Davutoğlu: Deşifre olunca infaz edildi

Başbakan Ahmet Davutoğlu katıldığı televizyon programında gündeme dair merak edilen sorulara cavap verdi.

GİRİŞ 23.09.2014 00:50 GÜNCELLEME 23.09.2014 04:58
Bu Habere 4 Yorum Yapılmış

Davutoğlu'nun açıklamalarından satırbaşları:

Bu tür süreçler çok kritik süreçler. 11 Haziran'dan bu yana hepimiz çok kritik sınavdan geçtik. Bu ilk sınavımız değildir. Şu ana kadar 200'ün üzerinde vatandaşımızı tereyağından kıl çeker gibi aldık. 

Türkiye Cumhuriyeti vatandaşalarını ülkeye getirmişse herkes bu sevinci yaşamalı. Bu şartlardan vatadanşını alan her ülkenin bireyi kazanır. Dikkatsiz sarf edilen bir sözve süreç sadece vatandaşların kaybına değil, ülkenin itibarının kaybına da yol açar.

"BİR SÜRE REHİNE TABİRİNİ KULLANMADIK"

Vatandaşlarımız kaçırıldıktan sonra bir süre rehine tabirini kullanmadık. Rehine tabiri kullanıldıktan sonra pazarlık başlar. Vatandaşlarımızın rehine psikolojisine girmelerini istemedik. 'Onlara rehine muamelesi yaparsanız, başka muamele görürsünüz' dedik.

"EN KRİTİK DÖNEMDE GENSORU VERDİLERİ"

Olaylar sırasında bizi asıl zorlayan operasyonlar ve çatışmalar yoğunlaştığında çevre şartlarını kontrol edememek oldu. Ya bir bomba isabet ederse diye düşündük. Türkiye'de süreci zorlayan haberler çıktı. En kritik dönemde gensoru verdiler. Açık oturumda konuşulsun dediler. Neyi konuşacaksınız açık oturumda.

Biz IŞİD ile anlaşmışız, cumhurbaşkanı seçiminde bırakılacaklarmış. Onların başına en ufak bir şey gelse bütün Türkiye türbülansa girer. Tüm taşları tek tek kontrol edeceksiniz. Din adamlarını da devreye soktuk.

Önemli olan vatandaşlarımızın ülkeye dönmesidir. Operasyonun neticesi önemli. Kardeşlerimizden birinin saç teline zarar gelseydi bildiğimiz her şeyi unuturuz. Zikrettiğimiz tek şey fidye ödemedik, ödemeyiz. Bu milli bir operasyondur. Elimizden gelse ilk gün alırdık. Bir an bile bırakmazdık.

DEFALARCA YAKLAŞTIK AMA OLMADI

Çok yaklaştığımız anlar da oldu. THY'ye iki uçağı hazır tutun diye söyledik, Temmuz ayında ama olmadı. Birçok kere çok yaklaştık. Ne gerekiyorsa o yapıldı. Her zaman risk vardır. Her yer değişiminde her seçenek masadaydı.

O gece Hakan Bey (MİT Müsteşarı) aradı ve 'beklediğiniz müjdeyi kısa bir süre içinde verebiliriz' dedi. Azerbaycan gezisini iptal etmeyi düşündüm. Sonra Öztürk (Musul Başkonsolosu ) aradı. Telefonu açar açmaz 'hoşgeldiniz Öztürk' dedim. O anda bu operasyonun arkasında Türkiye Cumhuriyeti olduğunu anlamasını istedim.

Saat 05.30 civarı, Hakan Bey arayarak bizim sınıra geçtiklerini ve güvende olduklarını söyledi."

TELEFONU AÇAR AÇMAZ NEDEN "HOŞGELDİNİZ ÖZTÜRK" DEDİ?

Azerbaycan gezisini iptal etmeyi düşündüm. Sonra Öztürk (Musul Başkonsolosu ) aradı. Telefonu açar açmaz 'hoşgeldiniz Öztürk' dedim. O anda bu operasyonun arkasında Türkiye Cumhuriyeti olduğunu anlamasını istedim. Saat 05.30 civarı, Hakan Bey arayarak bizim sınıra geçtiklerini ve güvende olduklarını söyledi. Benzer olaylara bakıldığında sonuca erken ulaştığımızı söyleyebiliriz. 

