Burhan Kuzu: 27 Mayıs bir cinayettir

TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu, 27 Mayıs darbesinin ''cinayet'' olduğunu belirterek, Meclis'in eski Başbakan Adnan Menderes'e iadeiitibar görevini yapması gerektiğini söyledi.

Burhan Kuzu: 27 Mayıs bir cinayettir
Burhan Kuzu: 27 Mayıs bir cinayettir
GİRİŞ 17.12.2012 13:06 GÜNCELLEME 17.12.2012 13:06
Bu Habere 1 Yorum Yapılmış

Kuzu, gazetecilerin konuyla ilgili sorularını yanıtlarken, 27 Mayıs 1961 darbesi ve sonrasında gelişen olayların üzerinden uzun süre geçtiğini ifade ederek, ''O dönemden kalan, sorguya çekilecek, ifadesi alınacak veya kurulacak komisyona bilgi verecek şahsiyetler de çok fazla kalmamıştır'' dedi.

27 Mayıs darbesi için ''tam bir cinayettir'' diyen Kuzu, şöyle konuştu:

''O gün ifade veren Prof.Dr. Hüseyin Nail Kubalı, kürsüde hocamdı. Olayın üzerinden 10-15 yıl geçmişti, kendisine 'Hocam ben o dosyayı inceledim, Yassıada dosyasında öyle aman aman bir şey yoktu'' dediğimde, etrafına bakınıp bana, 'Çocuk biz onları katlettik'' dedi. Sonra Son Havadis Gazetesi'nde yazılar yazdı. Yapılan yanlışları anlattı. Sonra sol kesim onu aforoz etti; 'sen nasıl böyle döneklik yaparsın?' diye. Vefat ettiğinde bu yüzden cenazesine bile gitmediler. Orada Salim Başol'un 'sizi buraya tıkan güç böyle davranmamızı istiyor' lafları var. Tamam orada belki 50, 60 döneminde güçlü Hükümet ve kimi yanlışları olabilir. Sonuçta bunun idamı gidecek bir tablo olduğunu hiçbir zaman kabul etmedim. Ama bunların araştırılması gerekir. Belki zamanaşımı gündeme gelmiş olabilir, ilgilileri bulmak zor olabilir. İadeiitibar bakımından Meclis bu görevi yapmalı. Bunu sadece Menderes ve arkadaşları için söylemiyorum. O gün kim yargılansa bugün aynısını söylerdim. Yassıada bir cinayet.''

Kuzu, nasıl bir yol izlenebileceği sorusuna, ''Gerekirse bir komisyon kurulabilir, sırf bu konularla alakalı. Komisyon rapor hazırlar. Sonra o rapor çerçevesinde, Genel Kurul'da bu manada iadeiitibar konusunda adım atılabilir'' dedi.

Bir gazetecinin ''Geçmişte böyle bir karar var mı?'' sorusuna Kuzu, ''Geçmişte benzer şeyler var biliyorum. Bunun için değil ama başka türlü var. Bakılabilir'' karşılığını verdi.

Kuzu, ''Başka idamlar da gündeme gelebilir mi? Deniz Gezmiş mesela...'' sorusu üzerine, ''Aynı şey değil bana sorarsanız. Onlar yanlış olmuştur, kabul ettik. O dönemde hukuk fakültesinde öğrenciydim. Benden bir önceki kuşaktır onlar. Dosyalara baktığınız zaman farklı şeyler de var orada. Suçlamalar, adam kaçırmalar, elçi kaçırmalar, belli yerleri yakmalar, banka soymalar...Bunlardan idam çıkar mı, çıkmamalıydı'' diye konuştu.

27 Mayıs meselesinin spesifik olarak ele alınması gereken bir konu olduğunu savunan Kuzu, ''Bir Başbakan, iki bakanın o dönemde idamı doğru olmamıştır. Ağır suçlama... Aslında ortada delil de yok bana sorarsınız. Köpek davası, bebek davası, külot davası, uyduruk, kaydırık bir takım davalar. Afganistan'dan köpek gelmiş de onu evine koymuş, kendine mal etmiş de memleketin malını bilmem ne yapmaktan, büyük yolsuzluk görülüyor. Ona benzer şeyler'' dedi.

-Avukatı Meclis'e başvurmuştu-

Eski başbakanlardan Adnan Menderes'in avukatı Burhan Apaydın, Menderes'in 27 Mayıs 1960 darbesinden sonra hukuka aykırı bir şekilde yargılanarak idam edildiğini belirterek, mahkumiyet kararının iptal edilmesi için TBMM'ye iki kez başvurdu. TBMM'de bu başvuruyu hem Dilekçe hem de Anayasa komisyonları aracılığıyla değerlendirmeye almıştı.

KAYNAK: AA
YORUMLAR 1
  • Cafer UÇA 11 yıl önce Şikayet Et
    950 de menderes hükümetinin iş başına gelmesiyle değişen. yeni siyasi durum dan rahatsız olan ve tekrar iktidar olabilme şansının olmadığını anlayan. chp elit kurmayları kadar, abd nin ikinci dünya harbi sonu, bölgedeki çıkarlarını koruyabilmesi ve yeni kurulmakta olan israil devletini koruyabilmesi bakımından türkiye nin siyasal ve kültürel yapılanması çok önemliydi. nato eğitimi adı altında abd de özel eğitim verdi. cia nın kontrolünde masraflarını karşıladığı sözde komünist işgalinde, komünizmle mücadele etmek üzere bu subaylarımızla özel mukavemet kontrgerilla teşkilatı kurmuştu. cia ve içimizdeki işbirlikçileri yani tsk içindeki genç subayların organizatörlüğün de, chp nin ve chp zihniyetli basın ve sözde sivil toplum kuruluşların da desteğiyle. 950 öncesi devlet yapılanmamızın anti müslüman ideolojik yapılanmasını geri dönüşümü sağlamak için müştereken yaptıkları darbedir.
    Cevapla
DİĞER HABERLER
Dikkat! Yeni uygulamayla bu kişiler ehliyet alamayacak
Sergen Yalçın'dan Beşiktaş yönetimine mesaj! Geri dönecek mi?