Kaddafi Erdoğan'dan yardım beklemiş

Ekim ayında muhalifler tarafından öldürülen Libya devrik lideri Kaddafi'nin son anına kadar, "dostlarım" dediği Başbakan Erdoğan ve iki liderden yardım beklediği ortaya çıktı.

Kaddafi Erdoğan'dan yardım beklemiş
Kaddafi Erdoğan'dan yardım beklemiş
GİRİŞ 18.02.2012 15:35 GÜNCELLEME 18.02.2012 15:35
Bu Habere 9 Yorum Yapılmış

Ekim ayında muhalifler tarafından öldürülen Libya devrik lideri Muammer Kaddafi'nin, "dostlarım" olarak adlandırdığı Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İtalya Başbakanı Silvio Berlusconi ve İngiltere eski başbakanlarından Tony Blair'den son ana kadar kendisi için bir şey yapmalarını beklediği ortaya çıktı. El Cezire Televizyonu'na konuşan Kaddafi'nin en yakın korumalarından Mansur Idhow, son aylarda çatışmaların Kaddafi'den çok oğulları Seyfülislam, Mutasım ve Hamis tarafından yürütüldüğünü öne sürüyor.

Muhaliflerin elinde tutuklu bulan Idhow, tutuklu bulunduğu Misrata'da konuştuğu El Cezire muhabirine Kaddafi'nin son anına kadar dahi yüzünde bir korku emaresi göstermediğini, tüm telkinlere rağmen ülkeden kaçmayı düşünmediğini de iddia ediyor.

Özellikle Kaddafi'nin son günleri konusunda ilginç ifadeler kullanan Idhow, "Trablus'tan Sirte'ye gittiğimizde kenti terk etmemiz gerektiğini, çünkü Sirte'nin çok küçük olduğunu ve kolayca abluka altına alınacağını söyledik. Kaçacak yeri olmayan küçücük bir oda gibiydi ve kalmak intihar anlamına geliyordu. Ancak Kaddafi bizi dinlemedi." diyor.

Idhow, "Terk edilmiş evlerde yiyecek aradılar ve birkaç günde bir yerlerini değiştirdiler. Bombardıman her gün daha da ağırlaşıyordu ve kayıplar artıyordu. Ancak Kaddafi korkanların gidebileceğini söyledi. Sürekli olarak ölümden bahsediyordu ve doğduğu şehir Sirte'de ölmek istediğini belirtiyordu." ifadelerini de kullanıyor.

Idhow'a göre Kaddafi hiçbir zaman korkmuyordu ama dostları olarak adlandırdığı liderlerden haber alamadığı için kızgındı. Onun Erdoğan, Berlusconi ve Blair'i şahsi dostları olarak tanımladığını belirten Idhow, "Dostlarının kendisi için bir çözüm bulamamasından dolayı hayal kırıklığı yaşıyordu." diyor.

Kaddafi'nin son anlarını 'kıyamet' şeklinde tanımlayan Idhow şunları söylüyor: "Ölüm ve yıkım, yağmur gibi mermiler, karada muhaliflerin korkusu, havada NATO saldırıları. Alınan karara göre sabah 4'te kaçacaklardı. Ancak Kaddafi'nin yanında kalan gönüllüler çok tecrübesizdi, bir kısmı uyuyup kaldı, bir kısmı ise inanılmaz bir şekilde çay içmeye koyuldu. Herkes organize olana kadar sabah 8 oldu. Kaçmadan önce hiçbir keşif gücü dahi önceden gönderilmedi ve 50 araçlık konvoy Misratalı muhalif grubun arasına daldı."

Kendisi ve Kaddafi'nin aynı araçta olduklarını söyleyen Idhow, şu şekilde devam ediyor: "Araçlarımız genelde beyaz ve aynı tipti. Fakat birbirimize çok yakın yerde park ettik. Bu büyük bir tecrübesizlikti ve bir anda NATO bombardımanına maruz kaldık. 5 metre önümüzdeki araç havaya uçtu. Bombardımanın etkisiyle bizim aracın tekerlekleri hasar gördü ve araçtaki hava yastıkları aniden açıldı."

