Hangi reklam demokratik? / Video

Radikal Gazetesi 'Orjinal Demokrasi' adıyla ilginç bir raklam başlattı. Radikal'in Genel Yayın Yönetmeni İsmet Berkan ise aylardır 'öcü' kampanyası yürüten Cumhuriyet'e dokundurdu.

Hangi reklam demokratik? / Video
Hangi reklam demokratik? / Video
GİRİŞ 10.07.2007 17:15 GÜNCELLEME 10.07.2007 17:15
Bu Habere 34 Yorum Yapılmış

Radikal Gazetesi 'Orjinal Demokrasi' adıyla ilginç bir raklam başlattı. Radikal'in Genel Yayın Yönetmeni İsmet Berkan ise aylardır 'öcü' kampanyası yürüten Cumhuriyet'e dokundurdu.

Radikal Gazetesi 'Orjinal Demokrasi'ye kavuşturuyor! Radikal'in 'Çabuk bozulan darbelere dayanıksız sistemleri bırakın' denilen reklamında %100 laik, %100 medeni bir sistemde kişilik hakları ve sahip olabilecekleriniz anlatılıyor.

Radikal Gazetesi, hem laik hem demokrat olabileceğiniz, dininize, giyiminize istediğiniz gibi karar vereceğiniz 'Orjinal Demokrasi'yi, gazeteyi alan herkese veriyor...

Radikal'in Genel Yayın Yönetmeni İsmet Berkan'ın Cumhuriye gazetesine dokundurduğu ilginç yazısı...

'İki reklam arasındaki bir temel farkı bulun

Demokrasi nedir sahiden? Artık Milliyetçi Hareket Partisi'ni desteklediğini ve kendi işkencecilerine oy vermekten çekinmeyeceğini söyleyen İlhan Selçuk'un deyimiyle 'Her niyete yenen bir muz mudur' demokrasi? Yoksa, bize her türlü siyasi mücadeleyi yapma, her türlü tartışmayı yapma imkânı yaratan bir zemin, 'yangında ilk kurtarılacak' muamelesi yapmamız gereken bir 'üst norm' mudur?
Bence ikincisidir. Demokrasi, her türlü siyasi mücadelenin altyapısıdır. Demokrasi yoksa, siyasi mücadele de bir anlamda yoktur, en azından legal zeminde yoktur.
Sadece 12 gün sonra hepimiz sandık başına gideceğiz, en temel demokratik haklarımızdan biri olan oy verme hakkımızı kullanacağız, beğendiğimiz, ülkemizi daha iyi bir geleceğe taşıyacağına inandığımız partiye veya adaya oy vereceğiz.
Seçimler, bir anlamda demokrasinin şölen günleridir. Bir kez daha, böyle bir hakka sahip olduğumuz ve o hakkımızı kullandığımız için sevinç duyacağız.
***
Radikal, seçim ortamında okuyucularını mümkün olduğunca çok bilgilendirmeye, partilerimizin çeşitli konulardaki programları hakkında fikir sahibi yapmaya ve böylece de verilecek oyların duygularla değil de aklın yol göstermesiyle verilmesine yardımcı olmaya çalışıyor. Günlerdir manşetlerimizde partilerimizin programları var.
Sadece bu da değil, partilerin, onların liderlerinin ve adayların kendilerini beğendirmek için yaptıkları türlü çeşitli faaliyetleri de, hakkaniyetli davranmaya gayret ederek sayfalarımıza taşıyoruz.
Bu söylediklerim, Radikal'in okuyucularına 'hizmet olsun' diye yaptığı şeyler değil. Bunları yapmak bizim görevimiz. Gazete olarak ve gazeteciler olarak, demokrasi içinde kalmak ve demokrasiye hizmet etmekle görevli olduğumuzu düşünüyoruz.
***
Her seçim dönemi kendine özgü şartlara sahiptir ama bu seçim dönemi sanki daha bir değişik. Bu seçim döneminde, demokrasinin kendisi de tartışılıyor.
Normalde yapılmaması, en azından bu düzeyde yapılmaması gereken bu tartışmanın yürütülüyor olmasının nedeni, ülkemizin seçime normal
yollardan gitmemiş olması.
Hoş en geç ekim sonu-kasım başında zaten seçim yapılacaktı ama biz 22 Temmuz'da sandığa biraz 27 Nisan'daki ordu bildirisi, biraz da o bildiri ortamında alınan ve çok eleştirilen bir Anayasa Mahkemesi kararı yüzünden gidiyoruz.
Ülkeyi seçime zorlayan ortam ne kadar 'anormal' ise kimi kesimlerin bugün itibarıyla sahip oldukları ruh hali de o kadar 'anormal.' Sanki Türkiye son kez seçime gidiyor, sanki bu bir ölüm-kalım seçimi.
***
Bugünlerde Radikal okuyanların ve kimi televizyon seyircilerinin dikkatini çekiyordur: Biraz da kimilerinin içine girdiği ruh halini dağıtmak, insanlara 'normal'i ve olması gerekeni hatırlatmak için hazırladığımız 'Orijinal Demokrasi' adlı reklam filmimiz gösteriliyor.
Aslında bu reklamda yeni hiçbir şey söylemiyoruz, olmayan bir şeyden de söz etmiyoruz. Sadece, unutan veya hatırlatılsa hemen hatırlayacaklara demokrasinin bazı temel özelliklerinden söz ediyoruz.
Ama yine bugünlerde, tamamen tesadüf eseri bir başka gazetenin daha reklam filmi oynuyor kimi televizyonlarda. O film de demokrasiden, o film de sandıktan, o film de verilecek oyların kıymetinden söz ediyor ama araya bir cümle daha sıkıştırıyor: Sandıktan karanlık çıkmasın.
***
Aslında iyi ki böyle bir tesadüf oldu. İyi ki, Radikal ile o gazetenin reklamlarına da yansıyan bakış açıları böyle gizlenemez biçimde ortaya kondu.
Biz sandıktan ve demokrasiden korkmayan, serbest tartışmanın, fikirler arasındaki serbest yarışmanın hem bu ülkeyi hem de demokrasimizi daha ileri, daha iyi bir düzeye getireceğine inanan 'normal' bir gazeteyiz.
Oysa o reklamı yapan ve yayımlatan gazete, demokrasinin 'sadece kendi
işlerine gelen sonucu' verdiği zaman yenilebilir bir muz olduğuna inanan, sandıktan karanlık çıkması ihtimaliyle bizleri korkutan bir yayın organı.
Sandıktan onların deyimiyle 'karanlık' çıkarsa demokrasi kötü bir şey mi
olacak? Herhalde öyle...
Bana göre bir demokrasiyi askeri darbe tehdidi kadar başka hiçbir şey 'karanlığa' boğamaz.'





