Danışman: Varoluş sebebimiz insanlığına hizmet!

Yardımeli Derneği Genel Başkanı Dr. Sadık Danışman, Yardımeli Derneği'nin dünyada ve Türkiye'de yaptığı hizmetleri Haber7'ye anlattı. Danışman, hayır hizmetlerinin önemini ve ne anlama geldiğini şöyle açıkladı:

Danışman: Varoluş sebebimiz insanlığına hizmet!
Danışman: Varoluş sebebimiz insanlığına hizmet!
GİRİŞ 21.12.2012 14:27 GÜNCELLEME 21.12.2012 15:02

Uzm. Mehmet Deri'nin röportajı

Yardımeli Derneği hakkında kısa bir bilgi verebilir misiniz?

S. Danışman: Öncelikle böyle bir imkânı verdiği için Haber7'ye çok teşekkür ediyorum; Allah razı olsun. Tüm gönül dostlarımıza, hayırseverlerimize selamlarımı, muhabbetlerimi ve dualarımı ileterek röportajımıza başlamak istiyorum.

Yardımeli Derneğimizden kısaca bahsedecek olursam, Derneğimiz 2007 yılında ulusal ve uluslararası insanî yardım kuruluşu olarak kuruldu, kurulurken bazı temel ilkeler ve amaçlar belirlenerek Derneğimiz oluşturuldu.

Bütün faaliyetlerimizi doğal afetler, savaş, mültecilik, açlık ve yoksulluk gibi kriz bölgelerinde 2007 yılından bugüne kadar belirlediğimiz ilkeler, amaçlar ve hedefler doğrultusunda yürütmeye çalışıyoruz. Hem yurt içinde hem de yurt dışında birçok alanda faaliyetlerimiz ve devam etmekte olan projelerimiz mevcuttur. İnşallah, bu faaliyetlerimiz ve projelerimiz bundan sonra da siz hayırsever bağışçılarımızın desteği ve yardımlarıyla devam edecektir.

Başarıyla uyguladığınız ve uluslararası bir proje olan Kardeş Aile Projesi hakkında bilgi verebilir misiniz?

S. Danışman: Ensar ve muhacir kardeşliğinden ilham alarak "Kardeşlik Sınır Tanımaz" teması ile günümüze bir esintisini taşımak adına Kardeş Aile Projesini 2008 yılından günümüze kadar bu proje kapsamında 6 bin 500'ü aşkın Kardeş Aile edindik. 6 bin 500 alan el, 6 bin 500 veren el kardeşimiz oldu. Bunlar hem yurt içinden hem de yurt dışından. Ben yeri gelmişken Kardeş Aile Projesi hakkında bilgi vermek istiyorum: Kardeş Aile Projesi ilkin dört ayrı ülkede uygulandı. Şu anda uyguladığımız ülke sayısı ise 11'e ulaştı. Başlangıçta Filistin (Gazze, Kudüs) ve Filistin mülteci kampları (Lübnan, Suriye, Ürdün) daha sonra Pakistan (Keşmir), Habeşistan (Etiyopya) ve Türkiye idi. Daha sonra buna Somali'yi, Sudan'ı (Darfur), Kazakistan'ı, Bosna Hersek'i, Arakan'ı kattık. Şu anda 11 ülkede uyguladığımız Kardeş Aile Projemiz ile ülkemizde 81 ilimizden veren el kardeş ailelerimiz, ülkemizin 30'u aşkın ilinden ise alan el kardeş ailelerimiz var. Yurt dışından 10 farklı ülkeden veren el kardeş ailemiz var.

Şükürler olsun bugün itibariyle Kardeş Aile Projesi "Allah'ın Sana İyilik Yaptığı Gibi Sen de Başkalarına İyilik Yap" ilahî mesajının muhatapları için önemli bir hayır, şefkat ve kardeşlik köprüsüdür. Veren el kardeş ailelerimiz ve alan el kardeş ailelerimiz bir araya geldiklerinde Kardeş Aile Buluşmalarında duygu dolu görüşlerinden şunu anlıyoruz ki; Kardeş Aile duygusunu yaşamak lazım, gerçekten de yaşanılması gereken çok güzel bir duygu. Rabbim herkese nasip etsin inşallah.

