Davutoğlu: Eğer yaparsak bu makam haram olsun

Kadına ayrımcılığa ve anne duygusuna dikkat çeken Davutoğlu, "Ben şehit annelerinde de Diyarbakır annelerinde de aynı acıyı bağrımda hissettim. Eğer ayrımcılık yaparsam bu makam bu hayat bize haram olsun" ifadelerini kullandı.

Başbakan Davutoğlu'nun konuşmasından satırbaşları;

- Bizim kültürümüz kadına saygı üzerine kurulmuştur. Bizim inancımızda kadına şiddet yoktur. Anneye muhabbetle bakıldığı, anneye hürmet edildiği, annenin elinin öpüldüğü her gün bizim için kadınlar günüdür. Eşe, kıza muhabbetle bakılan her gün anneler günüdür.

ANALAR AĞLAMASIN DİYE BAŞLATTIK

-Biz AK Parti içinde de kadınlarımıza özel bir çaba gösterdik. Bugünlerde zamanın ruhu çözüm süreci üzerinden sağlanan kardeşlik ve barış ortamıdır. Analar ağlamasın diye başlattığımız çözüm süreci çok önemli bir aşamaya geldi. Gün kardeşliğe sahip çıkma günüdür. Kadınların sahip çıkmadığı hiçbir şey başarıya ulaşmaz. Suriye ve Irak örneklerini gözümüzün önünde kardeş olanların nasıl düşman edildiğini görüyoruz.

"BU TOPRAKLARA İHANET EDERLER"

-Ben sadece bu ülkenin Başbakanı olarak değil bir baba olarak hep tehayül ediyorum. Bugün karşı karşıya getirilen gençler 20 yıl önce doğduklarında masum olarak doğdular. Onları karşı karşıya getirmek isteyen kim varsa, Türkiye'de kardeşliği bozacak şekilde davranan kim varsa işte o bu toprağa ihanet etmektedir. Biz bu konuşmaları yaparken çok sayıda bebek masum bir şekilde doğuyor. Şimdi bizim takip edeceğimiz politika ile o çocuklar 20 yıl sonra ya kardeş olacaklar ya düşman olacaklar. 

"BU HAYAT BU MAKAM BİZE HARAM OLSUN"

-Ben gözyaşlarıyla bana sarılan bir şehit annesinin gözyaşlarını bağrımda hissettiğimde de, çocuğu dağa çıkarılan annelerin duygularını da aynı şekilde hissettim. Mardin'de kadınlarımıza seslenmek istedim, eğer birileri nefret dili kullanırsa onların karşısında öncelikle duracak olan bu toprakların anneleridir. Türk, Kürt, Sünni, Alevi tüm kadınlar kardeşliğe sahip çıkacak.

KADIN MİLLETVEKİLLERİ ORTAK MESAJ VEREBİLİRDİ

- "Meclis'te grubu bulunan 4 partinin kadın milletvekilleri el ele verip 'biz de kardeşlik diyoruz, biz de analar ağlamasın diyoruz' diye ortak bir mesaj yayımlasalar ne güzel olurdu. MHP'li, CHP'li, HDP'li bütün milletvekillerine çağrıda bulunuyorum: Bizim kadın milletvekillerimiz de burada, onlara da talimat veriyorum. Böyle bir girişim başlatın: 'Kadınlar Günü'nde ebedi ve ezeli kardeşlik girişimi'. Bizim milletvekillerimiz buna hazırdır. Ümit ederiz ki şu veye bu taraf adına konuşan bütün siyasi partilerde bu çizgide buluşurlar."

EN NAMERT ERKEK...

- En namert erkek kadına el uzatan erkektir. AK Parti iktidarı olarak, Türkiye'deki kadın gerçeğini değiştirdik. Kadın cinayetlerinin en çok görüldüğü yerler, demokratik olarak en gelişmiş olarak görülen yerler aslında. Kadınlarımızın sosyal hayatta yer almasını sağlayıp hem de kadının annelik gibi ulvi bir görevden geri kalmaması için elimizden geleni yaptık.

KONUŞMAK KOLAY AMA FİİLİ DESTEK BEKLİYORUZ

- Kadınlarımızın iş hayatında olabilmesi için hazırladığımız yasaya muhalefetin destek vermesini bekliyoruz. Kadın hakları konusunda konuşmak kolay, fiili olarak da destek vermelerini bekliyoruz. İlgili yasayı geçirmeliyiz. Yeni bir seferberlik başlatmamız lazım. Biz daha önce bu konuda eylem planları yaptık.

EN BÜYÜK SORUMLULUK MEDYAYA DÜŞÜYOR

- Kadına şiddete karşı elektronik kelepçe sistemini kullanacağız. İstanbul ve Ankara'da uygulama başlıyor. Ama ilk olarak bu uygulamalar dışında zihniyetleri değiştirmeliyiz. Önlemler yetmez. En büyük sorumluluklardan biri medyanın üzerinde. Cinayet detayları ailelerin yüreğinde yarayı tekrar açıyor.

-İstanbul'da evime giderken karakola girdim. Nöbetçi memurla sohbet ettim. Bir memura sözlüsünü arattım, kimisine babasını arattım. İlk ben konuştum. Babasına kaç çocuğun var dedim. 3 dedi ben de daha fazladır dedim. O da sen kızları da mı soruyorsun dedi. En önemli husus zihniyet. Kız erkek arasında ayrımcılık olmayacak.