İsrail Kuryesi Filozof'un Libya şovu!

Fransa'nın gün geçtikçe ününe ün katan ve her geçen gün biraz daha siyasete batarken, gerçek yüzünün ne olduğu daha büyük önem kazanan BHL yine sahnede!

İsrail Kuryesi Filozof'un Libya şovu!
İsrail Kuryesi Filozof'un Libya şovu!
GİRİŞ 18.09.2011 00:07 GÜNCELLEME 18.09.2011 00:07
Bu Habere 8 Yorum Yapılmış

Libya'ya yönelik saldırılarda Fransa'nın başı çektiğini bilmeyen yoktur sanırız. Saldırılarla birlikte yıldızı parlayan bir de sözde "Fransız Felsefecisi" var ki onu duymayan, duysa da gerçekte kim olduğunu bilmeyen hayli çoktur...

Son olarak Erdoğan'dan önce Libya'ya gitme derdine düşen ve megafonla kendisini dinleyecek Libyalı aramak zorunda kalan Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy'nin yanında gördük onu.

İşte size Bosna Katliamı'ndan Libya İsyanına kadar uzanan tarih sürecinde gerçek rolünün ne olduğu tartışmaya açık bir filozofun gerçek yüzüne dair düşülmüş notlar:

LEVY'NİN BULUNDUĞU FOTOĞRAFLAR

Bugün (17 Eylül) uluslararası ajanslar,  Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy'nin first Lady Carla Bruni ile Paris'te elele gezen ve açık alanda namaz kılma yasağından dolayı derme çatma mescitlerde namaz kılabilme çilesi yaşayan Müslümanların fotoğraflarının yanında onunla ilgili de dört ayrı fotoğraf servisi yaptı.

Aslında fotoğraflar iki gün öncesine ait fotoğraflar. Belli ki sadece Levy'nin adının gündeme gelmesi için servis edilmişler. Zaten bu fotoğrafların içinden seçildiği diğer fotoğraflar da 15 Eylül tarihinde yine aynı ajans (Abaca) tarafından servis edilmiş... Fotoğraflarda Levy'nin de, yanındaki "rejim muhaliflerinin" de keyfi yerinde...

Resim altlarında, "Fransız filozof Bernard-Henri Levy, Libya Geçici Ulusal  Konseyi (NTC) Başkanı Abdel Jalid ve Başbakan Mahmud Cebrail ile İngiltere Başbakanı David Cameron'un gelişini beklerken görülüyor... İngiliz Başbakanı David Cameron'un, Fransız lideri Sarkozy ile birlikte ülkeyi ziyaret eden ilk liderler olduğunun altını çizerek, kaçak Libya Lideri Muammer Kaddafi'nin yakalanması için ellerinden gelen her yardımı yapacaklarının sözünü verdiğini" belirtiyor...

Ulusal Trilopi Tıp Merkezi'nde yapılan buluşmaların arka planında neler olduğunu fotoğraflardan öğrenmemiz pek mümkün değil... 

Ancak bu fotoğraflarda Levy'nin bulunması, onun hikayesinden yola çıkarak oldukça ilginç yorumlara ulaşmamıza kapı aralayabilir... Çünkü Levy, Libyalı muhaliflerle İsrail arasında "kuryelik" yapmakla itham edilen biri.... Artık komplo teorisyenleri neler düşünür bilemeyiz ama biz elimizdeki bilgileri paylaşarak, "herkes kendi felsefesini" yapsın demekle yetinelim...

NİSAN AYINDA BUNLARI SÖYLEMİŞTİ

Geçtiğimiz Nisan ayı ortalarında yani yaklaşık 4,5 ay kadar önce Bernard-Henri Levy, Libya sorununu değerlendirmiş ve Fransa hariç herkesi eleştirmişti.

Türkiye’nin tutumu “utanç verici” bulan BHL. ABD politikasını “anlamsız”, Afrika Birliği'nin yaklaşımı “hakaret” olarak yorumlamış ve Fransa’nın “kararlılığı ile kan nehirleri'nin akmasını önlendiğini" iddia etmişti.  

İspanya’nın önde gelen gazetesi El Pais tarafından yayımlanan ve Libya’nın isyancıların kontrolündeki Bingazi kentinde kaleme alınan, “Bingazi’ye Dönüş” başlıklı makalesinde, “Libya olayında Türkiye ve Cezayir’in tavırları, utanç verici ise, ABD’nin tereddütlü tutum veya NATO’nun korkunç soru işaretlerini yaratan işleyişine ne demeli” spotu kullanılmıştı.

