Albay ve eşinden insanlık dersi

Emekli olan Albay Mazhar Küçüksakarya ve eşi Mukaddes Hanım, Gineli bir çocuğa 5 yıldır kendi evlatları gibi bakıyor.

Albay ve eşinden insanlık dersi
Albay ve eşinden insanlık dersi
GİRİŞ 27.12.2015 14:08 GÜNCELLEME 28.12.2015 00:14
Bu Habere 7 Yorum Yapılmış

Doğuştan nörolojik kas güçsüzlüğü rahatsızlığı olan Gineli Frankouma Conde (26), 2010’da üniversite eğitimi için Türkiye’ye geldi. Durumu ağırlaşınca hastaneye kaldırıldı. Kendi ülkesinden refakatçisi olan arkadaşı Fransa’ya gidince yabancısı olduğu bir ülkede tek başına kaldı. Frankouma’nın karşısına emekli Albay Mazhar Küçüksakarya ve eşi Mukaddes Hanım çıktı. Alanya’ya yerleşme planı yapan Mazhar Bey, Frankouma’nın tedavisi için Ankara’da kaldı.

Mazhar-Mukaddes Küçüksakarya çifti, 5 yıldır Frankouma’ya kendi evlatlarından ayırmadan bakıyor, tedavisiyle ve ihtiyaçlarıyla ilgileniyor. Frankouma’nın hikâyesi, 2008’de Rusya’dan geldiği Antalya’da geçirdiği trafik kazası sonucu felç olan ve ailesi bulunamayan ‘Umut’ adı verilen gence Gülsüm Kabadayı’nın sahip çıkıp annelik yapmasını hatırlatıyor. 

HASTANEDE TANIŞTILAR

Gineli Frankouma Conde, 2011 Mayıs’ında durumu ağırlaşınca Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne kaldırılıyor. Mukaddes Hanım, Frankouma ile nasıl karşılaştıklarını anlatırken duygulanıyor: “Kardeşim bir akşam telefon edip, ‘Abla ben rahatsızım Ankara’ya gelmek istiyorum’ dedi. Geldiler, temmuza kadar hastanede yattı. Frankouma da kardeşimin hastanedeki odasına gelmiş. Beni çağırdılar ‘Abla gel burada çok tatlı bir çocuk var’ diye. Onlar çocuk dedikçe Frankouma, ‘Ben çocuk değilim, yetişkinim’ diyormuş. Gittik, tanıştık; çok sevdik kendisini. Frankouma’nın gidecek yeri yoktu. Eşim de emekliye ayrılacaktı. O anda karar verdik; ‘Biz yanımıza alalım, burada ev tutalım, ne yapılması gerekiyorsa yapalım’ dedik. Belki Allah bize Frankouma’yı hediye etti. Alanya’daki evimizin eşyalarını almıştık, oraya yerleşecektik. Emekli olup gidecektik ama onu da yalnız bırakamazdık.”

BİR ODA HAZIRLADILAR 

İki çocukları olan aile, Frankouma’yı yanlarına alıp ona bir oda hazırladı. Mukaddes Hanım, Frankouma’yı şöyle anlatıyor: “Otobüse binip inemiyor. Birinin elinden tutup götürmesi gerekiyor. Boyu 110 cm idi. Elektrik düğmesini açamıyor, lavaboda elini yıkayamıyor, öyle küçük... Çocuk otobüse nasıl binip insin. Birinin eşyalarını taşıması gerekiyor, götürüp getirmesi gerekiyor. Burada kalmaya karar verdik.”

BOYU 143 SANTİM OLDU

Nöroloji tedavisi gören ve üç kez ameliyat geçiren Frankouma’nın boyu şimdi 143 cm oldu. Ancak şikâyetleri artınca Frankouma daha fazla boyunun uzamasını istemiyor. Frankouma’nın Gine’deki annesi ise 9 ay önce hayatını kaybetti. Mukaddes Hanım, “Çocuklarım da çok sevdi onu. Kızım burada olduğu için daha çok ilgileniyor. Ablası gibi seviyor onu. Oğlum da her telefon açtığında mutlaka sağlığını sorar Frankouma’nın” diyor.

BAKAN ÇAVUŞOĞLU ARAYIP İLGİLENDİ

Mukaddes Hanım, Frankouma’nın sağlığına kavuşması için Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nu da aramış. Çavuşoğlu’nun girişimleriyle Hacettepe Üniversitesi tedavisine destek olmuş. Hastaneden okula gidebilmesi için bir araç tahsis edilmiş. Çene yapısı da bozulan Frankouma’nın diş tedavisi, Gazi Üniversitesi Hastanesi’nde yapılmış. Frankouma’nın doğumda ters geldiği ve 5 yaşına kadar başını tutamadığını söylüyor ailesi.

HER KAPI AÇILDI

Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı’nın da ilgilendiği, bazı tetkikleri ABD’de yapılan Frankouma’yı Mukaddes Hanım şöyle anlatıyor: “Güzel ahlaklı, terbiyeli, insan olarak da çok güzel. Allah, karşımıza da çok güzel birini çıkardı. Onunla tanıştıktan sonra hiçbir kapı önümüzde duramadı. Kime gitsek mutlaka o kapı açılıyor...”

KOYU FENERBAHÇELİ GİNELİ FRANKOUMA

Şu an okula gidemeyen Frankouma, küçükken çevredekilerin annesine, “Bu çocuğu at” dediklerini belirtip annesini, “Annem, ‘Yok ben bu çocuğu atamam’ diyordu. Beni öyle taşıdı buraya kadar ve benimle çok gurur duyardı” diye anlatıyor. Ülkesine dönmeden önce üç şey yapmak istiyor Frankouma; Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım ile görüşmek; bir de “Dünyanın en güzel annesi” dediği Mukaddes Hanım’ı herkese anlatmak... Frankouma, Mazhar Bey ile koyu bir taraftarı olduğu Fenerbahçe’nin tüm maçlarını izliyor. En sevdiği futbolcu Van Persie. Fenerbahçe’yi sorunca, “En büyük Fener. Aziz Başkan sizinle tanışmak istiyorum. Forma istiyorum, bir de bütün futbolcuları görmek” diyor.

KAYNAK: HABERTÜRK
YORUMLAR 7
  • siirtli 8 yıl önce Şikayet Et
    yeryüzünde cenneti haketmek bu işte Allah hayrınızı kabul her el attığınız şeyi altın etsin
    Cevapla
  • ahmet 8 yıl önce Şikayet Et
    allah razı olsun sizden frankouma dıramını telefizyondan izleyince çok agladım keşke allah onunla yaşamayıda banada nasip etseydi
    Cevapla
  • Mimar 8 yıl önce Şikayet Et
    ALLAH RAZI OLSUN GÜZEL İNSANLAR sizden
    Cevapla
  • Hasan Bey 8 yıl önce Şikayet Et
    Helal olsun size. Siz ders kitaplarına konu olacak insanlarsınız.
    Cevapla
  • ali 8 yıl önce Şikayet Et
    komutanımızdan Allah razı olsun
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
Kassam Tugayları, İsrailli esir Goldberg-Polin'in açıklamasını yayınladı
1. Lig'de play-off tarihleri açıklandı