MŞÜ Rektörü Polat öğrencilerle bir araya geldi

Muş Alparslan Üniversitesi (MŞÜ) Rektörü Prof. Dr. Fethi Ahmet Polat, öğrencilerle bir araya geldi.

MŞÜ'den yapılan yazılı açıklamaya göre, Rektör Polat, öğrencilerle buluşarak üniversitede yapılan çalışmalar hakkında değerlendirmelerde bulundu.

Öğrencilerin, Bilgi İşlem Daire Başkanlığı'ndan aldıkları kullanıcı adı ve şifrelerle hem Türkiye'de hem de Avrupa'da sisteme üye bütün kuruluşlarda rahatlıkla internete girebileceklerini belirten Polat, yıl başında aktif hale getirilen öğrenci devam- devamsızlık otomasyon sisteminin haftalık dilimlerle güncelleneceğini aktardı.

Öğrencilere tavsiyelerde bulunan Polat, şöyle devam etti:

"Üniversite hayatınızı daha başka donanımlarla zenginleştirmemişseniz mezunu olduğunuz bölümler sizi hayatın özel bir alanında yetkin, kalan kısmında cahil bırakır. Çünkü hayat yalnızca öğretmenlikten, mühendislikten, doktorluktan ibaret değildir. İnsan bu gibi resmi kimliklerin dışında anne, baba, eş, evlat, amca, teyze, komşu olmak gibi, ilkinden asla daha az önemli olmayan ve eğitimi resmi müfredattan çok daha fazlasına ihtiyaç duyan alanların da hayat boyu sorumluluğunu taşır. Cesaret, merhamet, saygı, sadakat, sevgi, hoşgörü, vefa, sabır, teenni, dürüstlük, hayırseverlik, fedakarlık gibi karakter özellikleri mutlak surette elde etmemiz gereken, kelimenin tam anlamıyla insan olmamızı sağlayan niteliklerdir. Bu nitelikleri kimi zaman okuyarak kimi zaman görerek ama çoğunlukla yaşayarak elde ederiz. Esasen bu değerleri eğitim hayatımız boyunca hiç farkında olmadan kazanırız."

Öğrencilerden, çözmek zorunda oldukları devasa problemleri cesaretle karşılamayı, farklılıklarını nezaket ve açık fikirlilikle tartışmayı, yarına dair beklentileri ve ümitleri başkaları içinde bir hak olarak görmelerini isteyen Polat, "Yumruklarını ya da sövgülerini kendilerine kalkan yapanlar, bir fikri beyan etme ve onu savunma kabiliyetini yitirmiş kifayetsizlerdir. Tarih, kavga kavga büyüyeceklerini zannedip parça parça yok olan milletlerle doludur. Anadolu'nun kadim topraklarını mesken tutan bizler ölmeye ve öldürmeye değil, diri kalmaya ve diriltmeye gelmiş kutlu bir ecdadın ahfadıyız. Bizim yaşadığımız topraklar karanlığın, korkunun, kavganın, fitne ve fesadın değil, aydınlığın, güvenin, barışın, huzur ve sükunun egemen olduğu topraklardır." ifadesinde bulundu.