Hangi spekülasyon yapılırsa yapılsın, kendi araçlarımız kullanılarak operasyon gerçekleştirilmiştir. Vatandaşlarımızın canı söz konusuysa gereken her şey yapılır. Ne aldı ne verdı tartışmasına girilmemesi lazım.

Herkesin saygı duyduğu, IŞİD'in de Musul'daki konumu gereği üzmek istemeyeceği bir kesim var. Çünkü halk tabanında zemini var. IŞİD'e 'Bu rehinelere zarar vermeyin, onlar bizim emanetimidir' diyecek herkes devreye sokuldu.

Rehinelerin tutulmamaları gerektiğine yönelik pazarlıklar tabii ki yapıldı. MİT'e ne gerekiyorsa yapın, talimatı verdim. Bunlar içinde fidye dışında her türlü temas vardır. Kimle temas kurmak gerekiyorsa kuruldu. Ayrıca başka temaslar da olmak zorunda.

DEŞİFRE OLUNCA İNFAZ EDİLDİ

Rehinelerin tutulmamaları gerektiğine yönelik pazarlıklar tabii ki yapıldı. MİT'e ne gerekiyorsa yapın, talimatı verdim. Bunlar içinde fidye dışında her türlü temas vardır. Kimle temas kurmak gerekiyorsa kuruldu. Ayrıca başka temaslar da olmak zorunda.

Cumhurbaşkanımızın ve benim ne kadar emek verdiği biliniyor. Ama bazı insanlar var ki onların yüzleri bilinmiyor. O arkadaşları alıp getirenlerin yüzlerini ben biliyorum. Operasyondan 4 gün önce Başbakanlık'ta ağırladım. Bir vatadanşımız onları yolda görse onları bilmez. Kahramanlık budur. Bilinmeyen çok insanın emeği var. Yerel bir unsur olarak bir tanesini zikredeyim. Fark edilince infaz edildiği haberi geliyor. Bunları rahmetle anıyorum.

SINIRDAN GEÇENLERİN TAM SAYISI

Acı ve keder anlarında bir arada olmayı bilmeliyiz. Bu anlarda bir arada olamazsak sevinci yaşayamayız. Bundan bir kişi kazanmıyor. Bu nedenle Kılıçdaroğlu'nun (Musul Konsolosunu) aramasını takdir ettim. Sayın Bahçeli'nin de böyle bir tebriği yaşamasını isterdim ama beni şaşırttı.

HDP'lilerin bir açıklama yapmasını beklerdim. Demirtaş, cumhurbaşkanlığı seçiminde gösterdiği herkesi kucaklayıcı tavrı burada da göstermeliydi. Muhalefet liderleri de havaalanında olmalıydı.

Biz Kobani'den gelen Kürt kökenli kardeşimize kapımızı açtık. 138 bin kişiye kapımızı açtık. Acı da bizim acımız, sevinç de bizim sevincimiz.

'TÜRKİYE KARARINI KENDİ VERİR'

Sayın Kerry buraya geldiğinde IŞİD ile mücadele konusu ele alındı. Son dönemde uluslararası basında sanki Türkiye sınavda olan bir tarafta bir şey ıspat etmek zorunda. Türkiye bir şey ıspat etmek zorunda değil. Bütün meseleyi rehinelerle ilişkilendirip rehineler bırakıldığında ne yapacaksınız diye soru Türkiye gibi bir ülkeye sorulmaz. Türkiye kendi kararını kendi verir.

Birileri bir şey ıspat edecekse uluslararası toplum kendini ıspat etsin. İnsanlar kimyasal silahlarla öldürüldü, bir tek BM kararı çıkarılabildi mi? Hükümetimizin IŞİD'e terör örgütü demediğini söylüyorlar. Biz 13 Ekim 2013'te Bakanlar Kurulu kararıyla IŞİD'i terör örgütü ilan ettik. Daha ortada Musul baskını yoktu. IŞİD'e karşı tutumumuz aşikar. Ama niyetleri başka. Rehinelermiz ordayken bize bir şey söyletip, bizi problemin parçası haline getirecekler. Bizim kaygılarımız ve ulusal çıkarlarımız var.

