Sandığa 6 gün kala MHP'de evet depremi

Ülkü Ocakları Kurucu Genel Başkanı Ramiz Ongun'un referandumda 'evet' kararını açıklamasının ardından MHP Kurucular Kurulu üyeleri de zehir zemberek dille yazılmış bir açıklama yaparak, 'evet' diyeceklerini açıkladı.

Sandığa 6 gün kala MHP'de evet depremi
Sandığa 6 gün kala MHP'de evet depremi
GİRİŞ 06.09.2010 12:02 GÜNCELLEME 06.09.2010 12:02
Bu Habere 246 Yorum Yapılmış

''Milletin kayıtsız şartsız egemenliğinin'' darbeler sonrası yetkili organlara bırakıldığının altının çizildiği açıklamada, ''Ülkede hiç bir zaman CHP iktidara gelemeyeceğini anlayan güçler, darbe anayasaları ile CHP'yi iktidara ortak etmeyi hedeflemişlerdir.'' denildi.

MHP Kurulucular Kurulu üyeleri, rahmetli Alparslan Türkeş'in ''En kötü demokrasi en iyi darbe idaresinden daha evladır.'' sözünden hareketle 12 Eylül'de evet kararını aldıklarını açıkladılar. Kurucular Kurulu üyelerinin yaptığı açıklamada, hayır kampanyasını yürüten bugünkü MHP yönetiminin tavrına bir anlam verilemediğine de dikkat çekildi.

MHP Kurucular Kurulu üyeleri olarak basın vasıtasıyla anayasa değişikliği konusundaki fikirlerini milletle paylaşma gereği duyulduğuna işaret edilen açıklamada, "1924 Anayasası'nda tayin edilmiş olan 'milletin kayıtsız şartsız egemenliğini' 1961 Anayasası ile millet dışında CHP ve sol ideologlar tarafından 'yetkili organlar tabiri ile' yeni ortaklar getirilmiştir. Bu, çok partili düzene geçtikten sonra, aziz milletimiz tarafından asla tek başına iktidar verilmeyen CHP'yi ve sol güçleri seçimsiz, millet iradesi olmadan, millete rağmen daimi iktidar yapma projesidir. Nitekim 1961 seçimlerinde CHP'nin tek başına iktidara gelecek oyu alamaması üzerine bu durum, İnönü'nün damadı Metin Toker'in Ulus Gazetesi'ndeki makalesinde de 'Seçimi tek başına kazanamamak o kadar önemli değil, Türkiye'de iktidar olmak için ordu, Anayasa Mahkemesi, üniversite, Danıştay, Yargıtay gibi devlet kuruluşlarına da hâkim olmak gerekir.' denilerek açıkça ifade edilmiştir. Türk milliyetçileri, merhum Başbuğ Alparslan Türkeş'in liderliğinde CHP ve sol ortaklarının kurduğu bu oligarşik düzene karşı, sadece ve sadece millet iradesini esas alarak MHP'yi kurmuşlardır." ifadelerine yer verildi.

 "MHP'nin milli iradeyi hakim kılmak üzerine yürüttüğü mücadele, emperyalist güçlere 'bizim çocuklar' diye tabir edilen darbeciler tarafından, 12 Eylül 1980'de hunharca akamete uğratılmıştır." denilen açıklama şöyle devam etti:"Türk gençleri; sağcısı-solcusu, ülkücüsü-devrimcisi, Sünnisi-Alevisi, önce darbe ortamının hazırlanması amacıyla birbirlerine kırdırılmış, darbeden sonra da işkencehanelerde kırılmış, heder edilmişlerdir. 'Bu millet cahil, 30–40 sene daha bu milleti askeri idare ile yönetmek lazım, bu millet için demokrasi henüz erken' diyerek milletin 1961 Anayasası'na nazaran daha çok devre dışı bırakıldığı, dışlandığı otokratik bir düzen kurmuşlardır. Bütün bu gelişmelere karşı Ülkücüler merhum Başbuğ liderliğinde MHP'yi yeniden ihya etmiş, millet iradesini hâkim kılma mücadelelerini yılmadan sürdürmüş ve onun vefatına kadar da bu çizgisini muhafaza etmişlerdir. Ne var ki; Başbuğumuzun vefatından sonra yönetime gelen şimdiki kadro bin bir zorluklar ve emeklerle yeniden kurduğumuz partimizin ülkücü misyonunu, kuruluş felsefesini terk ederek darbeciler ile aynı safta yer almıştır.''

