Hak-İş Genel Başkanı Arslan:

Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, "Sürdürülemez hale gelen bir sistem, artık tarihe karışmıştır. Mutlu olacağımız bir sonuçla ortadan kaldırılmıştır. Devlet ilk defa 1933'ten bu tarafa kamuda taşeron çalıştırmaktan vazgeçiyor. Taşeron sistemi artık kamuda olmayacak. Bu büyük bir karar ve tarihi bir olaydır." dedi.

Arslan, Nevşehir'in Kozaklı ilçesinde bir otelde düzenlenen Hizmet-İş Sendikası eğitim seminerinde, kamuda çalışan taşeron ve 4C'li işçilerin 4B kadrosuna alınabilmesi için sendikalarınca yürütülen uzun ve yorucu sürecin olumlu sonuç verdiğini kaydetti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a müteşekkir olduklarını ifade eden Arslan, kararın TBMM'den geçmesiyle Türkiye'de işçiler adına tarihi bir dönüm noktasının gerçekleşmiş olacağını dile getirdi.

Arslan, 2014 yılından itibaren taşeron işçilerin sendika üyesi olmaları için kampanyalar yürüttüklerini anımsatarak, 160 binden fazla taşeron işçi üyesi bulunan Hizmet-İş Sendikası olarak mücadeleyi inançla sürdürdüklerini ve neticeye ulaşıldığını söyledi.

Mahmut Arslan, "Biz 2014 yılında bir kampanya ile taşeron arkadaşlarımızı üye yapmaya başladık. Bu süreçte epey meşakkatlere göğüs gerdik. Kamuda görev yapan işçilerimizin en temel güvencelere sahip olmasına inandık. Biz, bir hayal kurduk. 'Geleceğimiz, hayallerimiz kadardır' temasıyla hareket ettik. Bütün teşkilatlarımıza taşeron şirketlerdeki arkadaşlarımızı üye yapmalıyız dedik ve örgütlenmeye başladık." diye konuştu.

Hak-İş olarak örgütlü hareket etmeleri sonucunda başarıya ulaşıldığını belirten Arslan, gelinen noktada bütün taşeron işçilerin ön şart olmaksızın kamuda kadrolu işçi olarak çalışmaya devam edecekleri bir aşamaya ulaşıldığını kaydetti.

Arslan şöyle konuştu:

"Biz, umudumuzu kaybetmedik, mücadeleyi sürdürdük. Arkadaşlarımızın kamunun işçisi olmasını istedik. Ciddi bir mücadele verdik. İnşallah önümüzdeki günlerde tasarı Meclisten geçer ve kanunlaşır. Arkadaşlarımız yeni sistemde çalışmaya başlarsa, bunun yeni bir tez konusu olacağına inanıyorum. Allah, bizim samimiyetimizin karşılığını veriyor. Biz, getirilen düzenlemeyle en az hasar ve en fazla kazanımla bu noktaya geldik. Her toplantımızda, her gittiğimiz yerde özel eğitim modelleri oluşturduk. Sendikal bilgilerini artırmaya çalıştık. Tüm taşeron arkadaşlarımıza sosyal sendikacılığımızı gösterdik. Eğitim yardımlarımızı, ferdi kaza sigortalarımızı, onlardan hiçbir karşılık beklemeden, aidat almadan onları dahil ettik. Onları da sendikamızın tüm kadrolarında görevlendirdik. Attığımız adımlarda onları dahil ettik. Biz, bu arkadaşlarımızın haklarının verilmesi için mücadele ettik. Elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalıştık. Yapacak daha çok işimiz var. Yasanın TBMM'den çıkması konusunda düzenlemeler yapılacak. Yönetmelik hazırlanacak. Yerel yönetimlerdeki arkadaşlarımızın belediyelerin imtiyazlı şirketleri de yasayla düzenlenmesi gerekiyor."

Henüz istedikleri çerçevenin oluşturulmadığını ama genel çerçevenin ana çizgileriyle ortaya çıktığını vurgulayan Arslan, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Bütün taşeronlar ön şart olmaksızın kamuda kadrolu işçi olarak işe devam edecek. Belediyelerde de kendi şirketinde devam edecek. Mevsimlik işçilerde de önemli karar alındı. Onların çalışma süreleri uzatıldı. Bundan sonra Hak-İş olarak bu sorumlulukla devam edeceğiz. Biz çalıştık, en önde mücadele ettik ve sonuç aldık. Bu çalışmanın, bu sonucun ne kadar isabetli olduğunu ifade etmemiz lazım. Sürdürülemez hale gelen bir sistem, artık tarihe karışmıştır. Mutlu olacağımız bir sonuçla ortadan kaldırılmıştır. Devlet ilk defa 1933'ten bu tarafa kamuda taşeron çalıştırmaktan vazgeçiyor. Taşeron sistemi artık kamuda olmayacak. Bu büyük bir karar ve tarihi bir olaydır. Bundan sonra artık taşeron şirketler yer almayacaktır. Bu bizim için çok önemli kazanımdır."