Çiçek: 4 Eylül'ü anlamayana yuh olsun

TBMM Başkanı Cemil Çiçek, “Yakın çevremizde son birkaç seneden beri olup bitenleri gördükçe orada yaşanan vahşeti, cinneti, cinayeti her türlü insanlık dışı görüntüleri gördükten sonra, 4 Eylül bizim için ne kadar önemli, ne kadar anlamlı bunu anlamayanlara ‘Yuh Olsun! 'Bir millet acılarını unutursa, sevinçlerini paylaşmazsa, bir ve beraber olamazsa, o toplumun geleceği parlak olmaz.” dedi.

TBMM Başkanı Cemil Çiçek, 4 Eylül Sivas Kongresi'nin 95. yıldönümü kutlamaları nedeniyle Sivas'ta düzenlenen törenlere katıldı. İlk tören, tarihi Atatürk Kongre ve Etnografya Müzesi yanındaki Atatürk Anıtı’nda yapıldı. Törende TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Vali Alim Barut, Garnizon Komutanı Fatih Celaleddin Sağır ile Belediye Başkanı Sami Aydın’ın anıta çelenk koymasının ardından saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşı okundu. 

Çelenk sunumunun ardından tarihi kongrenin yapıldığı Atatürk Kongre ve Etnografya Müzesi restorasyonda olduğu için temsili canlandırma bina bahçesinde yapıldı. Devlet tiyatrosu sanatçıları burada tarihi kongrenin temsili olarak canlandırıldı. Tiyatro sanatçısı Orkun Gülşen’in Atatürk rolünü canlandırırken burada okunan kongre kararları katılımcılar tarafından coşkuyla alkışlandı.

TBMM Başkanı Cemil Çiçek, konuşmasında 4 Eylül ruhunu hatırlatarak, birlik ve beraberliğin önemine vurgu yaptı. 

TBMM Başkanı Cemil Çiçek, törende yaptığı konuşmada, 4 Eylül’ün bağımsızlığa, cumhuriyete ve demokrasiye giden kutlu yolculukta çok önemli bir yeri olduğuna vurgu yaparak “4 Eylül günü ve 4 Eylül kararları sadece Türk milleti için değil bugün Birleşmiş Milletlere kayıtlı bağımsızlığını bizden sonra kazanmış olan pek çok millet ve devlet içinde bir ilham kaynağı, onlar emperyalizm pençesinden kurtulurken, Türkiye’nin İstiklal Mücadelesi'ni örnek almış ve buradan aldıkları ilhamla, kendi bağımsızlıklarına kavuşmuşlardır.” şeklinde konuştu. 

“4 EYLÜL’Ü ANLAMAYANLARA YUH OLSUN”

4 Eylül ruhunun önemi üzerinde duran Cemil Çiçek, şöyle devam etti: Tüm samimiyetimle bir şey ifade etmek istiyorum. Yakın çevremizde son birkaç seneden beri olup bitenleri gördükçe orada yaşanan “Suriye’de, Telafer’de, Kerkük’te” ve başka yerlerde, dünün Osmanlı coğrafyasında yaşanan vahşeti, cinneti, cinayeti her türlü insanlık dışı görüntüleri gördükten sonra 4 Eylül bizim için ne kadar önemli ne kadar anlamlı bunu anlamayanlara ‘Yuh Olsun’. Bir millet acılarını unutursa, sevinçlerini paylaşmazsa bir ve beraber olamazsa o toplumun geleceği parlak olmaz.”

Kanlarıyla Anadolu’nun şehit kanıyla yoğrulduğundan bahseden Çiçek, “Bugün bir ülkenin toprağını kazsanız iki üç metre, elli metre altından petrol çıkar, kömür çıkar, altın çıkar veya başka mil maden çıkar ama bu Anadolu toprağımı iki metre kazsanız altında şehit kemikleri çıkar. Onların hatıralarına, miraslarını yeteri kadar sahip çıkabiliyor muyuz? Onların mirasını yeterince koruyabiliyor muyuz? Koruyabiliyorsak geleceğe güvenle bakabiliriz. Bugün sahip olduğumuz şeyin kıymetini iyi bilmeliyiz.” ifadesini kullandı. 

“4 EYLÜL KARARLARI OLMASA KİMİN HİMAYESİNDE OLURDUK?”

TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Cumhuriyet kurulduğunda bir tane üniversite olduğunu hatırlatarak, şu ifadeleri kullandı: Bugün 200 yakın üniversitemiz var. 14 milyon ilk ve ortaokullarda okuyan öğrencilerimiz var. Dünya Milletler camiasının üçte ikisinden daha fazlası bugün bizim okullarımızda okuyor ve kat edeceğimiz çok mesafe var. Artık kendi uçağımız, helikopterimizi, kendi denizaltılarımızı yapabiliyoruz kendimiz uzaya uydularımızı gönderebiliyoruz. Eğer 4 Eylül kararları, ruhu olmasaydı ve milletçe şaha kalkmasaydık bugün kimin himayesinde, kimin vesayetinde hangi noktada olabilirdik bunu hepimizin bu günde hatırlamamamız lazım.”

“VATANIMIZDA YAŞAMANIN ŞARTI BİR VE BERABER OLMAK”

Yakın coğrafya’da yaşanan sıkıntılara değinen Cemil Çiçek, bu coğrafyada güçlü olan toplumların var olduğunu belirterek, “Aslında bu konuşmayı size yapmıyorum. Sivas 108 gün Milli Mücadele'ye ev sahipliği yapmış, bu Sivas için büyük bir onurdur, hepimizin gururudur. Ama şunu iyi bilmemiz lazım. Bugün kat edeceğimiz çok mesafe var. Yaşadığımız coğrafya sıradan bir coğrafya değil, bu coğrafyayı vatan yapan şehitlerimizdir, gazilerimizdir, kahramanlarımızdır. Bu coğrafya bize ebedi vatan olan dünyanın en karmaşık en sıkıntılı bölgenin kalbinde olan bir coğrafyadır. Burada güçlü olanların yaşama imkânı var burada bir ve beraber olan toplumların yaşam imkânı var. Bizim buradan başka gidecek yârimiz yok, burası bizim ebedi vatanımızdır. Ebedi vatan olarak kalmasının da bir tek şartı vardır birliğimiz bozmayacağız. Bir olacağız, beraber olacağız, iri olacağız, diri olacağız.” açıklamasını yaptı.