Filme tepki çok hukuki işlem başlatan yok

İslam alemi ve Hz. Muhammed'e hakaret içeren 'Müslümanların masumiyeti' filmi tepkilere yol açtı ancak şu ana kadar hukuki bir girişimde bulunulmadı.

Filme tepki çok hukuki işlem başlatan yok
Filme tepki çok hukuki işlem başlatan yok
GİRİŞ 17.09.2012 13:04 GÜNCELLEME 17.09.2012 13:04

Hukukçular, filmin bir bölümünü içeren görüntüler için vatandaşların suç duyurusunda bulunması gerektiğini belirtti. Savcıların da bu konuda doğrudan harekete geçebileceğini söyleyen hukukçular, "Provokasyonlara gelmeden herkes tepkisini göstermelidir. Şiddet içeren tepkilerden uzak durulmalıdır." uyarısında bulundu.


Paylaşım sitesi Youtube'de 14 dakikalık bölümü yayınlanan 'Müslümanların masumiyeti' filmine yönelik tepkiler büyüyor. Bazı ülkelerde provokasyonların da etkisiyle tepkilerin şiddete dönüşmesi kaygı uyandırıyor. Tepkiler büyük olmasına rağmen, filmle ilgili şu ana kadar hukuki bir süreç başlatılmış değil. Sivil toplum örgütleri ve hukukçular İslam alemi ve Hz.Muhammed'e hakaret içeren film için hukuki yollardan harekete geçilmesi gerektiğini ifade ediyor. Tepkilerin şiddet içermemesine dikkat edilmesinin altını çizen hukukçular, aksi durumda İslam aleminin zarar göreceğini dile getiriyor.


ESKİ SAVCI REŞAT PETEK: VATANDAŞLAR BİREYSEL BAŞVURUDA BULUNABİLİR


Vatandaşların bireysel olarak hukuki girişimlerde bulunabileceğini belirten eski Yozgat Cumhuriyet Başsavcısı Reşat Petek, "Filmin yapımcılarının bulunduğu, yayınlandığı ve internet aracılığıyla yayınlandığı her ülkede bu konuda şikayet yapılabilir." dedi. Petek, basında çıkan haberlerin ihbar kabul edilerek doğrudan Cumhuriyet savcıları tarafından soruşturma başlatılabileceğini ve ilgili sosyal paylaşım sitesinden görüntülerin kaldırtılabileceğini kaydetti.


Petek, tepkilerin de insani, ahlaki ve hukuki boyutlarda eleştirilere yol açmayacak şekilde yapılması gerektiğini dile getirdi.


HUKUKÇULAR DERNEĞİ BAŞKANI TATLI: FİLM TÜRKİYE'DE YASAKLANABİLİR


Hukukçular Derneği Başkanı Cavit Tatlı ise Youtube paylaşım sitesinde filmin 14 dakikalık bir bölümünün yayınlanmış olması nedeniyle, bireysel suç duyuruları yapılabileceğini söyledi. Böyle bir filmin Türkiye'de yayınlanması durumunda, anayasal hükme aykırılık bulunduğunu kaydeden Tatlı, "Halkı kin ve nefrete sürüklemek suçunu oluşturacağından Türkiye'de yayınlanması yasaklanabilir." dedi.


AVUKAT RIZA SAKA: SAVCILAR HAREKETE GEÇEBİLİR


Hukukun Üstünlüğü Platformu adına görüşünü bildiren Avukat Rıza Saka "Bunun için şikayete gerek kalmadan savcılarımızın harekete geçmesi gerekir. Türkiye'deki, internet servisi sunucusu sağlayan merciler ile aynı zamanda filmi çeken kişiler hakkında bir cezai kovuşturma yapılmalı diye düşünüyorum." ifadesini kullandı.


BOĞAZİÇİ AVUKATLAR DERNEĞİ: GÖRÜNTÜLERE ERİŞİM DURDURULMALI


Boğaziçi Avukatlar Derneği Genel Başkanı Avukat Fikret Turan ise farklı bir görüş ortaya koydu. Türk mahkemelerine yapılacak müracaattan cevap alınamayacağını belirten Turan, "Suçun işlendiği yer, yani filmin çekildiği yer olarak düşünülüp orada müracaat yapılabilir." şeklinde konuştu.


Youtube başta olmak üzere, varsa başka yayınlanan paylaşım sitelerindeki görüntülere mahkeme yoluyla erişimin durdurulması için başvuruda bulunulabileceğini belirten Turan, şunları söyledi: "Sulh ceza mahkemesinde erişimin durdurulması amaçlı dava açılır. Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı da bu yasağı uygular."


İHH: YAYINLANAN ÜLKELERDE, YAYININ DURDURULMASI İÇİN ŞİKAYET YOLU AÇIK


İnsan Hak ve Hürriyetleri İnsani Yardım Vakfı (İHH) hukuk departmanından Avukat Gülden Sönmez filmin içeriği ile suç işlendiğini vurguladı. Sinema ya da internet aracılığıyla bu filmin yayınlanması durumunda yayınlandığı her ülkede yayının durdurulması konusunda suç duyurusunda bulunulabileceğini kaydetti.


Sönmez, "Müslümanlar mutlaka bu tür olaylara tepki göstermeli ama bu tepkiler sırasında insanların canlarının yanmasına neden olabilecek hareketlerden uzak durmalı." dedi.


MUZLUM-DER: SOSYAL PAYLAŞIM SİTESİNDEN GÖRÜNTÜLERİN KALDIRILMASI GEREKİR


Mazlum-Der Genel Başkan Yardımcısı Recep Karagöz, konuyla ilgili Avrupa'daki hukukçularla görüştüklerini, Avrupa ülkelerinde filmin yayınının önlenmesi için girişimlerde bulunduklarını belirtti. TCK'nın 25. Maddesi'ndeki 'Şerefe karşı işlenen suçlar' kapsamında bireysel başvurularda bulunulabileceğini anlatan Karagöz, "Mazlum-Der olarak da bu konuda ne yapılabilir düşünüyoruz. Sosyal paylaşım sitelerinde de yayının kaldırılması için girişimlerde bulunacağız." şeklinde konuştu.

 

KAYNAK: CİHAN
YORUMLAR İLK YORUM YAPAN SEN OL
DİĞER HABERLER
Tokat'ta 5,6 büyüklüğünde deprem
Türkiye için önemli fırsat! Gözler Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ziyaretine çevrildi