Hak-İş Genel Başkanı Arslan:

Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, kıdem tazminatı düzenlemesine ilişkin, "Biz, mevcut kıdem tazminatıyla ilgili bir düzenleme yapılacaksa, öncelikle var olan sorunların ortadan kaldırılacağı ve bütün çalışanların kıdem tazminatı haklarının güvence altına alınacağı bir düzenlemeyi savunuyoruz." dedi.

Arslan, Karaman'da bir sanayi tesisinin bahçesinde gazetecilere değerlendirmelerde bulundu.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Süleyman Soylu ile kıdem tazminatı çalışmalarına ilişkin görüşme imkanı bulduklarını belirten Arslan, "Sayın Bakan, basına da yansıyan 'kıdem tazminatı konusunda çalışmalarımızı sonuçlandırdık, sonuna geldik', ifadesinin aslında kendilerinin çalışmalarını teknik çalışma olarak sonuçlandırdıkları anlamında söylendiğini belirtti. Kendisi sosyal taraflarla, sendikalarla, iş ve işveren örgütleriyle müzakere etmeden, bu konuları uzun ve ayrıntılı konuşup tartışmadan, herhangi bir adım atmayacaklarını bir kez daha ifade ettiler." diye konuştu.

Bunun sosyal diyalog mekanizmasının işletilmesi açısından önemli olduğunu vurgulayan Arslan, bu durumu hükümetin işçi ve işveren örgütlerinin görüşünü almadan yasa yapmama ve tasarı hazırlamama konusundaki prensiplerine de uygun bir davranış olarak gördüklerini aktardı.

- "Bütün çalışanların kıdem tazminatı alabileceği bir sistem"

Arslan, şu ana kadar hükümetin kıdem tazminatına ilişkin çalışmalarının kendilerine ulaşmadığını dile getirerek, şöyle konuştu:

"Kıdem tazminatıyla ilgili nasıl bir düzenleme getirilmek isteniyor, nasıl bir taslak hazırlandı, açıkçası bize gelmediği için, Hak-İş olarak bir açıklama yapmam, ayrıntılı bilgi vermem söz konusu değil. Sadece şunu söyleyebilirim; hem konfederasyonumuzun yönetim kurulu hem başkanlar kurulu hem de genel kurulumuzun kararıyla Hak-İş, var olan kıdem tazminatındaki sorunların giderilmesini, bu sorunlar tekrar yaşanmayacak şekilde mevzuatın daha da güçlendirilmesini ve kazanılmış haklardan geriye gidilmeden, bütün çalışanların kıdem tazminatı alabileceği bir sistemi savunmaktadır. Bugün maalesef özel sektörde çok sayıda işçi kıdem tazminatı alamamaktadır. Özellikle fabrikalardan ayrılan arkadaşlarımızdan, kıdem tazminatı almadan ayrıldıklarıyla ilgili şikayetleri var. Hak-İş olarak bu işin farkındayız. Biz, mevcut kıdem tazminatıyla ilgili bir düzenleme yapılacaksa, öncelikle var olan sorunların ortadan kaldırılacağı ve bütün çalışanların kıdem tazminatı haklarının güvence altına alınacağı bir düzenlemeyi savunuyoruz, bunu istiyoruz. Önümüze taslak geldiği zaman bunu tartışacağız, konuşacağız. Kendi görüşlerimizi de kamuoyuyla paylaşacağız."

- Özel sözleşmeli personel statüsü

Bugüne kadar yaklaşık 220 bin taşeron işçinin Hak-İş'e bağlı sendikalarda örgütlendiğini anlatan Arslan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bunların toplu sözleşme süreçleri devam ediyor. Bazıları yüksek hakemde, bazılarının müzakereleri sürüyor. Bu çalışmalar devam ederken, Maliye Bakanlığının yaptığı özel sözleşmeli personel statüsü çalışmaları, yeni hükümetle birlikte yeni bir aşamaya gelmiştir. Hak-İş'in şiddetle karşı çıktığı, özel sözleşmeli personel statüsü sisteminden vazgeçilmesini, bunun yerine halen işçi statüsünde olan arkadaşlarımızın, yine işçi statüsünde devam ederek toplu sözleşme haklarından yararlanmasını talep etmekteyiz."

- "Yeniden bir hazırlık yapılmasını bekliyoruz"

Arslan, bu konudaki taleplerini Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli’ye de ilettiklerine dikkati çekerek, şunları kaydetti:

"Hak-İş'in hassasiyetlerini, taleplerini, itiraz noktalarını ayrıntılı şekilde sunduk. Sayın Başbakan Yardımcımız da bu konunun yeniden müzakere edileceğini, Bakanlar Kurulunda tekrar ayrıntılı şekilde konuşulacağını ifade etti. Hak-İş ailesi olarak, bugüne kadar yaptığımız mücadele ile üye yaptığımız çalışanların, yine Hak-İş'e bağlı sendikalarda kalarak, toplu sözleşme hakları başta olmak üzere, bütün işçilik haklarının güvence altına alındığı bir sistemi savunmaya devam edeceğiz. Ama bu sistem asla özel sözleşmeli personel, yani memur sendikalarına yönlendiren, toplu sözleşmeden, serbest toplu pazarlık hakkından mahrum edilen, kıdem tazminatı, ikramiye hakkı elinden alınan bir sistemi asla savunmuyoruz. Bunu da desteklemiyoruz. Bunun olmaması için de bütün çabamızı ortaya koyacağız. Umarım başta Sayın Maliye Bakanımız olmak üzere, Sayın Çalışma Bakanımız, hükümetimiz, Sayın Başbakandan, bizim bu noktadaki hassasiyetimizi dikkate alarak yeni bir düzenleme için yeniden bir hazırlık yapılmasını bekliyoruz."

- Bireysel emeklilik çalışmaları

Bireysel emeklilik çalışmalarına da değinen Arslan, "Asla hiç kimseden, hiçbir çalışandan, hele hele işverenlerin, hükümetin içinde olmadığı bir zorunlu kesintiyi kabul etmemiz söz konusu değil. İşçiler tasarruf yapacaksa, kendi kararıyla yapar. İtirazlarımızı ilgililere ulaştırdık. Daha sonra basında bununla ilgili biraz daha yumuşak mesajlar verildi. Umarım bireysel emeklilik fonlarına işçilerden zorla kesilecek paralarla destek olunma anlayışından vazgeçilmiş olur. Gönüllü olursa tabii ki kimseye itirazımız yok." ifadelerini kullandı.