Gündemde terörist ve Siyonist İsrail'in Gazze'ye saldırıları var. Yardımeli olarak Gazze'de neler yapıyorsunuz?

S. Danışman: Yardımeli, kurulduğu ilk günden itibaren bugüne dek Filistin, Gazze, Kudüs hep gündemimizde olmuştur. Sadece bizim mi? Hayır, tüm ümmetin, tüm insanlığın gündeminde olmuştur, çünkü Filistin toprakları Siyonistler tarafından işgal edilince, altı milyon Filistinli kardeşimiz dünyanın dört bir yanına göç etmiş, muhacir olmuştur. İsrail, bununla da yetinmemiş Gazze'yi havadan, karadan ve denizden abluka altına almış, 1 buçuk milyon insanı adeta açıkhava hapishanesinde yaşamaya mahkûm etmiştir. Bu nedenle de Gazze'de insanlar her şeyden mahrum; ilaç yok, mama yok, elektrik yok... Siyonist saldırılar nedeniyle Filistinli ve Gazzeli kardeşlerimizin can ve mal güvenlikleri yok. Gazze'deki abluka ve Siyonist saldırılardan sivil halk özellikle de bebekler, çocuklar, yaşlılar ve kadınlar çok olumsuz etkilenmektedir. Bütün bunlar Dünya'nın gözü önünde, 2 milyara yaklaşan İslam dünyasının gözü önünde yapılıyor.

Gazze'ye dönem dönem giden birisi olarak söylüyorum. Her türlü olumsuz tabloya rağmen, Gazze'de eğitim oranı yüzde 99'dur elhamdülillah. Gazze'de halk yediden yetmişe, çocuk, genç, ihtiyar, kadın erkek vs herkes direniş içinde, sebat içinde, tevekkül içinde, sabır içinde onurlu bir direniş sergilemektedir. Tüm ümmet adına ve insanlık adına Mescid-i Aksa'nın ribatında durmaktadır. Gazze, gazi Gazze'dir, Gazze direniş mektebidir.
Yardımeli'nin Gazze'de bir ofisi var, bu ofis aracılığıyla hayırsever kardeşlerimizin, vicdan sahibi veren el kardeşlerimizin bağışlarını Gazze'deki şehit ve gazi ailelerine, mağdur ve yetimlere, esir ailelerine (İsrail hapishanelerinde yaklaşık 6 bin Filistinli var) ulaştırmakta, hayır ve dayanışma köprüsü kurmaktadır. Aynı zamanda Gazze İslam Üniversitesi ve Gazze Teknik Üniversitesi öğrencileriyle kardeşlik köprüleri kurmaktayız. Bugün itibariyle Filistin'de, Gazze'de 2500'e yakın alan el Kardeş ailemiz mevcut; Rabbim veren el kardeş ailelerimizden razı olsun, onlara amel defterlerinde ecirlerini nasip eylesin inşallah.

Dernek olarak Somali'de bazı projeleriniz var. Özellikle "100 Yataklı Somali Çocuk ve Kadın Doğum Hastanesi" uluslar arası yönü de olan bir proje. Çocuk Hastanesinin son durumu hakkında bilgi verebilir misiniz?

S. Danışman: Somali 1991 yılından beri acılar ve sıkıntılar yaşamakta olan bir ülke... Özellikle emperyalist Batılı ülkelerin de kışkırtmasıyla Somali'de yıllardan beri kardeş kanı dökülüyor. Yine son yıllarda şiddetli kuraklık ve açlık nedeniyle Somali'de çok sayıda bebek, çocuk ve anne öldü.

Başbakan Yardımcımız Sayın Bekir Bozdağ'ın temelini attığı ve inşaatına başladığımız hastanede Somalili bir anne, "Ben bebeğimi bir sağlık birimine götürdüm ve orada tedavi ettirdim" deme noktasına gelebilecek. Bu, Somalili kardeşlerimizin dünya insanlığından bekledikleri ve hak ettikleri bir hizmettir. Bizler Yardımeli olarak Somali'de "Çocuklar Ölüm Sıralarını Beklemesin, Anneler Ölüm Nöbeti Tutmasın" parolasıyla yola çıkarak, siz hayırsever bağışçılarımızdan aldığımız güç ve destekle Çocuk ve Kadın Doğum Hastanesinin inşaatına hızla devam ediyoruz. İnanıyoruz ki bu hastane orada bir model de oluşturmuş olacak.