Levy, “İlk günden beri (BM) 1973 sayılı karara karşı olan ve kabul etse de etmezse de Kaddafi’nin desteklenmesinden yana olan Türkiye’nin tavrı utanç verici” iddiası ile başladığı makalesine Cezayir’in tutumunu da “utanç verici” olarak nitelemişti.

Mısır’ın yaklaşımı için de “utanç verici değilse, izah edilemez” diyen Levy, Afrika Birliği’nin izlediği politikayı da, “maalesef izah edilemez değil, (Arap baharından duyulan) paniğini yansıtıyor” sözleriyle yorumluyordu. 

Libyalı isyancıların NATO’ya tepkilerini yansıtan örgütün işleyişinin Libya’da “korkunç soru işaretleri”nin yarattığını da yazdığı makalesinde Fransa’ya yönelik olarak şu övgü dolu ifadelere yer veriyordu: “Katar ve İngiltere kalıyor ve elbette ki, buraya geldiğimden beri kararlığı ve kurtarıcı jestine yönelik övgüleri sürekli duyduğum Fransa. Her yerde bana Fransa olmasa, Monsieur Sarkozy ve General De Gaulle’nın halkı olmasa, 19 Mart’ta kentin kapılarında ilk tankları keskin bir biçimde frenleyen ilk Fransız saldırısı olmasa, Kaddafi’nin çılgın oğlu Seyf’in söz verdiği ‘kan nehirleri’ni hiç kimse önleyemezdi”

KİM BU BHL? FILOZOF MU, AJAN MI, GAZETECİ Mİ, DİPLOMAT MI, SANATÇI MI?

BHL kimdir ve nasıl bir insandır.

Bir çok Türk vatandaşı onun adını 1993 yılında Cannes Film Festivali'nde yarışan ve  tamamen belgesel nitelikle gerçek görüntülerden oluşan 119 dakikalık Bosna adlı filmin yönetmeni olarak duydu.

Filmin dikkat çekici en büyük özelliği Müslüman Boşnaklara yönelik katliamı Sırp Cephelerinden yapılan çekimlerle ve doğrudan aktarılan telsiz görüşmeleri ile sunuyor olmasıydı. Bu telsiz konuşlarında BM askerlerinin Sırplara göz yumduğu hatta yardım ettiği ayan beyan görülüyordu.

1989 yılında Yugoslavya'nın bölünmesiyle başlayan Sırpların Boşnaklara yönelik etnik katliamını oldukça duygusal bir dille filme alan Bernard-Henri Levy Müslüman aydınların dikkatini çekmeyi başarmıştı.

Yahudi kökenli bir yönetmen olarak "Sırp ırkçılığı"na karşı "sergilediği duruş" ve "böyle giderse tarihte ilk kez bir toplum dünyanın gözleri önünde yokedilecek" öngörüsü ile takdir almayı da becerdi. Ancak çok daha dikkat çekici bir tavır sergileyerek, ülkesi "Fransa dahil" tüm Avrupa ve Dünya devletlerini bu katliama seyiric kalmakla suçluyor ve "soykırıma müdahale edilmesini" istiyordu... 

Henri-Levy'nin Bosna Hersek'in merhum lideri İzzet Begoviç'i 'Bosna'nın De Gaulle'ü olarak tanımladığını da eklemekte yarar var. 

Levy güya bir "savaş muhabiri" idi ve kamerası ile cepheden çekimler yaparak "belgesel filme" katkıda bulunmuştu.

***

Ancak ilerleyen yıllarda Levy'nin "insancıl hassasiyetinin" Filistinliler için devreye girmediği fark edilecek hatta onun "Siyonistlerin Müslüman katliamlarını haklı gösteren" duruş sergilmesi ne kadar dürüst olduğunun sorgulanmasına yol açacaktı... Levi'ye göre İsrail'in sivil kayıpları dünya medyasında gerektiği kadar yer bulmuyordu!

 

Levy'nin daha sonra 1990 Körfez Savaşı'nda işgalcileri haklı görmesi onu sevenlere ilk şoku yaşatırken, Ruanda ve Sudan'daki soykırımlara karşı tavrı kendisinin iki yüzlü olduğu kanaatini güçlendirdi. Levy'e göre bu ülkelere yönelik müdahaleler, "emperyalist değil insani amaçlı" idi.

