İnsan Hakları Örgütü'nden ABD'ye medya tepkisi
UCLA, ABD hükümetinin geniş kapsamlı gözetleme programının, ABD'deki gazetecilerin işlerini ciddi şekilde engellediğini ileri sürdü.
İnsan Hakları İzleme Örgütü ve Amerikan Sivil Haklar Birliği (UCLA), ABD hükümetinin geniş kapsamlı gözetleme programının, ABD'deki gazetecilerin işlerini ciddi şekilde engellediğini ileri sürdü.
İnsan Hakları İzleme Örgütü ve UCLA, ABD hükümetinin gözetleme faaliyetlerine ilişkin 120 sayfalık raporunu yayımladı.
Raporda, hükümetin eylemleri hakkında önemli bilgi almak isteyen gazetecilerin, kaynaklarıyla yaptığı telefon, elektronik posta ve kayıtların, hükümetin geniş ölçekli denetim ve gözetleme faaliyetleri nedeniyle izlenebileceğinden giderek endişe duyduklarına yer verildi. Medyada çalışanların, bu tür bilgilere ulaşmak için çok daha dikkatli davranmaları gerektiği kaygısı güttükleri belirtilen raporda, hükümetin gizlilik, bilgi sızmasını önleme ve yetkililerle medya kuruluşları arasındaki irtibatı sınırlandırma gibi eylemlerin, ulusal güvenlik, istihbarat ve emniyet konularıyla ilgilenen gazeteciler için "çok büyük zorluklar" oluşturduğu kaydedildi.
Raporu hazırlayan İnsan Hakları İzleme Örgütü ve UCLA üyesi Alex Sinha, raporun tanıtımında yaptığı konuşmada, hükümetin istihbarat programına ilişkin, "Bu, gazetecileri yavaşlattığı gibi, onların kaynaklarının da izini sürüyor. Gözetleme, gazetecilerin işlerini yapmasını daha da zorlaştırıyor" dedi.
ABD'de yaşayan 92 kişiyle yapılan mülakatlardan yola çıkılarak hazırlanan rapora, Wall Street Journal, Washington Post, ABC News ve New York Times ile diğer medya kuruluşlarından 46 gazeteci de görüşleriyle destek sağladı.
Raporda, Washington Post muhabiri Adam Goldman'ın, "Hükümetin, beni casusmuş gibi hareket etmeye zorlamasını istemiyorum. Ben casus değilim, ben bir gazeteciyim" ifadesine yer verildi.
Rapor, hükümetin bilgi toplamada daha şeffaf bir yapıya sahip olması ve gazetecilerle muhbirlerin korunmasının daha da sağlamlaştırılması çağrısında bulunuyor.