Geçtiğimiz aylarda Afrika'nın en büyük yetimhanelerinden biri olan "Akabe Yetimler Külliyesi"ni açtınız. Külliyenin önemi ve icra edeceği görevler hakkında bilgi verir misiniz?

S. Danışman: 21 bin metrekare alan üzerine inşa edip 2012 Ağustos'unda hizmete soktuğumuz Akabe Yetimler Külliyesi, Afrika'nın en büyük yetimhanesi olma özelliğine sahiptir. Yetimhanemizde, geleceğin âlimleri, müçtehitleri, fatihleri yetişecek; Sudan'a, ümmete ve insanlığa hizmet edeceklerdir inşallah.
Külliyemizde, beşerî/pozitif ilimler yanında, Kur'anî ilimler de verilmektedir. Külliye içerisinde ilköğretim okulu derslikleri, sanat atölyeleri, yatakhane, kütüphane, yemekhane, revir, oyun odaları, cami, çok amaçlı salonlar ve aktivite mekânları bulunmaktadır.

Sudan'da emperyalist devletlerin kışkırtmaları nedeniyle kabileler arası iç çatışmalar yaşanıyor, kardeş kanı dökülüyor. Açtığımız bu külliye ile, farklı kabilelere mensup Sudanlı çocukların bir arada öğrenim görüp, tanışmalarını kaynaşmalarını sağlayacağız; onlara ümmet bilincini ve kardeşlik şuurunu aşılayıp iç çatışmaların sona ermesini, barış ve huzur içinde bir arada yaşamalarını ve geleceğin yaşanabilir Sudan'ını hep beraber kurmalarını sağlayabileceklerinin bir modelini göstermiş olacak inşallah.

Açtığımız bu yetimhaneyle; yetimlerin eline kalem verildi, tek başına hayatını idame ettirmeye gücü yetmeyen yetimlere kendi ayakları üzerinde duracak yeterliliğe ulaşıncaya kadar destek olmak, dinî, beşerî ve meslekî eğitim ortamlarını oluşturmak ve onları aile şefkati ile kucaklayarak topluma uyumlarını sağlamayı amaçladık. Bu yüzden açtığımız yetimhanemiz, aile ortamını aratmayacak şekilde düzenlenmiş olup çocukların sevgi, huzur ve şefkat atmosferinde her türlü ihtiyaçlarının en iyi şekilde karşılanmasına dikkat edilmektedir; zira yetimlerin velisi Allah'tır ve yetimler bizlere Rabbimizin ve kendisi de bir yetim olan Peygamberimizin (s.a.v.) birer emanetidirler.

Kurban 2012 Organizasyonunda yurt içinde ve yurt dışında neler yaptınız?

S. Danışman: Allah'a şükürler olsun, Rabbim tekrar bizi kurban vasıtasıyla ümmet kardeşlerimizle buluşturdu, onlarla kardeşliğin, dostluğun, yardımlaşmanın ve dayanışmanın en güzel örneklerini bir kez daha yaşadık şükürler olsun.

Bu yıl 6.sını gerçekleştirdiğimiz vekâlet yoluyla kurban kesim ve dağıtım organizasyonunu da başarıyla tamamladık elhamdülillah. Bu yıl, 30 ülkede ve 40 ayrı bölgede kurban kestik. 140 kişilik gönüllü ekibimizle bizlere kurban vekâleti veren kardeşlerimizin kurbanlarını kestik; yeryüzü coğrafyasında kurbanlarını kendilerine şahit kıldık.

Her yıl olduğu gibi bu yılda Kurban Organizasyonuna katılan gönüllü kardeşlerimize, temsilcilerimize ve partner kuruluşlarımıza gerekli bilgilendirmeleri yaptık.

Kurban Organizasyonunda bilhassa şunlara dikkat ettik:
• Habil'in kurbanını kestik, yani en iyi kurbanı kestik
• Çevre sağlığına ve hijyenik şartlara uygun hareket ettik
• Vekâlet verenin ismini bizzat okuyarak kurbanlarını kestik
• Gerçek ihtiyaç sahiplerini tespit ederek adil bir dağıtım yaptık
• Kurban kesim ve dağıtım organizasyonu sonrasında tüm faaliyetleri, ayrıntılı bir raporla genel merkezimize bildirdik.

