İmar Kanunu tasarısı kabul edildi

Kanuna göre, fenni mesuller, yapının imar planına, ruhsata, standartlara ve teknik şartnamelere uygun olarak inşa edilmesini denetleyecek ve idareye karşı sorumlu olacak.

Fenni mesulün istifası veya ölümü halinde, başka bir meslek mensubu görevi üstlenmedikçe yapının devamına izin verilmeyecek. Fenni mesuller, mesuliyet üstlendikleri yapıyla ilgili olarak yapı müteahhitliği, şantiye şefliği, taşeronluk ve malzeme satıcılığı yapamayacak.

Yapı sahibi, yapısının fenni mesuliyetini üstlenemeyecek. İnşaat ve tesisat işlerinde yetki belgesi olmayan, usta çalıştıramayacak.

Kanunla, Anayasa Mahkemesinin iptal kararı doğrultusunda, ruhsatsız ve imara aykırı yapılara verilecek cezalar konusunda, Bayındırlık ve İskan Bakanlığına verilen yetki sınırlandırılıyor. Para cezaları, çeşitli yapı gruplarına göre metrekare başına 5 ile 63 TL arasında değişecek. Cezalar, her takvim yılı başında yeniden değerleme oranında artırılacak.

Yasaya göre, müteahhitlerin sınıflandırılması ve yetki belgesi verilmesi gibi hususlar yönetmelikle düzenlenecek. Düzenleme yapılırken, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Mesleki Yeterlilik Kurumu, Milli Eğitim Bakanlığı, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği, Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Konfederasyonu ile TMMOB'un görüşü alınacak. Yönetmelik, bir yıl içinde çıkarılacak.

Bayındırlık ve İskan Bakanlığı ''Türkiye Coğrafi Bilgi Sistemini'' oluşturacak.

Tasarının, ''İnşaat ve tesisat işlerinde yetki belgesi olmayan usta çalıştırılmayacağına'' ilişkin hükmü 1 Ocak 2012 tarihinde yürürlüğe girecek. Bu süre içinde ustalara geçici yetki belgesi verilecek. Geçici yetki belgeleri söz konusu tarihte sürekli hale getirilecek.

-OTOPARK SORUNU...-

Kültür ve Turizm Bakanı Günay, görüşmeler üzerinde soruları cevaplandırdı. Türkiye'de ve dünyada otopark ihtiyacının çoğalmasına rağmen altyapının geliştirilemediğini belirten Günay, Türkiye'nin kültür dokusunu, turizm potansiyelini karartan bir şehircilik süreci yaşandığına dikkati çekti.

Önceki dönemlerde her mahallede bir araca rastlanırken şimdilerde hemen her evin önünde bir araç bulunduğunu, buna rağmen otopark bilincinin gelişmiş durumda olmadığını belirten Günay, ''Halen otopark için ayrılmış olan alanları, ne yazık ki belediyelerimiz başka kullanıma dönüştürebiliyor. Hiç olmazsa kültür turizm, gelişme bölgelerinde, imar planlarında doğrudan bakanlığımızın yetkili olmasını öneren arkadaşlarımızın çalışması var. Ne yazık ki yerel yönetimler, Türkiye'nin ihtiyaçlarıyla kendisini tam çakıştıramadı.

Yerel yönetimler, bazen küçük oy gruplarına (imarda) büyük tavizler verebiliyorlar. Otopark alanlarını, küçük bedellerle kullanım alanına dönüştürebiliyorlar. Veya bir yeşil alanı, veya bir çocuk oyun alanını veya başka bir sosyal kullanım alanını imara açabiliyorlar. Çünkü orada belediyenin ihtiyacı olan bir maddi karşılık elde edilebiliyor. Orada yerel yönetimler küçük ölçekte teslim olabiliyor. Ankara'dan global bir bakışla Türkiye'nin neye ihtiyacı olduğu hissederek, oradaki küçük ölçekteki oy grubunun veya küçük ölçekteki maddi çıkarın önemini bir tarafa bırakarak, yukarıdan bakarak bir planlama yapabilirsiniz. O zaman hiç olmazsa sahili kurtarabilirsiniz'' diye konuştu.

Türkiye'de çok önemli gelişme ve turizm bölgelerinde, bir yarım adada çok sayıda belediyenin bulunduğuna dikkati çeken Günay, ''Bir sahil şeridinde, 20 metre içinde yan yana belediyeler var. Mahalle gibi, bir sokaktan diğerine geçiyorsunuz, diğer belediyenin sınırı. Her birinin bir imar anlayışı, altyapıya bakış açısı var. Türkiye'nin bir makro bakışa, bir bütüncül yaklaşıma ihtiyacı var. Bunu Ankara yapmalıdır'' dedi.

Çalışmalarını saat 23.00'e kadar sürdürmesi gereken TBMM Genel Kurulunda, sıradaki tasarılarda komisyon ve Hükümetin yerinde olmaması üzerine TBMM Başkanvekili Sadık Yakut, birleşimi yarın saat 13.00'de toplanmak üzere kapattı.