"IKBY'deki gayrimeÅŸru referandum"

Namık Kemal Üniversitesi (NKÜ) İktisadi İdari Bilimler Fakültesi (İİBF) Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ensar Nişancı, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'nin (IKBY) gayrimeşru referandumuna ilişkin olarak, "Sözde referandum belirli bir etnik kökenden gelen yönetimin diğer unsurlara karşı ayrıştırıcı bir eylemi olarak değerlendiriyorum. Tek taraflı gayrimeşru olarak yapılan bu oylama son derece yanlıştır." dedi.

Nişancı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kuzey Irak'ta herhangi bir şehri herhangi bir etnik grupla bağdaştırmanın yanlış olduğunun söyledi.

Arapça bir kavram olan ve "buluşma yeri" olarak adlandırılan Musul'un bütün toplulukların, kültürlerin ve insanların buluştuğu bir mekan olduğunu ifade eden Nişancı, "Yerel ve yörel olarak değerlendirildiğinde aslından Musul oradaki herhangi bir halkın değildir. Orası bütün coğrafyanın ve tarihin ürünüdür. Aynı şekilde Kerkük'ü de bu şekilde değerlendirebiliriz." diye konuştu.

IKBY içinde bulunun şehirlerin tarihinin tek bir ırka mal edilemeyeceğini anlatan Nilşancı, "Kerkük bir Kürt şehri olamaz. Kerkük'ün tarihi de bugünü de buna izin vermez. Kerkük'ün mimarisi, kültürü, renkleri buna müsade etmez. Kerkük herhangi bir toplumla bir tabaka ile bağdaştırıldığı vakit bir zindana hapsedilmiş olur. Onun için Kekük'ü hapsetmeyip özgür bırakmak lazım. Özgürleştirmek demek Kerkük'ü tüm bileşenleri ile onu var eden tarihsel, coğrafi ve ekonomik dinamikleri ile ele almak lazım." ifadelerini kullandı.

Nişancı, Kerkük'ün bir Osmanlı toprağı olduğunun altını çizerek, şöyle devam etti:

"Irak Kürt Bölgesel Yönetimi içinde bulunan şehirlerde, Kürtler kadar Araplar da Türkler de yaşıyor. Bugün bu yönetim içerisinde olan Kerkük'ün geçmişine gittiğinizde safkan bir Türk çıkarabilirsiniz. Kerkük Osmanlı toprağıdır. Musul'u, Erbil'i, Süleymaniye'yi veya Kerkük'ü sadece bir topluma mal ettiğimizde o zaman bu şehirleri zeminsizleştirmiş olursunuz. Bu da büyük bir fay hattının oluşması anlamına geliyor. Sözde referandumu belirli bir etkin kökenden gelen yönetimin diğer unsurlara karşı ayrıştırıcı bir eylemi olarak değerlendiriyorum. Tek taraflı gayrimeşru olarak yapılan bu oylama son derece yanlıştır. Bu gayrımeşru refarandum bölgede istikrarsızlığı getirecek, olumsuz etkileyecektir. Demokratik haklar daha iyi bir yönetim için ve barış için tesis edilmiş mekanizmalardır. Bu sözde refarandum azınlıkların, halkların haklarına karşı yapılmış bir gasptır. IKBY'nin bu kararı Kürt haklarına karşı da büyük bir suikasttır."