Yalçın Akdoğan Lice gerçeğini açıkladı

Başbakan Başdanışmanı Yalçın Akdoğan, katıldığı televizyon programında gündemi değerlendirdi.

Yalçın Akdoğan Lice gerçeğini açıkladı
Yalçın Akdoğan Lice gerçeğini açıkladı
GİRİŞ 09.06.2014 03:10 GÜNCELLEME 09.06.2014 06:51
Bu Habere 3 Yorum Yapılmış

Çözüm süreciyle bölgede iklimin değiştiğini belirten Yalçın Akdoğan, örgütün sivil halkı kalkan yaparak gerilimi yükseltme stratejisi izlediğini söyledi.
 
Bu olaylara kadar bölgede nasıl bir iklim vardı, bugün nasıl bir iklim oluşturulmak isteniyor? Çözüm sürecinden sonra bölgede iklimin değiştiğini gördük. Turizm, ticaret, sanayi, kültür alanı, sosyal alanı, her alanda ciddi bir canlanma vardı. Tamamen iklim değişmişti ve pozitife dönüşmüştü. Şimdi tam bahar yaşayacağız dediğimiz bir anda birden bir fırtına estiriliyor. Yollar kesiliyor, insanlar kaçırılıyor, iş makineleri yakılıyor, işçiler kaçırılıyor… Örgütün asayiş konularında çok ciddi bir tırmanma ve gerilimi yükseltme strateji izlediğini gördük.
 
BU ESKİ TÜRKİYE’NİN TABLOSUDUR
 
Çözüm sürecinin en iyi noktasındayken bu işlerin bu hale getirilmesi, gerilimin tırmandırılmasını anlamakta zorluk çektiğini söyleyen Akdoğan, “siz çözüm istiyorsanız, barış istiyorsanız, netice alalım istiyorsanız bu yanlış yoldur. Bu eski Türkiye’nin tablosudur, bu çıkmaz sokaktır, buradan çözüm çıkmaz” dedi.
 
SÜRECİ TEKRAR GERİYE SARMAYA ÇALIŞAN BİR ANLAYIŞ VAR
 
Akdoğan, kuyruğun sonuna gelindiğinde süreci tekrar geriye sarmaya çalışan bir anlayışın olduğunu söyledi.
“Yüzdük yüzdük kuyruğuna geldik şimdi etten püften birtakım şeylerle süreci tekrar geriye sarmaya çalışan bir anlayış var. Burada sağduyuyu öne çıkarmak zorundayız. Vatandaşımız, bölge insanı çok büyük umutlar taşıyor. Bu umutlardan dolayı toplumsal destek çözüm sürecine yüksek. Ve burada yol yürümemiz ve netice ulaşmamız gerekiyor.”
 
DEVLETİ HERKES ELEŞTİRİYOR AMA KİMSE ÖRGÜTÜ ELEŞTİREMİYOR
 
Akdoğan, çıkan olaylarda örgütün payının olmasına rağmen Türkiye’nin aydınları devlete eleştiriler yapıyorken, örgüte eleştiri yapmaktan kaçındığını belirtti. Bakıldığında demokratikleşen bir devlet olduğunu söyleyen Akdoğan, terör ve şiddetten de vazgeçmeyen, gerilimden beslenen bir örgütün olduğuna dikkat çekti.
 
“Son dönemde yaşadığımız bir takım olumsuzluklarda devletin payı mı var, örgütün payı mı var? Örgütün payı var. Örgütü pek kimse eleştirebiliyor mu? Devleti herkes ağzını doldurarak konuşuyor, her şeyi söylüyor. Karşımızda tahammül duygusu gelişmiş, her şeye toleransla karşılayan bir devlet var. Ama hiçbir şeye tahammül edemeyen, toleranssız bir örgüt var. Ve bu örgütü kimse eleştiremiyor, eleştirmekten korkuyor. Aydınlar, sadece hükümete laf söylüyorlar. Burada baktığımızda ortada demokratikleşen bir devlet var, terör ve şiddetten vazgeçemeyen, gerilimden beslenen bir örgüt var.”
 
KÜRTLERE ZULMEDEN BİR YAPI VARSA BU TERÖR ÖRGÜTÜDÜR
 
Yalçın Akdoğan, devletin hastane, okul, havalanı gibi çalışmalarına engel olan terör örgütünün,Kürtlere zulmeden bir yapı olduğunu söyledi.
 
