Türkiye ve AB arasındaki anlaşma

Namık Kemal Üniversitesi (NKÜ) İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Ensar Nişancı, "AB, Türkiye'nin ne kadar kilit ve ne kadar önemli bir ülke olduğunu kendi marifetiyle yeniden tüm dünya ya iletmiş oldu" dedi.

Nişancı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'nin, Avrupa'nın imkanlarından yararlanma isteğine karşın Avrupa'nın da Türkiye'nin sorun çözen taraflarını istediğini öne sürdü.

Türkiye'nin, Avrupa tarafından bir rakip ve kuşatılması gereken bir ülke olarak görüldüğünü aktaran Nişancı, buna karşın Türkiye'nin de Avrupa için hayati önemi olan bir stratejik ortak olarak düşünülmesi gereken bir aktör konumuna geldiğini ifade etti.

Avrupa ile olan ilişkilerinin seyrinin değişmesi, Türkiye'nin diğer aktörler nezdindeki stratejik ağırlığını da değiştirdiğine işaret eden Nişancı, "Kim üzerinde, örneğin İran üzerinde, örneğin Arabistan üzerinde, örneğin İsrail üzerinde, örneğin Rusya üzerinde. Türkiye, tüm diğer aktörler üzerinde kilit noktaya doğru gelen bir ülke. AB, Türkiye'nin ne kadar kilit ne kadar önemli bir ülke olduğunu kendi marifetiyle yeniden tüm dünya ya iletmiş oldu" ifadelerini kullandı.

-"AB, Türkiye ile ortaklığı kabul etti"-

Türkiye ve AB arasındaki sığınmacı krizinin çözümüne ilişkin anlaşmanın biçiminden çok içeriğine bakmak gerektiğini aktaran Nişancı, şunları kaydetti:

"AB olmadan da Türkiye göçmen meselesi ile karşı karşıyaydı ama bu sadece Türkiye'nin sorunuydu. Şimdi hem Türkiye'nin sorunu hem daha çok AB'nin sorunu. AB sığınmacı konusunda Türkiye ile ortak olmayı kabul etmiştir. Burada temel vurgu, kaçakçıların önünü kesmek. Sığınmacılar daha çok kaçakçılar üzerinden Avrupa'ya taşınıyor. Düzensiz göçü önlemeye dönük mekanizmalar, anlaşmalar yapıldı."

Nişancı, Türkiye'nin AB ile işbirliğine gittiğinde sığınmacıların sorunlarını çözmek konusunda AB'nin tecrübelerinden yararlanabileceğini sözlerine ekledi.