Daha sonra Batılı devletlerin Arap alemine saldırmasını savunacaktı. Suriye'de muhaliflerle sıkı ilişkiler içine girmesi de gözden kaçacak gibi değil...

Zaten o bu tavrını gizlemeyecek, açık açık sergiliyecektir...

 

NEDEN BU KADAR 'ÜNLÜ'?

Bakmayın siz Fransız Basınının ısrarla ona "meşhur filozof" diye övgü yağdırmasına. Şöhretli olduğu doğrudur ama asıl şöhreti felsefi becerisinden çok, bilimsel gafları, magazinel şovları ve siyasi manevralarından kaynaklanıyor BHL'nin.  BHL, aktris ve şarkıcı Arielle Dombasle ile evli olduğu için de şöhretine şöhret katmış durumda. Kıyafetleri ve saç stilleri ile de meyyanın, sempatizanlarının ve antipatiklerinin ilgisini çekmeyi başarıyor.

Tabi kimi komplo teoricilerinin büyük önem verdiği gibi adından anlaşılacağı gibi Yahudi kökenli olmasının da bu şöhrette payı olduğunu iddia edenler azınlıkta değil... 
Kendisine BHL denilmesinin sebebi adının Bernard-Henri Levy olması. Çevresindekiler adının başharflerini kullanarak bu adı üretmişler...
Kendisine sorarsanız, "Yeni Felsefeciler" (Les Nouveaux Philosophes) ekolünden, Malraux, Sartre ve Camus gibi ünlü düşünürlerin çizgisinden giden bir düşünür.. Hatta o kadar iyi felcefeci ki Foucault, Althusser, Hegel, Marx ve Nietzsche'nin onun yanında hiç bir önemi yok. Levy'ye göre hepsi büyük hatalar yapmış düşünürler... 
Pek çok Batılı felsefecinin gözünde "şarlatan" BHY. Felsefeci Gilles Deleuze, "bomboş biri" diyor onun için. Sosyolog Pierre Bourdieu ise "manipülatör televizyon gazetecisi" olmakla suçluyor onu.
***
Geçen sene çıkardığı “Felsefede Savaş” kitabında Alman filozof Immanuel Kant’ı eleştirirken, tezlerini, “Kant otoritesi” diye tanımladığı sözde filozof Jean-Baptiste Botul’dan yaptığı alıntılarla desteklemeye çalışarak felsefe dünyasına rezil olan Bernard-Henri Levy, kurgu bir karakteri gerçek düşünür gibi sunarak, felsefe gücünü gözler önüne sermişti.
Kitabını tanıtmak için birçok basın-yayın kuruluşuna röportaj veren BHL’nin foyasını, Le Nouvel Observateur dergisinin muhabiri Aude Lancel ortaya çıkarmış ve söylemini desteklemek için iki sayfa boyunca alıntı yaptığı “filozof” Botul'un aslında Fransız hiciv dergisi Le Canard Enchainee’nin muhabiri Frederic Pages’in uydurduğu bir karakter olduğunu gözler önüne sermişti.
SEMBOLİK MAHKEMEDE BU SUÇLARDAN DOLAYI YARGILANDI:

28 Ocak tarihinde Cumhuriyetin Yerlileri Partisi (Parti des Indigènes de la République) adlı bir grup tarafından kurulan sembolik bir mahkemede yargılandı BHY. Fransız Komünist Partisi ve CGT sendikasının güçlü olduğu Paris’in banliyösü Seine-Saint Denis semtindeki Bourse de Travail binasında gerçekleştirilen embolik mahkemeye Fransa dışından da tanık olarak ünlü yazarlardan Tarık Ali ve Norman Finkelstein katıldı.
Lévy’nin yargılanma sebebi akla karşı işlediği suçlardı.
Sembolik Ağır Ceza Mahkemesi’nde Bernard-Henri Lévy’nin günahları söyle sıralandı: Emperyalizme ve Siyonizme kayıtsız, şartsız destek vermek, Entelektüel dolandırıcılık, Felsefi değeri olmayan çalışmalarla para ve güç kazanmak, İran’a karşı asılsız suçlamalarda ve iftirada bulunmak, Savaşı ve "insancıl emperyalizm"i savunmak, Irkçılık yapmak, Hıristiyan ve Müslümanlar arasında toplumsal ve inançsal açıdan düşmanlık yaratmaya yönelik yalan haberler uydurmak ve yaymak....

