İzmir'de FETÖ'nün darbe girişimine ilişkin dava

İzmir'de Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin soruşturma kapsamında açılan 270 sanığın yargılandığı davada, bazı tutuklu sanıklar savunma yaptı.

Aliağa Ceza İnfaz Kurumu Kampüsü'ndeki duruşma salonunda, İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesince görülen oturumda, bazı tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile taraf avukatları hazır bulundu.

Kimlik kontrolünün ardından Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile kaydedilen duruşmada tutuklu sanık Kara Harp Okuluna bağlı Menteş Askeri Kampı'nda bölük komutanı olarak görev yapan ve meslekten ihraç edilen Yüzbaşı Muhammet Erhan Orhan, bölüğündeki öğrencilere 5 şarjör mühimmat dağıttırdığı, beylik tabancası olmayan rütbelilere "Glock" marka silah verdiği, Harbiyeli öğrencileri araçlara bindirerek İzmir Adnan Menderes Havalimanı'na intikal için yardımcı olduğu, darbe teşebbüsüne destek olan sıralı komutanlarına müdahalede bulunmadığına yönelik suçlamalara ilişkin savunmasını gerçekleştirdi.

Sanık Orhan, 15 Temmuz'da saat 21.00 sıralarında kampta eğitimde olanlar dahil herkesin teçhizatlı bir şekilde hazırlanması emrinin ardından "Sakarya" adlı WhatsApp grubundan, "Tüm bölükler tam teçhizatlı traş takımı, matara, eşofman çantada olacak şekilde subay astsubay dahil acil içtima. Arazide kalacak şekilde hazır olun." şeklinde bir mesaj gönderildiğini belirterek, tutuklu sanık eski tabur komutanı Yarbay Akif Açıkgöz'ün de beylik tabancası yanında olmayan personele silah verilmesi emrini verdiğini ileri sürdü.

Ülkedeki karışıklığı, eski Boğaziçi Köprüsü'ndeki askeri hareketliliği internetten okuduğu haberlerin ardından "aklına terör saldırısı" geldiğini iddia eden sanık, bulunduğu yerde televizyon olmadığından gelişmeleri takip edemediğini ancak ilerleyen saatlerde TSK içerisindeki bir grubun devlete karşı kalkışmada bulunduğunu öğrendiğini anlattı.

Hazırlıkların tamamlanmasının ardından kamptan çıkan konvoyun Urla'da 3 emniyet mensubunca durdurulduğunu, intikale izin verilmemesi üzerine konvoyun Menteş'e döndüğünü söyleyen sanık Orhan, polisler ile konvoy komutanı arasında tartışma yaşanmadığını, medeni bir şekilde gerçekleşen diyaloglara şahit olduğunu iddia etti.

Emrinde mühimmat ya da cephanelik olmadığından kimseye mühimmat dağıtmadığını iddia eden sanık, "Beylik tabancam Ankara'daki evimdeydi. 'Glock' marka tabancayı kamptaki depodan aldım, o gece yanımda taşıdım. Bu markadan başka tabanca yoktu, olsaydı onu taşırdım. 15 Temmuz'un başından sonuna kadar sıralı komutanlarımın emirlerini yerine getirdim." ifadelerini kullandı.

Tutuklu sanık eski Üsteğmen Osman Turan Önal, gözaltına alınmadan önce Kara Harp Okuluna bağlı Menteş Askeri Kampı'ndaki öğrencilerden sorumlu eski Alay Komutanı Albay Enver Topal'ın icra subayı olarak görev yaptığını, 15 Temmuz akşamı Topal'ın kendisini aramasıyla kampa gittiğini savunarak, hiçbir askeri öğrenciyle temasının olmadığını, onlara talimat vermediğini ileri sürdü.

"Enver Albay, ‘Benim evimde çocuklar var. Çözüm bulana kadar sende dursun. Bekar adamsın, evimde çoluk çocuk var’ diyerek beylik tabancasını bana emanet etmişti. Bu nedenle silahı bendeydi. O akşam üniformamı giyip, silahı kendisine getirmemi istedi. Ben de karargaha götürdüm." şeklinde ifade veren sanık Önal, o gece bir yarbayı arayarak "Komutanım herkes toplanıyor. Ortalık karışıkmış, emniyet alınacakmış bilginiz olsun." dediğini, onun haricinde kimseyi aramadığını iddia etti.

Tutuklu sanık eski Ege Ordusu Komutanlığı Kurmay Başkan Yardımcısı Tuğgeneral Hakan Eser’in emir Astsubayı Mete Sarıbaba, darbe teşebbüsünün yaşandığı gece uyuyakaldığını, saat 01.30 sıralarında uyandığında Eser'in şoförüyle görüşmesinin ardından komutanlığa gittiğini onun emri doğrultusunda hareket ettiğini anlattı.

Meslekten ihraç edilen tutuklu sanık Yavuz Uğur, darbe girişiminde "şiddetli terör olayları varolduğunu zannettiğini" ileri sürerek, "darbeci ya da vatan haini olacağının hiç aklına gelmediğini" söyledi.

Sanık Uğur, "Harbiyeli öğrenciler kardeşim gibiydi. Öğrencileri bile bile bu saçmalığın içerisine sokar mıydım?" dedikten sonra "Bana verilen emirleri yerine getirdim. 15 Temmuz öncesinde de böyle davrandım, bugün olsa yine aynı şekilde davranırım." dedi.

Mahkeme heyeti duruşmaya pazartesi günü devam edilmesini kararlaştırdı.

- İddianame

İzmir'de FETÖ'nün 15 Temmuz'daki darbe girişimine ilişkin soruşturma kapsamında, İzmir Cumhuriyet Savcısı Berkant Karakaya tarafından hazırlanan bin 300 sayfalık iddianame, İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilmişti.

İddianamede, Fetullah Gülen'in "birinci" şüpheli olduğu 267 sanığa "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs, silahlı terör örgütüne üye olma, TBMM'yi ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs" suçlamaları yöneltilmişti. Daha sonra hazırlanan ek iddianameyle 3 kişinin daha dosyaya eklenmesiyle sanık sayısı 270'e yükselmişti.

Sanıklar arasında, tamamı Türk Silahlı Kuvvetlerinden (TSK) ihraç edilen, "yurtta sulh konseyi"nce Manisa ve İzmir'de sözde "sıkıyönetim komutanı" ilan edilen tutuklu sanıklar Ege Ordusu Komutanlığı Kurmay Başkanı Tümgeneral Memduh Hakbilen, NATO Kara Komutanlığı Kurmay Başkanı Tümgeneral Salih Sevil, Bornova 57. Topçu Tugay Komutanı Tuğgeneral Mehmed Nuri Başol, Amfibi Deniz Piyade Tugay Komutanı Tuğamiral Halil İbrahim Yıldız, Foça Batı Görev Grup Komutanı Tuğamiral Yaşar Çamur, Hava Teknik Okulları Komutanı Tümgeneral Ahmet Cural, Ulaştırma Personel ve Eğitim Komutanı Tümgeneral Mustafa İlter, İstihkam Okulu ve Eğitim Merkezi Komutanı Tuğgeneral Osman Nadir Saylan, Ege Deniz Bölge Komutanı Tuğamiral Süleyman Manka, Hava Eğitim Komutanlığı Kurmay Başkanı Tuğgeneral Veyis Savaş ile Gaziemir Hava Sınıf Okulları Komutanı Tuğgeneral Ersal Ölmez de bulunuyor.