı diliyorum. Tabi bu konuyla ilgili tahkikat hiç bir şey göz ardı etmeksizin sonuçlandırılacaktır” dedi.

Bakan Ergin cezaevinin kapasitenin üzerinde hizmet verdiğini doğrulayarak, “Genel itibariyle Türkiye’de cezaevleri kapasitesi konusunda bir sorunumuz var. Bu sorunlar alınan tedbirlerle bazı bölgelerde alınan tedbirlerle makul düzeye getirildi. Ama bölgeler arasında farklar var. Batıda rahatken Doğu ve Güneydoğu’da doluluk oranı daha fazla. Bu problem aşmak üzere daha önce kamuoyuyla paylaştığımız bir eylem planımız var. Bununla ilgili yatırımlar hazırladık. Proje aşamasın da olan ve yapımı devam eden Türkiye genelinde toplam 196 infaz kurumu var. Bunların bir kısmı şuanda yapılıyor. Bunun dışında ceza infaz kurumlarında barınma hususunda bir takım yönetmenlik değişiklilik yapmak üzere denetimi serbestlikte bırakılanlar vardı. Bu denetimi serbestlik yassı ile cezaevlerimizde bir rahatlama oldu. Son tahliyeler mevcut kapasite eşitledi. Ama İzmir’deki cezavinde açık var ama Şanlıurfa’daki cezaevinde fazla mahkum var. Bunları dengeleme noktasında nakiller yapılacağı zaman aileler buna tepki gösteriyor. Mümkün olduğu kadar isteğe bağlı olarak nakil yapıyoruz. Şu anda Şanlıurfa Cezaevi’nin normal kapasitesi 600 kişilik. Geçtiğimiz aylarda bucezaevinin bir bölümünde tadilat vardı. Tadilat bölümündekiler diğer yerlere alınmıştı. Dolayısıyla 10 Temmuz ‘a kadar bir sıkışıklık var. 10 Temmuz’dan sonra kısmen rahatlık olacak” dedi.

Daha sonra Bakan Ergin basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Bir basın mensubunun olayın geç fark edilmiş olabileceği ya da ihmal olup olmadığı sorusuna Bakan Ergin, “Koğuşlardan herhangi bir eylem gürültü veya talep geldiği yönünde bir bilgi yok. İlk tespitler bunlar. Dolayısıyla koku üzerine ilgili koğuşa ulaşılıyor. Kapı açılınca bu noktada hem üst merdiven ve koğuşa girişi engelliyor. Yani yataklarla barikat oluşturulmuş. Yangın söndürme tüpleri ile müdahale edildikten sonra kontrol altına alınıyor. Ama üst kata çıkış tamamen engellenmiş ve barikat kurulmuş. Tabii bunlar yapılacaktahkikatlarla netleşecek. İncelemeler bulunduk. Orayı bizzat bakanımla gezdik. Bu süreçte ihmal görev kötüye kullanma yada savsaklama varsa üzerine gidilir. Varsa ihmal üstünün örtülmesi mümkün değil” şeklinde yanıtladı.

Basın mensuplarının soruları üzerine mahkumların talep ve şikayetlerini de bizzat mahkumlardan dinlediğini anlatan Bakan Ergin, “İncelemeler sırasında tutuklularla görüştük ve şikayet talepleri aldık. Bütün bu şikayetleri yapılacak tahkikatın konusu içinde olacak. Hiçbir hükümlü ve tutuklunun meşru haklar engellenemez. Bunu yapanlar hakkında gereken yasal işlem yapılır” dedi.

Bakan Ergin tahliyeler konusuna da değinerek, “Öncelikle biz gönüllü esasına dayalı yapmayı düşünüyoruz. Şimdi yoğunluktan şikayet ediyoruz. Nakil gündeme geldiği zaman aileden ayrılmak istemiyoruz deniliyor. Şuanda fiziki şartlar bunlar yapabilecek en iyi çalışmayı yamaya çalışıyoruz. Sevke tabi olacakların gönüllülük esasına bakacağız. Gönüllülük yetersiz olursa nakil zorunlu olabilir” şeklinde konuştu.

İHA

YORUMLAR 3
  • falih aytar 11 yıl önce Şikayet Et
    çözümün bir ayağı topal. şanlıurfa cezaevi ile ilgili yıllardan beri gündeme getirilen şikayetler ötelenmiştir.bu olayda organize bir katliam hazırlanıp sergilenmiştir.13 kişinin ölümü, muhtemelen gündüz kavgasına katılan diğer mahkumlarca planlanmıştır.cezaevinin kapasite üstü faaliyeti, idareci kusuru değil; idarenin kusurudur.adeta mal gibi istiflenen yüzlerce insanın olası bir yangında yaşamını kurtaracak bir idari itfaiye veya otomatik söndürme sisteminin olmaması insana verdiğimiz değerin bir sonucudur.falih aytar milyer başkanı şanlıurfa
    Cevapla
  • yunus doğdu 11 yıl önce Şikayet Et
    olan ölenlere oluyor... cami yapmada üzerimize yok ama iş okul yapmaya cezaevi yapmaya gelince sınıfta kalıyoruz..tabiki cezaevi yapmak iyi birşey değil insanları suça iten sebepleri ortadan kaldırmak lazım ancak var olan bir gerçekte var türkiyenin suç potansiyelinin gitgide arttığıdır..büyük ve güvenlik zaafı olmayan silivri tipi(bu cezaevlerini yapmak için illa ergenekonmu olması gerekir) cezaevlerinin yapılması gerekir..haberde cezaevinin kapasitesini aştığı söyleniyor bu nasıl bir bahane siz 50000 kişilik stada 60000 kişi alamadığınız gibi cezaevinede kapasitesi kadar alacaksınız ona göre ceza ve tevkif evleri yapacaksınız..
    Cevapla
  • osman bereket 11 yıl önce Şikayet Et
    isyan sancıları. araba devrildikten sonra yol gösteren çok olur. cezaevinin bu durumu aylarca önceden başlayan sancıların sonunda meydana geldiği anlaşılmaktadır. sancılar görüp önlemini almakta ....!
    Cevapla
DİĞER HABERLER
Şili Meclisi'nde skandal! Türkiye'den sert tepki: Yok hükmünde!
Adliyede büyük yüzleşme! Polat ve Banu Parlak karşı karşıya