FRANSA'DA SURİYE KONFERANSI ORGANİZE ETTİ

Bernard Henri-Levy yakın tarihte Suriye eksenli görüşleri ve organizasyonları ile sık sık çıktı karşımıza. Mesela 4 Temmuz 2011'de Paris'te Suriye Konferansı düzenledi. Bu konferans Suriyeli Muhalifler arasındaki suları iyden iyiye ısıtırken özellikle İhvan-ı Müslim Hareketi'ne yönelik eleştirileri ateşledi.

"Katliam Durmalı! Esad Gitmeli Konferansı" eksenli konferansa 200'e yakın Suriyeli muhalif katılırken, konferansın Yahudi kökenli ve Siyonistleri savunan birisince düzenlemesine tepki gösterler oldu. Hatta bir kısmı konfenansı boykot etme kararı dahi aldı. Ancak özellikle de İhvan-ı Müslimin Hareketi liderlerinden Milhem Derubi'nin konferansa katılması, bir kısım Suriyeli muhaliflerin büyük tepkisine yol açtı.

İSRAİL İLE SURİYELİ MİLİSLER ARASINDA KURYE

Bernard Henri Lévy'nin yakın tarihli icraatlarından biri de Libya Geçici Ulusal Konseyi'nin İsrail'i tanımaya hazır olduğunu açıklamasıydı.

BHL'ye göre Libya Geçici Ulusal Konseyi İsrail’i tanımaya hazır olduğuna dair mesajı "Kurye Filozof" İsrail Başbakanı Benjamin Netnyahu’ya ilettiğini söylüyordu. Gelecekte kurulacak rejimin de İsrail dahil demokratik rejimlerle iyi ilişkiler kurmaya niyetli olduğu da iletilen mesajlar arasında yer alıyordu.

Bu önemli bir ayrıntı. Çünkü Libya ve Suriye bölgede İsrail'i hâlâ tanımayan ülkeler arasında... Ve İsrail'i tanımaya meyilli muhaliflerin oluşturduğu Libya Geçici Konseyini ilk tanıyan ülkenin Fransa olmasında BHL'nin rolü büyük...

İşte bugün bir uluslararası ajansın servis ettiği fotoğraflarda yer alan ismin bize hatırlattığı tarihi bilgiler...

Yorumu size, gerçeğin ne olduğunu ise zamana bırakıyoruz...

(Haber 7)

YORUMLAR 8
  • ahmet elbeyli 12 yıl önce Şikayet Et
    başkalarından iyi. adam bosnadaki katliama sessiz kalmamış trajediyi ortaya koyan bir film çekmiş katliama seyirci kalan ülkeleri eleştirşmiş sırf bu nedenden ötürü bile saygıyı hakediyor
    Cevapla
  • Hamza D. 12 yıl önce Şikayet Et
    bizim. dundiden farksız yani kundi veya gundi.. bu ghandiye biraz zaman tanıyalım daha çok ünvanı bir arada toplar bundan eminim
    Cevapla
  • z ziyaretci 12 yıl önce Şikayet Et
    himmmmmmmm............................... Levy Denen Siyonist Adami,"VERDi"kacirdigi icin zamaninda Maliye Bakani Nicolas SARKOZY kurtarmisti,Fitne Fesatla BORC ödüyo....
    Cevapla
  • MESUT SERİN 12 yıl önce Şikayet Et
    bu yahudiler,fare gibiler.. menfaatleri uğruna her deliğe ,her vaziyette girer çıkarlar.lanet olası,dünya belaları.eli koheni araştırın.bu mikropların hepsi aynı.
    Cevapla
  • Hamza D. 12 yıl önce Şikayet Et
    bu kadar ünvanı bir arada toplamakta bir şeydir... kurye,postacı,arabulucu,ara bozucu,müslüman dostu ,israil uşağı,ajan,muhbir,filozof,edebiyatçi yönetmen,senarist,yazar, çizer.üç kağitçi,dolandırıcı vallahi ne uzatayım israil için bulunmaz hint kumaşı..
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
Hükümetin önündeki en zor problem... Rakamlar her yıl kötüye gidiyor
TBMM’de bir araya geldiler! Cumhurbaşkanı Erdoğan, Özel ile görüşme tarihini duyurdu