Yüksekokul mezunu olan şehit annesinin, fakülte hayali

Diyarbakır'ın Sur ilçesinde 3 yıl önce PKK'le teröristlerle girilen çatışmada şehit olan Yüzbaşı Yiğitcan Çiğa'nın (33) Mersin'de yaşayan annesi Ayla Çiğa (58), geçen hafta Toros Üniversitesi Aşçılık bölümünü bitirdi.

Yüzbaşı Yiğitcan Çiğa, 2016 yılında Diyarbakır'ın Sur ilçesinde PKK'lı teröristlerle girilen çatışmada şehit olduktan sonra, babası Yaşar Çiğa da kalp krizinden yaşamını yitirdi. 3 ay arayla oğlunu ve eşini kaybeden Ayla Çiğa, şehit oğlunun 'Sen üniversite okumalısın' sözleri üzerine 2017'de sınava girip Toros Üniversitesi Aşçılık Bölümü'nü burslu olarak kazandı. Ayla Çiğa, geçen hafta düzenlenen törenle diplomasına kavuştu. Onlarca genç öğrenci ile birlikte mezuniyet sevinci yaşayıp kep fırlatan şehit annesinin şimdilerde yeni bir hedefi var. Eğitimini 4 yıllığa tamamlamak isteyen Ayla Çiğa, 30 Haziran'da yapılacak olan DGS'ye girecek. Bu önemli sınav için çalışmalarına evladından kalan emanetlerin önündeki masada devam eden Ayla Çiğa, sınavı başarı ile geçip Mersin Üniversitesi (MEÜ) Turizm Fakültesi bünyesindeki Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü'ne yerleşmeyi ve akademik kariyerini sürdürmeyi amaçlıyor.

'AYLA'YA DURMAK YOK'

Okula ilk girdiği günü ve hedeflerini anlatan Ayla Çiğa, "İlk gün herkes baktı, şaşırdı, 'Hocam' dedi. Hatta sınavlara gireceğim zaman çocuklar beni gördüklerinde toparlanıyorlardı 'Hoca geliyor' diyerek. 'Ben de sizin gibi öğrenciyim' diyordum, şaşırıyorlardı. Sonra herkes tanıdı, saygı ve sevgi gösterdiler. Ben okulu çok seviyorum. Okula girdiğimde, 'İşte benim yerim burası. Ben buradan başka bir yerde yaşayamam' dedim. Ondan sonra Ayla'ya durmak yok" diye konuştu.

'ÖLSEM GAM YEMEM'

Yaşadığı acılara rağmen ezilmemek ve yıkılmamak için çaba gösterdiğini vurgulayan Ayla Çiğa, şunları söyledi:

"Mersin Üniversitesi 4 yıllık Gastronomi Bölümü'nü istiyorum. Açık öğretimden Otelcilik ve Konaklama bölümünü istiyorum. Beraber 2 tane 4 yıllık olursa üniversite bitirmeyi hedefliyorum. Dersler beni zorlamıyor, seviyorum. Hatta bir şeye üzüldüğüm zaman ders çalışıyorum. Bakıyorum ki ders çalışıyorum. Üzüntüyü unutmuş derse odaklanmışım. Benim hayat parçam oldu. Bunun güzelliğini anladım, hissettim. O yüzden de okumak bana ilaç gibi geliyor."