İzmir

Gaziyi satranç tutkusu yaşama bağladı

11:14 13 Eylül 2016
Gaziyi satranç tutkusu yaşama bağladı

GÜLCAN KAPLAN - Güneydoğu'da görev yaptığı sırada tuzaklamada kullanılan el bombasının infilak etmesi sonucu yaralanan, gözlerini ve ellerini kaybeden uzman çavuş İbrahim Dal, Türk Silahlı Kuvvetler Rehabilitasyon ve Bakım Merkezinde aldığı eğitimle öğrendiği satranç sayesinde yaşama tutundu.

Görme engelli olduğu için satrancı zihninde oynayan Dal, ellerini de kullanamadığı için taşlara dokunamıyor.

Eşi Derya Dal'ın desteğiyle satranç turnuvalarına katılan gazi, rakibinin yaptığı hamleleri eşinin söylemesi üzerine karşı hamleye hazırlanıyor, yapılan hamleleri kağıda yazamadığı için ses kayıt cihazına kaydediyor.

Tüm engelleri aşmayı başaran Dal, rehabilitasyon sürecinde öğrendiği bilgisayar sayesinde internetten de satranç oynuyor.

Adana'da yaşayan İbrahim Dal (43), Türkiye Satranç Federasyonunca düzenlenen 15. Uluslararası İzmir Açık Satranç Turnuvası'na katılmak için geldiği İzmir'de AA muhabirinin sorularını yanıtladı.

Van'ın Gevaş ilçesinde Koçak Jandarma Karakolu'nda görev yaparken 25 Eylül 1998'de tuzaklamada kullanılan el bombasının infilak etmesi sonucu yaralandığını anlatan gazi, uzun yıllar GATA'da tedavi gördüğünü, gözlerinin ve ellerinin yanı sıra işitme duyusunu da büyük oranda yitirdiğini söyledi.

Dal, uzun tedavi sürecinden sonra 2002 yılında Ankara'da Türk Silahlı Kuvvetleri Rehabilitasyon ve Bakım Merkezinde aldığı eğitimle bilgisayar ve satranç öğrendiğini dile getirdi.

Eşinin de desteğiyle satrancı hayatının merkezine almaya başladığını aktaran Dal, ilk olarak 2009 yılında görme engelliler arasında düzenlenen Türkiye şampiyonasına katıldığını, bu turnuvada dokuzuncu, 2013'te görme engelliler Türkiye şampiyonu olduğunu, milli takım tecrübesi yaşadığını, Türkiye'yi Litvanya ve Yunanistan'da temsil ettiğini ifade etti.

- "Hayatın satranç olduğunu anladım"

Dal, daha sonra normal şampiyonalara da katıldığını da aktararak, "Görenlerle maçlar yaptım. Üstatlarla tanıştıkça, satrancı daha iyi öğrendim. Satrancı sevdim, hayatın satranç olduğunu anladım. Satranç hayatıma girince eve kapanmamı önledi. Satranç sayesinde halkın içine çıkabiliyorum, yani görenlerle de beraberim." dedi.

Kendi durumundaki birinin satranç oynamasının zor olduğunu, görme engelliler için uygun satranç takımları bulunsa da ellerini de kullanamamasının durumu daha da zorlaştırdığını dile getiren Dal, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Kötü süreçleri atlattık. Normalde bu hali kabullenmek bayağı zordu. Günümü genelde evde, stres içinde geçiriyordum. Satranç sayesinde kendimi toparladım. Bilgisayarın da faydası oldu. Internet ortamında da artık satranç oynayabiliyorum. Satranca körleme başladım, körleme devam ediyorum."

Dal, en zor zamanlarında desteğini hiç esirgemeyen eşi Derya Dal'ın sayesinde satranç öğrendiğini, hatta iyi bir oyuncu düzeyine geldiğini, söyledi.

Yaşadıkları zorlu süreçlere rağmen eşinin satranç tutkusunun hayatlarına yeni pencereler açtığını vurgulayan Dal, onunla birlikte Türkiye'de ve yurt dışındaki turnuvalara katılmaktan büyük mutluluk duyduğunu da sözlerine ekledi.

YORUMLAR

ETİKETLER
Haber7.com Yerel Haberler bölümünde yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haber kaynağı olan ajanslardır.