“Bugün yol kesen devlet değil, siz yol kesiyorsunuz. Adam kaçıran sizsiniz. Haraç alan sizsiniz. Baskı yapılan iş adamı da Kürt. Çocuğu kaçırılan anne de Kürt. Yolu kesilen vatandaş Kürt. Kürtlere zulmeden bir yapı varsa bu terör örgütüdür. Ama kimse bunu eleştiremiyor, eleştirmekten çekiniyor. Böyle bir aydınlık olmaz. Siz çözümü istiyorsanız, o zaman çıkacaksınız “örgütün bu yaptığı yanlıştır, bu sürece zarar vermektedir” diyeceksiniz. Bunları diyemeyenler “Türkiye, 90’lı yıllara mı dönüyor?” 90’lı yıllara dönecek devlet ne yapıyor bugün?
 
Örgüt bu hizmete neden engel oluyor?
 
Devlet, baskı ve zulümle mi bölgeye gidiyor, hizmetle mi gidiyor? Hastane yaparsınız, örgüt istemez yol keser, okul yaparsınız makineyi yakar, havaalanı yaparsınız bunlara engel olur. Niye engel oluyorsunuz? Bir taraftan BDP’liler geliyor falanca köyü yolunu yapalım diye rica ediyorlar, siz yol yapmaya gidiyorsunuz makineleri yakıyorlar. Peki o ricacı olan BDP’li ondan sonra gidip niye örgütü eleştirmiyor?
 
PKK’YA DESTEK VERMEYEN BÜTÜN KÜRTLER HAİN
 
Örgütün Kürtleri kendi tapulu malı gibi gördüğünü belirten Akdoğan, kendisine destek vermeyenleri hain olarak gören, Kürtlere saygı duymayan bir anlayışın olduğunu aktardı.
 
“Devlet demokratikleşmiştir, sağduyuludur. Toleranslı bir şekilde bölgede hizmet etmeye çalışmaktadır. Ama öbür tarafta baskı ve zulümle var olamaya çalışan ve benim ağrımı giden Kürtlere saygı duymayan bir anlayış. Orada Kürt anne eylem yapıyor, ona satılmış muamelesi yapıyorsun. PKK’ya destek vermeyen bütün Kürtler hain, oy vermeyenler işbirlikçi, çıkıp oğlunu, çocuğunu isteyen anne de satılmış. Böyle bir anlayış olabilir mi? Sen Kürt’ü tapulu malın gibi görmeye başlamışsın. Kendi insanına saygı duymuyorsun.”

KAYNAK: YİRMİDORTHABER
YORUMLAR 3
  • ALPEREN BOZKURT 9 yıl önce Şikayet Et
    ne süreci hangi süreç. pkk kurulduğu günden beri en güçlü duruma ulaştı....bilerek ve bilnçli bir şekilde pkk yı kendi elinizle palazlandırdınız...başkanlık sistemine başka nasıl geçilecek ki
    Cevapla
  • Uğur YAZICI 9 yıl önce Şikayet Et
    Sevgili Akdoğan;. Ben örgütü eleştirmem,elbette ki Devleti eleştiricem çünkü biz devletin yanındayız ve devletin aktif rol oynaması gerekiyor.Örgüt zaten illegal burada örgütle yapılan pazarlıklarda sorun var ki heryerde olaylar başladı.Devlet bu duruma müdahele etmeli vatandaşını korumalı,gerekirse silahını örgüte doğrultmalıdır ki gördüğümüz kadarıyla zamanı gelmiştir çözüm süreci deyip ülkeyi ateşe verenlere sesimizi çıkarmayacakmıyız, seçim var diye susacakmıyız eğer böyle çözüm süreci bekliyorsanız bu süreç sizin olsun .Varlığımızı Türk varlığına armağan ederiz sayın Akdoğan
    Cevapla
  • OĞUZHAN 9 yıl önce Şikayet Et
    Katılıyorum. En iyisi sabretmek. Devlet de bilir silah ile konuşmasını ama çözüm süreci(barış) zor olandır.Bu terör yüzünden devletin kasasından milyarlarca lira gitti. Bu sebepten ÇÖZÜM SÜRECi hem milletin huzurunu hem de devletin parasını koruyor. Peki bu olaylar neden oluyor? Bu süreci destekler kadar desteklemeyenler de var. %100 lük bir destek olacak diye bir şey yok. Ama muhalefet sadece eleştiri yapar. Göz boyama olarak Kürt sorunu için 19 maddelik öneri sunar. Ama içeriğindeki bir çoğunun Hükümet tarafından daha önceden yapılmış olduğu görülür. Zaten diğer maddelerin Kürt sorunuyla alakası yok.
    Cevapla
DİĞER HABERLER
DEM Parti'den Türk bayrağı ve İstiklal Marşı skandalı! 2 Belediyeye soruşturma başlatıldı
Muleka golle döndü! Beşiktaş 5 maç sonra nefes aldı