''BAŞBUĞ DARBE ANAYASASI'NIN DEĞİŞTİRİLMESİNİ İSTEDİ''

Merhum Başbuğ'un tavrının darbe anayasasının değiştirilmesinden yana olduğu vurgulanan açıklamada, "Rahmetli Başbuğumuzun; 1982 Anayasası'nı değiştirme taahhüdüne dahi itibar edip güven oyu verdiği görmezden gelinerek, 'hayır' cephesinde yer alınması biz kurucuları derinden yaralamaktadır. Her fırsatta vatan hainlerini, teröristleri affetmeyi, genel aflar ile salıvermeyi gelenek haline getirmiş CHP ve bölücü sol blok ile MHP'mizin aynı safta yer almasını içimize sindirmemiz mümkün değildir. Darbe anayasasına karşı, ancak ve ancak milletin iradesi ve egemenliğini esas alan alternatif anayasayı herkesten önce üretmesi gereken MHP yönetiminin, darbecilerin anayasasını savunmaları kabul edebileceğimiz bir hal olamaz.'' görüşlerine yer verildi.

''EVET DEMEK AK PARTİ'YE ‘EVET’ ANLAMINA GELMEZ''

Açıklamada, 'evet' demenin AK Parti iktidarına değil, yeni bir anayasaya 'evet' anlamı taşıyacağı belirtildi. ''Yeterli de olmayan bu anayasa değişikliğine 'evet' demek asla ve kat'a AKP'ye destek vermek demek değildir.' denilen açıklamada, ''Sadece milletin ve onun iradesinin yanında yer almaktır. Bu anayasa değişikliğinin kimler tarafından yapıldığının önemi yoktur. AKP'ye muhalefetimiz, 'iyi yaptığı sürece takdir, kötü yaptığı zaman ihtar etmek' esası üzerinden devam etmektedir.'' ifadeleri yer aldı.

''MHP, BÖLÜCÜLERİN VE DARBE YANLILARININ SAFINDA OLMAMALI''

Kurucular Kurulu, MHP yönetimine de uyarılarda bulunarak bölücülerin ve darbe yanlısı partilerin yanında yer alınmaması gerektiğini ifade ettiler. Açıklamada; ''Biz Kurucular Kurulu üyeleri; MHP yönetimini yarım asra yaklaşan geçmişimiz, mücadelemiz ev misyonumuzu hatırlayarak darbeciler ve bölücülerin safını terk edip, milletimiz ve onun iradesi yanında yer almaya davet ediyoruz.'' denildi.

''BAŞBUĞ'UN TAVRI DEMOKRASİDEN YANAYDI''

''Rahmetli Başbuğumuzun sık sık vurguladığı gibi "en kötü demokrasi en iyi darbe idaresinden daha iyidir." diyen Kurucular Kurulu üyeleri, MHP'nin kurucusu Başbuğ gibi demokrasiden yana tavır konulmasını istediler. 

Açıklamada, MHP Kurucular Kurulu üyelerinden şunların isimleri yer aldı: "Naci Meriç, Kemal İnandı, Hüseyin Ünlüer, Hayrettin Başeğmez, Mehmet Zeybek, Niyazi Ahıska, Fikret Fırat, Ahmet Özsoy, Ali Sağır, Aziz Mecit, İbrahim Faruk Evirgen, Mehmet Gümüştaş, Mehmet Küçükince, Durak Körük, Seyit Mehmet Topçu, Şahin Türkboyları." 