YORUMLAR 34
  • hanif koray 16 yıl önce Şikayet Et
    jesus (isa). fondaki müzikte jesus sözü tekrarlanıp duruyor. cumhuriyet gaztesi misyoner mi oldu ne!
    Cevapla
  • Fazlı İnderin 16 yıl önce Şikayet Et
    müzik. çamuriyyet gazetesinin reklamcıklarında kullanılan müzik, 70lerde çekilen the omen-kehanet üçlemesinin soundtrackinden alınmış.. filmde deccal (anti-christ) olarak dünyaya gelen bir çocuğun üzerinde, şeytanın dünyaya hakim olmaya çalışması işleniyor..
    Cevapla
  • engineer 16 yıl önce Şikayet Et
    tepeden inme. işte tepeden inme demokrasi.yaşasın tepeden inme demokrasi. kahrolsun yatay demokrasi türkiyeyi böyle kurtaracaz.sizi gece uyurken bile rahat bırakmayacağız.kafanıza vuracağız.o da olmaz ise darbe yapacağız.insanlık kurtulacak.
    Cevapla
  • Fatih Kırac 16 yıl önce Şikayet Et
    . Bu kısa filmlerin müziklerini kilise korosumu seslendiriyor.Bu ülkenin en büyük demokrasi düşmanı Cumguriyet gazetesidir çünkü kendi düşüncesinde olmayan herkese karşı ön yarıyla davranıyorlar
    Cevapla
  • Münci Abdullah Poyraz 16 yıl önce Şikayet Et
    . üniversite ögrencilerinin kısa filmleri kalitesizliginde bir reklam filmi cumhuriyetinki aynı zamanda arka fonda calan muzik neden ve nicin böyle secilmistir.sacmalıktan öte bir sey degil.basit bir espiri bu kadar zorlanabilirdi bunu da cumhuriyet gazetesi basarıdı.tirajı 60.000 olan bir gazete nasıl oluyorda milyon dolarlara mal olan yayın butcelerinin altından kalkabiliyor buda ayrı bir soru isareti acaba sezer bu arakadaslaradamı ödenek ayırmıs? bi bakıversenize örtulu ödeneklere
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
İsmailağa Cemaati lideri Hasan Kılıç son yolculuğuna uğurlandı
Çaldıkları motor başka hırsızlar tarafından çalındı!