Erdoğan'dan Esed sorusuna net yanıt!

Erdoğan, Türkiye-Rusya-İran zirvesinin ardından, Suriye’yle ilgili “Temel hedef, Suriye halkının tüm kesimleri nezdinde kabul görecek kalıcı bir siyasi çözüm” diye anlattı.

GİRİŞ 24.11.2017 05:58 GÜNCELLEME 24.11.2017 08:51
Bu Habere 20 Yorum Yapılmış

Üçlü zirveden sonra yine Soçi’de Suriye Ulusal Diyalog Kongresi’nin toplanacağını, bu kongreye Suriye’deki tüm kesimlerin davetinin öngörüldüğünü belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin PYD/YPG gibi terör örgütlerinin katılmaması konusundaki tavrının net olduğunu vurguladı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Soçi’deki Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ile gerçekleştirdiği üçlü zirveyi dönüş yolunda değerlendirdi. “Suriye’nin toprak bütünlüğü ve siyasi birliği konusunda mutabakatımız var. Temel amacımız, Suriye halkının kabul edeceği kalıcı ve muteber bir siyasi bir çözümdür” diyen Cumhurbaşkanı, düzenlenecek Suriye ulusal kongresine kimlerin davet edileceğine üç ülkenin karar vereceğinin altını çizdi.

Hazırlık çalışmalarının ve zirvenin şahıs değil, çözüm odaklı olduğunu vurgulayan Erdoğan, “Kongreye tüm kesimlerin davet edilmesini öngörüyoruz. Arkadaşlarımız çalışmaları olgunlaştıracaklar. PYD/YPG gibi terör örgütleri konusundaki tavrımız kesin. Burada iki ana hedef var; birincisi yeni Anayasa, ikinci hedef ise BM gözetimde adil ve şeffaf olarak seçime gidilmesidir” dedi. Ankara Şam arasında arabulucularla da olsa an itibariyle bir iletişim olmadığını kaydeden Erdoğan, “Yarın neler olabileceği, o anki şartlarla alakalıdır. Bu konuda bir şey olmaz türünden peşinen kestirip atma türünden bir anlayışın, bir yaklaşımın içinde olmamız çok da doğru olmaz. Siyasetin kapıları, malumunuz, son ana kadar her zaman açıktır” dedi. Erdoğan, Suriye’de ABD’nin garantörlüğü konusunda da kararı üç ülkenin vereceğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Soçi dönüşü uçakta gazetecilere yaptığı değerlendirme ve sorulara verdiği yanıtlar şöyle:

PUTİN HASSASİYETİMİZİ PAYLAŞIYOR

Biz, PYD/YPG konusundaki tutumuzu net olarak ifade ettik. Putin, bizim PYD/YPG konusundaki hassasiyetlerimizi paylaşıyor. Orada bir sıkıntı yok. Paylaşmayan, ABD ve koalisyon güçleri. Ha, PYD/YPG’ye karşı açıkça tavır almaları söz konusu olabilir mi? Orada bizim çizgimiz şu: Türkiye olarak biz, ülkemize yönelik herhangi bir tehdit unsuruna karşı, gerek İran’ın gerekse Rusya’nın bizim yanımızda yer almasını istiyoruz. Bu ne demektir? İlla silah gücü olarak yanımızda yer alınmasını kastetmiyoruz. Diplomasi olarak o noktada bize karşı çıkmamaları yeterlidir. Nitekim, şu anda görünen, herhangi bir ters duruş da söz konusu değil.

 

 

PUTİN ESAD GÖRÜŞMESİ

(Putin’in Esad ile görüşmesine yönelik bilgi verip vermediğinin sorulması üzerine): Bazı şeyleri elbette paylaştı, ama tabii ki paylaşmadığı şeyler de vardır. Örneğin PYD/YPG’ye karşı Esed’in de olumsuz baktığından söz etti. Masada, PYD/YPG’nin yer almasını onun da istemediğine değindi. Bu çok da şaşırtıcı değil. Türkiye olarak bizim Kürt kardeşlerimizle sorunumuz yok. Bizim sorunumuz terör örgütleriyle. Suriye yönetimi ise öteden beri, bırakın YPG gibi bir terör örgütünü, Kürtlerin varlığını bile kabule yanaşmıyordu. Onlara vatandaşlık, kimlik, pasaport vermiyordu. O zamanlar, ‘Bunlar senin vatandaşın’ dediğim anlar olmuştur kendisine.

ANKARA ŞAM TEMASI

Türkiye olarak bizim meselemiz Kürtlerle değil, terör örgütleriyledir. Yarın neler olabileceği, o anki şartlarla alakalıdır. Bu konuda bir şey olmaz türünden peşinen kestirip atma yaklaşımı içinde olmamız çok da doğru olmaz. Siyasetin kapıları, malumunuz, son ana kadar her zaman açıktır.

ESAD İLE İLETİŞİM YOK 

Suriye’de artık kan akmasın, ülkenin toprak bütünlüğü korunsun istiyoruz. Yeni bir Anayasa’yla, BM gözetiminde yapılacak demokratik, adil ve şeffaf seçimler, Suriye halkının kendi geleceklerini kendi hür iradeleriyle belirlemelerine imkan sağlayacaktır. (Türkiye’de de sandık kurulabilir mi bu seçim için?) Bunları konuşmak için erken. Bunlar teferruat, işin detay kısmı. Çadır bölgeleri olsun, diğer yerlerdeki Suriye halkı olsun, dünyadaki benzer örneklerden hareketle gerekirse sandık da kurulabilir elbet. (Türkiye’nin dolaylı aracılarla da olsa, Esed ile iletişim kurmaya başladığını söyleyebilir miyiz?) An itibarıyla o tür bir durum yok ortada.

YORUMLAR 20
  • cecen313 6 yıl önce Şikayet Et
    Katil katildir baska soze gerek mi var adamlar istedigini olduruyor ama bu dunya gecici olum bir kere ahirette hayati ise ebedi
    Cevapla
  • VaTaN EvLaDı 6 yıl önce Şikayet Et
    halkın kendi başkanını seçmesine izin vermezler yüzde 80 sunni esad ve benzeri birini seçecek degiller.
    Cevapla
  • Atakan 6 yıl önce Şikayet Et
    Zararın neresinden dönersen kardır bir an önce Esad ile görüşüp mültecileri teslim etmeliyiz yoksa bizim ekonomimizi zor günler bekliyor
    Cevapla
  • Osmanli 6 yıl önce Şikayet Et
    ABD kaldırıyordu artık bizi rusya kandırmaya başladı.
    Cevapla
  • Tohat'li Yusuf. 6 yıl önce Şikayet Et
    ulkemin cikari soz konusu ise gerekirse esetlede gorusulmeli.
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
Meteoroloji'den 17 il için sarı kodlu alarm! Hem kuvvetli sağanak hem aşırı sıcak uyarısı
Süper Lig'de haftanın VAR kayıtları açıklandı