Kurban, sadece et kesmekten ve et dağıtmaktan ibaret değildir. Zaten kurbanın anlamı yaklaşmak, yakınlaşmak, huzur-u ilahîde olmak, paylaşmaktır. Bu vesileyle gittiğimiz coğrafyalarda, hayır ve şefkat köprüleri kurduk; oradaki kardeşlerimizin problemlerini, meselelerini istişare edip paylaştık, gördüğümüz sıkıntıları ve güzellikleri tespit edip bir raporla genel merkeze bildirdik.

Birçok bölgede örneğin Somali'de, Pakistan'da, Sudan'da, Habeşistan (Etiyopya)'da "Su Kuyuları" açıyorsunuz. Açılan bu "Su Kuyuları"nın bölge halkı açısından önemi nedir?

S. Danışman: Su kuyuları ile ilgili olarak en başta şunu vurgulamak isterim. Bize su kuyusu açmak için bağışta bulunan tüm bağışçılarımıza en kalbî selamlarımı ve muhabbetlerimi iletmenin yanı sıra "Su Gibi Aziz Olunuz" diyorum. Rabbim, sizlere bu dünyada zemzemi, ahirette de kevseri nasip etsin inşallah.
Dünyamızda suya hasret yüzmilyonlarca insan var, aynı zamanda her gün 500 milyon kadın günün 4 saatini su taşıyarak geçirmektedir. Her yıl 5 milyon çocuğumuz temiz su bulamadığından dolayı enfeksiyon hastalıklarından hayatını kaybetmektedir. Yardımeli, suya ihtiyaç duyulan coğrafyalarda özellikle Somali'de, Sudan'da, Darfur'da, Habeşistan (Etiyopya)'da, Pakistan'da, Bangladeş'te ve diğer coğrafyalarda ihtiyaç sıralarını da gözeterek partner kuruluşlarımız ve bizzat ekiplerimiz aracılığıyla tespit yapmakta, ihtiyaç duyulan yerlere su kuyuları açmaktayız.

Pakistan'da "Eyüp Sultan Köyü Proje"niz var. Proje şu an ne aşamadadır?

S. Danışman: Eyüp Sultan Köyü, 2010 yılında Pakistan'da meydana gelen sel felaketi sonrası evsiz kalan, mağdur ve muhtaç Pakistanlı kardeşlerimiz için inşa edilecektir ki, köyümüzün temellerini attık elhamdülillah. Rabbim, en kısa zamanda tamamlayıp Pakistanlı selzede kardeşlerimize teslim etmeyi nasip etsin.
Köyümüzün inşası için Pakistan'ın Peşaver eyaletinin Çarşad iline 4 km mesafede, kırk dönüm bir arazi satın aldık. Eyüp Sultan Hazretlerinin yaşına binaen 91 konutu, mescidi, iş atölyeleri, sağlık evi olan, seracılık, hayvancılık, tarım noktasında da eğitim verilebilecek durumda olan bir köy inşa ediyoruz. Bu köyün de inşaat çalışmaları sürmektedir, inşallah 2013 ortalarında modern ve model bir köy olarak bitireceğiz. Buraya sel felaketi mağdurlarını yerleştirmiş olacağız.

Selzedeleri köyümüze yerleştirdikten sonrada buradaki köy halkından bayanları ve erkekleri tarım, hayvancılık, arıcılık, seracılık, el sanatları noktasında ayrı ayrı eğiteceğiz.

Verdiğiniz bilgiler için çok teşekkür ederim, Rabbim kolaylıklar nasip etsin.

S. Danışman: Bu güzel röportaj için çok teşekkür ederim, tüm gönüllülerimize ve bağışçılarımıza en kalbî selamlarımı, muhabbetlerimi ve dualarımı iletirim.

YORUMLAR İLK YORUM YAPAN SEN OL
DİĞER HABERLER
Çocuklara armağan edilen ilk bayram TBMM arşivinde
Türkiye ile Irak arasında yeni dönem! İşte madde madde 26 anlaşma