O anları 'tam bir kaos' şeklinde tanımlayan Idhow, NATO'nun arka arkaya bombardıman gerçekleştirdiğini ve kendisinin de Kaddafi'yi alarak yolun altındaki arktan yakındaki bir binaya doğru kaçmaya başladıklarını ifade ediyor.

Bu kaçış sırasında şarapnel parçalarıyla yaralandığını anlatan Idhow, en son Kaddafi'yi eski Savunma Bakanı Yunus Cebir ve oğlu Mutasım'la konuşurken gördüğünü söylüyor.

Idhow ölümün artık yüzde yüz olduğu bir anda dahi Kaddafi'nin şakalar yaptığını öne sürüyor.

KAYNAK: CİHAN
YORUMLAR 9
  • kesit 12 yıl önce Şikayet Et
    Bir Yoruma Bir Yorum. Kaddafi ile Esadı kıyaslamak sapla samanı karıştırmak gibi olmuş.."Partimizi" destekiycem derken başka gerçekler dikkatimizden kaçıyor. Suriyede bir katliam oluyor dünya seyrediyor. Oysa Libyada ne olup bittiğini anlayamadan Kaddafi katledildi. Belki bir kaç şey söyleyecekti kimbilir ? Binaleyh bana göre buna kafa yorup yorum yapmalı vesselam.
    Cevapla
  • Musa Turan 12 yıl önce Şikayet Et
    Çok hazin bir son.. Allah kimseyi düşürmesin.
    Cevapla
  • meltem akın 12 yıl önce Şikayet Et
    Keşke böyle olmasaydı. çekilip parasıyla herhangi bir ülkede hatta türkiyede bile yaşayabilirdi ama cekilmedi yinede böyle ölmeseydi keşke..esed içinde halkına zulm etme cekil denildi deniliyor defalarca hattakatliamdan önce başbakan secim yap halkın yüzde sekseni sünni ama ben gelir mitingine bile cıkarım.seni desteklerim demokrasiyi getir yine sen kazanırsın dedi ama o katletmeyi halkını sindirmeyi secti onun sonuda malesef kötüolacak...
    Cevapla
  • nizam-ı cedit 12 yıl önce Şikayet Et
    Hükümetimiz ve Başbakanımız. Kaddafi için elinden gelen herşeyi yapmıştır. ancak o halkını katletmeyi tercih etmiştir. Başbakanımız meclis kürsülerinden az mı seslendi bırak çekil diye.. Kaddafi bütün güçleriyle çekilseydi böyle rezil bir ölümü yaşamayacaktı. aynısı BEŞAR ESED için de geçerlidir. Ama o da Türkiye'nin iyi niyetli girişimlerini sürekli suistimal edip görmezden gelerek kendi rezil sonunu hazırlıyor. haksızsam haksızsın diyin.. hala Hama'da Humusta halkını katletmeye devam etmiyor mu? Kimse o ülkeleri Türkiye ile kıyaslayamaz. Allaha şükür bizim ülkemizde 4 sene de bir özgür seçimler yapılıyor. bütün kurumlarıyla demokratik bir cumhuriyeti yaşıyoruz.
    Cevapla
  • falih aytar 12 yıl önce Şikayet Et
    Türkiye'nin kaderine hizmet eden adam. 1974 Kıbrıs çıkarmasında Merhum Kaddafi olmasaydı bugün bu yorumu belki de özgürce yapamayacak olacaktık.Türkiye'nin kritik gününde yanıbaşımızda risk alan o adama herşeye rağmen sahip çıkmamamız ve pisi pisine ölümüne seyirci kalmamızı tarih asla affetmeyecektir.Çok büyük bir nankörlük yaptık.Men dakka dukka...
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
Gelibolu Yarımadası'ndaki Yeni Zelanda Anıtı'nda anma töreni düzenlendi
Kassam görüntüleri yayınladı, İsrail karıştı! Netanyahu’nun evinin önüne yığıldılar