Deniz Akkaya: Kurtuluş islam'da

Kendine has üslubuyla dikkat çeken yazarlardan Esra Elönü, her Pazar Ülke TV’de arafta kalmış sorulara yanıt arıyor. Kendi hayatından hareketle, Türkiye’nin geçtiği zorlu süreçlere karşı duruşunu anlatan Deniz Akkaya, Esra Elönü’nün 15 Temmuz’dan Reina Saldırısı’na kadar gündem olan hadiselere dair sorularını cevapladı.

‘’SÖZ KONUSU VATANSA…”

‘Türkiye’nin toplumsal ve siyasi olarak hayatını değiştiren, ülkenin birlik ve beraberliğine yönelik yapılan 15 Temmuz darbe kalkışmasını nasıl yorumluyorsunuz?’ sorusunu Deniz Akkaya, ‘’O gece tesadüf eseri boğazda bir arkadaşımla yemekteydik. Hayatımın en korku dolu gecesiydi. Neyse ki sabah zaferle sonuçlandı. Söz konusu vatan ise tek bilek, tek güç olmamız gerektiğine inanıyorum. Bizim milletimiz de bunu 15 Temmuz’da gösterdi. Ancak ilerleyen zamanlarda bu konularla ilgili komplo teorileri üretildi. İnsanların artık birbirlerine güvenmesi lazım. Bu vatan bizim hepimizin diyerek hareket etmeliyiz’’ diyerek yanıtladı.

İnsanları yalnızca iyi ya da kötü insan olarak ikiye ayırdığını belirten Deniz Akkaya, ‘’Kişileri kimlikleri üzerinden ayıran insanlar benim için iyi insan değil.  Benim için Reina saldırısında hayatını kaybedenler için onlar alkollüydü ölsünler diyen insanlar iyi biri olamaz. Alevi, Sünni, Müslüman diye ayrım yapılmasının çok yanlış olduğu kanaatindeyim. Bu millet vatanına hep birlikte sevdi ve sahip çıktı. Kafamızda sürekli insanları ayrıştırmadan yaşamak gerektiğini düşünüyorum’’ dedi. Ayrıca Akkaya, Reina saldırısını yaşam şekline yönelik müdahale olarak görmediğini, bir terör saldırısı olarak yorumladığını belirtti. 

“TOPLUMDA KUTUPLAŞMANIN ÖNÜNE GEÇİLMELİ”

‘’Neden herkes komplo teorileri üretmeye meyilli, insanlarda bir ‘Adnan Menderes belgeseli’ çekme isteğinin sebebi ne?’’ diye soran Elönü’nüye Akkaya; ‘’Devlet büyüklerimizde biraz kendilerine çuvaldızı batırmalı. Toplumda kutuplaşmanın artmasının önüne geçilmesi konusunda bir şeyler yapılmalı. Çevremdeki insanlardan da gözlemlediğim bir şey var ki; insanlarda sabah uyandıklarında başka bir Türkiye’ye uyanacağız korkusu var. Bize sürekli empoze edilen düşünce şu ki ‘bir gün sen ve senin gibiler sokakta yürüyemez hale geleceksiniz’.  Her şeyden önce bu algının yok edilmesi gerekiyor. Çocuğa, kadına ve hayvanlara yönelik saldırıların alıp başını gittiği bu diyarlarda, asıl mesele kadına şiddet değil, temelde cinsel saldırıdır” dedi. 

‘DİNSEL DEĞİL, CİNSEL SALDIRI’

“Şortu kadına yapılan da parkta koşan hamile kadına tekme atanın da yaptığı dinsel değil cinsel saldırıdır. Bu algı ise kadını farklı yere koymaya çalışan, dini atıflarla suçlayan bakış açısının ürünüdür” diye sözlerini sürdüren Deniz Akkaya sözlerini şöyle sürdürdü; ‘’Bu insanların inandığı İslamiyet’le benim inandığım İslam aynı değil. Aslında bütün dünya aşağı doğru bir ivme yaşıyor. Bu düzenin değişmesi için insanların daha çok okuması ve bilinçlenmesi gerek. Ben kurtuluşun İslamiyet’le olacağını düşünüyorum ama gerçek İslamiyet’le. İslam adı altında yapılan kanlı terör saldırıları, bağnaz fikirler ve başka insanların yaşam şekillerine müdahale eden İslamiyet’le değil.  Benim anladığım İslamiyet Mevlana’nın anlattığı İslamiyet…”

‘NEFRET SÖYLEMİ CEZALANDIRILMALI”

Esra Elönü’nün yönelttiği, ‘’Sosyal medya üzerinden neden inançlı ve Müslüman insanlar tehlikeli algısı yaratılıyor?” sorusunu, Akkaya şu sözlerle yanıtladı, ‘’Bizim hükümetimizin bu tarz nefret söylemi yayan insanları sosyal medyadan uzaklaştırması ve cezalandırılmaları gerektiğini düşünüyorum. Dünyanın her yerinde özellikle son zamanlarda yapılan Hollywood filmlerinde tüm teröristlerin Müslüman olduğunu algısı bu düşünceleri körüklüyor. Artık savaşlar cephede başlamıyor. Sosyal medya üzerinden yaratılan algı, televizyondan verilen mesajlar ve yönlendirmelerle yapılıyor.’’

“ŞANSAL’IN SÖZLERİ DE, LİNÇ GİRİŞİMİ DE YANLIŞ”

Barbaros Şansal’ın Türkiye’ye yönelik sözleri hakkında ne düşünüyorsunuz sorusunu ise Deniz Akkaya; “Şansal’ın kullandığı kelimeler yenilir yutulur kelimeler değildi. Onun gibi eğitimli bir insana yakıştıramadım. Ünlü insanların bu kadar politize olmasına ise anlam veremiyorum. Hakaret ettiği toplumun içinde sevdiği insanlar da var. Türkiye olarak zaten bu kadar zor zamanlardan geçerken kullandığı kelimelerin ve üslubunu çok yanlış buluyorum. Ancak Şansal’a yapılan linç girişimini de doğru bulmuyorum ’’dedi.