Rehineler bizim birinci önceliğimizdi. Şimdi esas meselemiz, bölgede huzur ve istikrarı sağlayacak yaklaşımın sağlanmasıdır. Mesele Suriye halkının sahipsizliği. Esad sahip çıkmadı katletti, uluslararası toplum sahip çıkmadı, muhalefet zayıfladı. Aynı şey Maliki için geçerli. Sünni kesimi dışlamayın dedik, eleştirildi. Sünni siyasetçiler dışlandı, Sünni siyasetçi kalmadı. Bu IŞİD'i sahiplenmek değil. IŞİD en büyük zararı İslam'a veriyor. ÖSO'sunu desteklememenin bedeli ağır oldu.

HAVA BOMBARDIMANI RİSK OLUŞTURUYOR

Her hava bombardımamı mülteci dalgası olşturuyor. Bunları Amerikalılarla konuştuk. Bu çevrede birkaç ülke dışında kendi ülkesinin bütününü koruyacak ordu kalmadı. Türkiye böylesine karmaşık coğrafyada güvenliğinin riske edilmesine izin vermez.

ORTAÖĞRETİMDE BAŞÖRTÜ

Türkiye'nin belirli gündemde olan konuları var.  Her alanda özgürleşme ve demokratikleşme çabası var. Bunu sadece başörtüsünün kaldırılması olarak görülmemeli. Özgürlüğü sınırlamaya kalkanlar 'birilerine baskı olmaması' gerekçesini kullanır. Birisinin muhtemel baskı görmemesi için fiili baskı uygulanıyor. 10 sene önce memurlar arasında başörtü takılınca kıyamet kopacağı söyleniyordu. Şu anda hiçbir yerde gerilim yok. Böyle bir özgürlük anlayışı yok. Herkes kendi hayatını yaşar.

Başörtü nedeniyle kendi ailem baskı görürken, birisi çıkıp da Ahmet Hoca öğrenciler arasında ayrım yaptı diyemez. Karşımdaki sadece öğrencidir, kimseye baskı yapmadım.

KAYNAK: HABER7
YORUMLAR 4
  • osman öztürk 9 yıl önce Şikayet Et
    Öyle Yada Böyle kan emici İNGİLTERE ve PAPA DESTEKLİ HAÇLILARIN ipini çekip dizini kırdık !. İngilizin oyununu bozma zamanı Savaş yalnız sınırlarda olmaz .Savaş bir milletin topyekün ateşe girmesidir.Eğer bu bütünlük sağlanmamışsa zafer tesadüfi,yenilgi kaderdir. Ulu Hakan Cennet Mekan Sultan Abdülhamid Han !
    Cevapla
  • milletin ferdi 9 yıl önce Şikayet Et
    Türkiye’de öyle bir muhalefet var ki siyasi malzeme elden gitti diye rehinelerin kurtarılmasından rahatsızlık duyuyor.. Hatta ve hatta şimdiye kadar rehinelerin zarar görmesi için Erdoğan ve Hükümet de zarar görür beklentisiyle ellerinden ne geliyorsa yaptılar. Bu muhalefete mi teslim edeceğiz Türkiye’yi Allah (C.C.) korusun! (Kılıçdaroğlu’nun rehinelerin kurtarılmasına sevindiğini ifade etmesini hariç tutuyorum.)
    Cevapla
  • Bahane 9 yıl önce Şikayet Et
    cok guzel bir haber. Hatta ilk okula kadar insin..Hatta cuma namazlari icinde gitmek isteyenlere oncelik taninsin..Yeter artik sagcilari once imam hatiplere doldurup sonrada o okullarin kapatilmasini istemiyoruz..Turkiye hep Musluman bir ulkeydi oylede kalacaktir..Agac yasken egilir diye bosuna dememisler..
    Cevapla
  • olcay çelik 9 yıl önce Şikayet Et
    ip koptu. etrafımız içerimiz karıştı artık kullar toplayamaz her halde artık allahın planının zamanı geldi hakkımızda hayır olur inşaallah
    Cevapla
DİĞER HABERLER
Hazar Denizi'nde güvenliği sağlamak için Türkiye ile temasa geçtiler!
Hakan Fidan'dan yeni Kandil yapılanmasına uyarı: Hatadan dönün