Kocaeli

Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş: (2)

23:20 14 Şubat 2016
Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş: (2)

Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, "Türkiye, Gezi ve 17-25 Aralık olaylarıyla başka badirelerin içine sokulmaya çalışıldı. Türkiye, ekonomik krizlerin içerisine sokulmaya çalışıldı. Çok şükür bunların hepsini milletin iradesi bir tarafa bıraktı. Çok şükür ki sandık var. Sandık olduğu için Türkiye o tek parti döneminden sonra çok partili siyasi hayatında hep yolunu açtı yürüdü. Eğer Türkiye bir Mısır olmadıysa Türkiye bir Suriye olmadıysa demokrasinin her şeye rağmen iyi bir şekilde işlemesinin bunda bir numaralı etkisi vardır" dedi.Kurtulmuş, AK Parti Kocaeli İl Başkanlığının, Kocaeli Ticaret Odası (KTO) binasında bulunan restoranda düzenlediği, "Yeni Türkiye'de Sivil Toplum Buluşmaları" konulu toplantıda yaptığı konuşmada, Türkiye darbe yapıldığını, Başbakanın idam edildiğini ancak millet küsmediğini, darbenin sonucunu gidip sandıkta düzelttiğini söyledi.Bu milletin böyle bir feraseti olduğunu, her zaman bu ferasetin düzgün bir şekilde işlediğini ve bundan sonra da işleyeceğini belirten Kurtulmuş, kendilerinin fildişi kulelerde oturup siyaset yapan bir kadro olmadığını, milletvekilleri, il başkanları, belediye başkanları ve bütün kadrolarıyla sahada halka birlikte olduğunu ifade etti. "Biz hızlı bir koşuyu sürdürüyoruz" diyen Kurtulmuş, "Bizim milletimiz kem söz söylemez ama birileri kenarda oturup kem söz söylese dahi inanın dönüp bakmayız. 'Kem söz sahibinindir' diyerek yolumuza devam ederiz ama birisi de 'Durun bu millet için, bu insanlık için, bu ülke için iki çift sözüm var, faydalı olacak' derse orada yine durmayız ama yanımıza alırız. Onunla beraber koşarak, onun fikirlerini dinler, o fikirlerin gereğini yerine getiririz. Burada çok sayıda sivil toplum kuruluşları var. Sendikalarımız, meslek kuruluşlarımız, hemşehri derneklerimiz, kadın, engelliler derneklerimiz var. Kimin ne fikri ve talebi varsa inşallah bizler her zaman paylaşmaya hazırız" şeklinde konuştu.

"Türkiye, Gezi ve 17-25 Aralık olaylarıyla başka badirelerin içine sokulmaya çalışıldı" diyen Kurtulmuş, şöyle devam etti:

"Türkiye ekonomik krizlerin içerisine sokulmaya çalışıldı. Çok şükür bunların hepsini milletin iradesi bir tarafa bıraktı. Çok şükür ki sandık var. Sandık olduğu için Türkiye o tek parti döneminden sonra çok partili siyasi hayatında hep yolunu açtı yürüdü. Eğer Türkiye bir Mısır olmadıysa Türkiye bir Suriye olmadıysa demokrasinin her şeye rağmen iyi bir şekilde işlemesinin bunda bir numaralı etkisi vardır."


- "Türkiye'nin dünyada dengeleri değiştiren bir büyük ülke olmasını istemiyorlar"


"Herkesin işi gücü yok da Türkiye ile mi uğraşıyor" diye sorduklarını belirten Kurtulmuş, şunları söyledi:

"Herkesin işi gücü, Türkiye'nin dünyada yeniden dengeleri değiştiren bir büyük ülke olmamasıdır. Bir asır geçti üzerinden, 1916, 2016. 2016'da aslında bir asır öncesinin hesabı görülüyor. O Cizre'de, Sur'da çukurları kazıp içine bomba koyan o çocuk, o zavallı, o beyni yıkanmış aslında kendi başına hareket etmiyor. O bir asır evvelki hesabı gören o hesabı getiren garsonlardan birisi gibi. Bir asır evvel koskoca Osmanlı cihan devleti 20 yıl içerisinde 4,5 milyon kilometre kareden bugünkü 780 bin kilometre kareye indirildi. Koskoca Balkanlar, 6 asır boyunca kimsenin diline, dinine, mezhebine, meşrebine bakılmadan Osmanlı'nın idaresinde huzur ve barış içinde yaşamış Balkanlar, tam 20 yılda belki oradan 10 tane devlet çıktı. Sen Arnavutsun, sen Hırvatsın, sen Boşnaksın, sen Yunansın, sen Türksün diye o coğrafyayı bıçakla böler gibi böldüler. Aynı şekilde Arap Yarımadası ve Ortadoğu coğrafyası da 20 yıl içinde paramparça edildi. Aynı şekilde Kafkas halkları.

Şimdi o yarım kalan hesabı tamamlamaya çalışıyorlar, masaya oturduklarında cetvelleri çıkardılar ve cetvellerle sınırlarımızı çizdiler. Bu sınırların hiç birinin tarihsel geçmişi yoktur. Bugün Hakkari'nin, Çukurca'nın, Şırnak'ın, bugün güneydoğunun sınırlarını çizenler, o gün öyle çizdiler ki sınırları, bugünkü bu işlerin olabileceğinin hesabını yaparak o sınırları çizdiler. Niye 30 kilometre aşağıdan çizmiyorsun. Niye 10 kilometre yukarıdan çiziyorsun. Bu sınırları bugünlere bir takım tohumlar atmak için çizdiler."