KAYNAK: CİHAN
YORUMLAR 246
  • alperen 13 yıl önce Şikayet Et
    ÜLKÜCÜLER EVET DİYECEKTİR.. arkadaşlar din adına ortaya çıkıp milletin karısını kızını yoldan çıkaranlara bakarak dindarlar böyledir demek ne kadar yanlışsa ülkücülük adına ortaya çıkıp ülkücülüğün içini boşaltanlara bakarak ülkücüler böyle demekte o kadar yanlış lütfen yorumlarınıza dikkat edin GERÇEK ÜLKÜCÜ GÖRMEK İSTEYEN MUHSİN YAZICIOĞLUNA VE ALPERENLERE BAKSIN.
    Cevapla
  • BÜYÜKDOĞU 13 yıl önce Şikayet Et
    kızıl elma değilim BÜYÜKDOĞUYUM.... bunları kafadan uydurmuyorum.sizin elinizde yok mu sanki bu dergiler ahkam keseceğine biraz araştır öğren ondan sonra yorum yap.bağnazlıkla bu iş yürümez.tevbe etmiş olablir diyorsun pekala bu söylemi bahçeli yapmış olsaydı(ki kendisini hiç mi hiç sevmem)aynı yorumu yaparmıydın bu şekilde düşünebilirmiydin.bırakın amerikan yapımı senaryoları menzile gidin bi tevbe edin..
    Cevapla
  • Metin Yazar 13 yıl önce Şikayet Et
    Habur rezaletine buradaki MHPlilerden çok daha sert tepki gösterdim. Bu rezalete derhal sol vermezler ve iStanbul Atatürk Hava alanında da aynı sahneleri yaşatırlarsa önüme ilk çıkan AKP binasının camını indireceğim dediğim için AKPliler beni yerden yere vurdular. Hatta çıldırdığımı söyleyenler oldu. Eksik olmasın hain diyen bile oldu. Hiç de umurumda olmadı. Şimdi MHPlilere bakıyorum da MHPli olmadığım halde kendimden utanıyorum. CHP, TKP , İP , EMEP, ÖDP gibi partilerle hayırda buluşmuş bir MHP ve inadına diyen hayır diyen ülkücüler. Tam bir fanatizm.
    Cevapla
  • Metin Yazar 13 yıl önce Şikayet Et
    Hangi parti yandaşı olursak olalım takım tutar gibi parti tutuyorsak. partimizin bir konudaki görüşü içimize sinmediği halde o görüşün papağanlığını yapıyorsak ülkemizi değil partimizi daha fazla düşünüyoruz demektir. Böyle vatanseverlik de, dindarlıkda, milliyetçilik de olmaz. Partiler futbol takımları değildir. Ben eminim ki MHP içindeki bir çok ülkücü, TKP, DHKPC,İP,EMEP, ÖDP, Anarşistler ve CHP gibi örgütlerle birlikte HAYIR CEPHESİNDE buluşlamkah hoşnut değillerdir, ama parti sevgileri ve RTE nefretleri ülke sevgilerinin üzerinde olduğu için bu zillete katlanıyorlar.
    Cevapla
  • metin yaman 13 yıl önce Şikayet Et
    Büyükdoğumusun yoksa Kızıl elmamısın nesin sen?. Bir defa Fethullah Gülen 12 Eylülde arananların başındaydı, aranan birisinin dergiye yazı yazması biraz uyduruk geliyor. Hadi yazdı diyelim hata etmiş tövbe etmiş olamaz mı ? Hz. Muhammedi Öldürmeye giden Hz. Ömere senki Hz. Peygamberi öldürmeye giden bir kafirdin mi diyelim ? Hem de sen kim oluyorsun ki tövbe kapısını kapatıyorsun ? Aslanım, O kapıyı açmak veya kapatmak sana ait değil, seni ve beni yaratana ait anladın mı ?
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
Azerbaycan 'Tarihi bir olay' diyerek duyurdu! Ermenistan kabul etti
Tarım Kredi Market'ten yeni indirim! Yeni liste yayınlandı