Töreden kaçan kadının ağlatan dramı

Şanlıurfa’da "töre" nedeniyle kaçıp Gaziantep’e yerleşen Ayşe Kaçmaz, küçük kızı ve eşiyle birlikte yaşam mücadelesi veriyor.

Töreden kaçan kadının ağlatan dramı
Töreden kaçan kadının ağlatan dramı
GİRİŞ 07.07.2014 16:04 GÜNCELLEME 07.07.2014 16:04
Bu Habere 1 Yorum Yapılmış

Şanlıurfa’da yaşadığı sırada ailesi tarafından zorlanarak 65 yaşındaki bir adamla evlendirilen ve gördüğü şiddet nedeniyle döndüğü babaevinde başka bir adamla evlendirilmek istenmesi üzerine kaçarak Gaziantep’e yerleşen Ayşe Kaçmaz, imam nikahlı eşi Turgut Aksoy ve kızıyla hayata tutunmaya çalışıyor.

Şanlıurfa’da ailesiyle birlikte yaşarken zorla 65 yaşındaki biriyle evlendirildiğini aktaran Ayşe Kaçmaz, 7 yıl evli kaldı. Gördüğü şiddet nedeniyle eşinden ayrılarak baba evine dönen Kaçmaz, baba evinde de şiddet gördü. Aile baskısıyla 85 yaşındaki başka bir adama verilmek istenen Kaçmaz, Şanlıurfa’yı terk ederek Gaziantep’e yerleşti. Ayşe Kaçmaz, işlediği suçun cezasını çektikten sonra cezaevinden çıkan Turgut Aksoy ile imam nikahı kıydı. Başından geçen süreci gözyaşları içinde anlatan Ayşe Kaçmaz, “Benim ailem beni ilk evliliğimde 65 yaşında bir adama verdi. 7 yıl onla kaldım. Sonra ondan boşandım. Her gün şiddet, her gün şiddet. Geliyorum babamın evine beni dövüyorlar, gidiyorum kocamın evine beni dövüyor. En son savcıya gittim, şikayet ettim. Savcı beni koruma altına aldı, yurda yerleştirdi. Orada 1 ay kaldım, sonra çıktım. Beni daha sonra aileme verdiler. Ailemin yanına gittim. Beni 85 yaşındaki bir adamla evlendirmek istediler. İstemedim, Turgut Aksoy’a kaçtım” dedi.

Gaziantep’te eşinin iş bulamamasından dolayı çok zor günler geçirdiklerini dile getiren Ayşe Kaçmaz, yaşadığı zorluğu şöyle anlattı:

“Biz yokluk içinde yaşıyoruz. Eşim iş bulamıyor. Ben emes hastasıyım. Yerimden kalkamıyorum, düşüp bayılıyorum. Psikiyatride tedavi görüyorum. 3-4 sefer intihar girişiminde bulundum. Ben çok çileler çektim. Ailem beni başlık parası için satacaktı, Turgut Aksoy’a kaçtım. Resmi nikah kıyacak paramız yok. Çok perişanız. Yokluk içinde yaşıyoruz. Devletimize sığınıyoruz. Allah rızası için birisi bize yardım eli uzatsın. Bu devlet bize sahip çıkmazsa kim bize kim sahip çıkar. Namussuzluk da yapamayız biz. Kötü yola girip de çalışıp paramı kazanamam ben. Ben aşiret kızıyım. Töremiz var. Ben yanlış yola gidemem. Sağ olsun bir komşumuz var. Bize bir parça ekmek, yemek getiriyor. Dün eşimle sahura kalktık, yiyecek hiçbir şey bulamadık. Bir bardak çay içip niyet getirerek orucumuzu tuttuk. Perişan olmuşuz.”

Turgut Aksoy ise çok zor durumda olduklarını ve yetkililerden sadece iş isteğini anlatarak, “Bir ufak çocuğumuz var. Çocuğumuzun hiç olmazsa bir kısmetini kazanmak için iş istiyorum. Sadaka istemiyorum. Gururumu, şerefimi kimseye değişmem. İş istiyorum ben. Ufacık çocuğuma ekmek istiyorum. Başka da bir şey istemiyorum. Suriyelilere sahip çıkıyorlar, baş tacı, insan, Afganistan’dan gelene sahip çıkıyorlar, baş tacı, insan, ben de insanım, gidecek ülkem de yok. Ben bu vatanın evladıyım, iş istiyorum. Bel fıtığım var, şekerim var ve buna rağmen gittim yemek fabrikasında çalıştım. 2 bin kişilik malzeme hazırlıyordum. Sabah 5’te gidiyordum akşam 8’de dönüyordum. Günde 30 TL’ye. Ramazan ayı geldi, işten çıkardılar beni. Devlet büyüklerimden sadaka istemiyorum, bir parça ekmeğimi kazanacağım bir iş istiyorum” şeklinde konuştu.

YORUMLAR 1
  • Ruhi Kara 9 yıl önce Şikayet Et
    EEE NEDEN KİMSE YORUM YAZMADI. Ne geldi aklınıza Yoksa haberi okumadınız mı Okumak istemediniz mi Aziz Mübarek günü şu çekilen çilelere bir bakın. İftarlıklar kolumuza elimize sığmıyor taşıyamıyoruz ümmeti müslüman Hani biz günde bir hurma ile yetinen Peygamberi ve ashabını çok iyi bilir ve taklit ederiz yaaa
    Cevapla
DİĞER HABERLER
Ukraynalı bir kadın iki yaşındaki oğlunu 25 bin dolara satmaya çalışırken yakalandı
Hasan Öztürk'ten dikkat çeken Cumhur İttifakı yazısı