Kurtulmuş, ancak bir büyük medeniyetin birikimine sahip olan insanların buradan yeniden yükselişi sağlayabileceklerini vurguladı. Bu coğrafyada daha fazla bölünmenin ve dağılmanın taraftarı olmadıklarını ifade eden kurtulmuş, şu ifadelere yer verdi:

"Bu coğrafyada yaşayan biz Türkler, Araplar, Kürtler, Farisiler hepimiz aynı coğrafyanın insanlarıyız. Bu coğrafyadaki insanların bir asır evvel aralarında bu suni sınırlar yoktu. Bugün de gönül coğrafyamızda bu suni sınırları kaldırmak önce bizim vazifemizdir. Bu sınırları kaldırarak, bu coğrafyanın yeniden derlenmesi, yeniden bütünleşmesi, yeniden güçlenmesi için üzerimize düşeni yapacağız. Onlar da başka şeylerle bölmeye çalışacaklar. Onlar önce sınırları böldüler, sonra zihinleri bölmeye çalışıyorlar. Biz ise önce zihinleri birleştireceğiz, sonra sınırlarımızı birleştireceğiz."


Şimdi Türk ile Kürt'ün arasına problem koymaya çalışanların avuçlarını yalayacağını ifade eden Kurtulmuş, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Kürt'ün Türk'ten başka kaderi yoktur. Türk'ün de Kürt'ten başka kaderi yoktur. İstedikleri kadar zihinleri bölmeye çalışsınlar, istedikleri kadar bu topraklara fitne koymaya çalışsınlar. İnanın ki Irak'taki Arapla Irak'taki Türkmen de Sünni de Şii de Kürt de önce kendi doğduğu, büyüdüğü yeri görüyor ama bir gözü ile de İstanbul'u görüyor. Zihninin bir tarafı ile Bursa'yı, Anadolu topraklarını görüyor. Bir gözüyle Saray Bosna'yı görüyor. Dünyanın her tarafındaki insanlar, bu coğrafyanın insanları Türkiye'ye özel bir yer veriyor, özel bir anlam yüklüyor. Bırakın yöneticiler ne yaparsa yapsın. Bu bölgenin insanlarının gönlünde hala Fatih Sultan Mehmet'in sözleri vardır, hala Osmanlı'nın izleri vardır. Bu coğrafyanın insanlarının büyük bir kısmının gönlünde hala Selahaddin Eyyubi'nin sözleri, hala Alparslan'ın atının nal sesleri vardır. Dolayısı ile bu coğrafyayı bölmeye kimsenin gücü yetmeyecektir. Yeterki biz Türkiye olarak bu dirliği, birliği sağlayalım. Yeterki biz Türkiye olarak bu gücümüzü kullanabilelim."

- "Bizim kimsenin parasına ihtiyacımız yok"

Türkiye'ye 2 milyon 700 milyon Suriyeliyi kabul ettiklerini ancak birkaç yüz mülteci aldığı zaman "eyvah, bu yıl çok mülteci geldi" diye ağlayan, Türkiye'den çok çok zengin ülkelerin olduğuna dikkati çeken Kurtulmuş, şunları kaydetti:

"Bize diyorlar ki 'size bir 3 milyar dolar verelim, siz bunları burada toplama kampı gibi burada tutun.' Yok öyle şey. Bizim zaten kimsenin parasına ihtiyacımız yok. Kimseden para istemiyoruz, para dilenmiyoruz. Şimdiye kadar hamiyetperver bu millet, Selçuklu ve Osmanlı'nın torunu olan bu millet yaklaşık 8 milyar doları aşkın bir parayı mültecilere harcadı. Kamplar, sağlık hizmetleri, eğitim hizmetleri, yardımlar, herkes yarım dilim ekmeği varsa yarısını kesip Suriyelilere, mültecilere verdi. Bu devletin değil, milletin gücüdür. Onların bütçeleri istediği kadar bizden çok fazla olursa olsun. Ekonomileri ne kadar güçlü olursa olsun, asla gönülleri ve zihinleri bizim kadar güçlü olamaz."

ABD'nin, Irak'ı işgali sırasında 3 milyon masum insanın öldüğünü, Rusların şu anda Suriye'de yaptığı operasyonlarda her gün yüzlerce sivilin hayatını kaybettiğini dile getiren Kurtulmuş, "Bunları hangi gerekçelerle yapıyorlar. Askeri güçleri, silahları var. Atom bombaları var. Belki de henüz denemedikleri, dünyanın bilmediği nice ölüm makineleri var ama askeri güç adaletin emrinde olmazsa yeryüzünde zulme dönüşüyor ve o zulmün faturasını da insanoğlu çekiyor" şeklinde konuştu.

Konuşmasının ardından Kurtulmuş, AK Parti Kocaeli milletvekilleri Zeki Aygün, İlyas Şeker, Cemil Yaman, Radiye Sezer Katırcıoğlu, Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu, AK Parti Kocaeli İl Başkanı Şemsettin Ceyhan ve yaklaşık 200 sivil toplum kuruluşunun başkan ve yöneticileri ile toplantı gerçekleştirdi.

Basına kapalı gerçekleştirilen toplantıda Kurtulmuş, sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerinin sorunlarını dinledi, soruları cevaplandırdı.

(Bitti)

YORUMLAR

ETİKETLER
Haber7.com Yerel Haberler bölümünde yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haber kaynağı olan ajanslardır.